Paylaş
Allah’tan yarışmalar var, yoksa sonum kaçınılmaz intihar!
Benim en sevdiğim yarışmalardan biri "Yok böyle dans". Onlar dans ettikçe ben de fır dönüyorum, iki sallanıyorum, ters dönüp düz duruyorum. Olmayan partnerime teşekkürü borç biliyorum. Hayallerde yaşıyorum, rüyamda Sait Sökmen hocamdan 8 tam puan alıyorum.
Tam o sırada üç evetle finale de kalmaz mıyım? Eh artık bugün ne giysem bana yakışır! Son kararımı veriyorum, eminim! Artık dizi filan izlemem, bu konuda İvana kadar sertim, taviz vermem! İsterse üç jüri üyesinin üçünün de arkası dönük kalsın. Ben onların arka bölgelerine avaz avaz detone olmadan şarkı söyleyeyim, kimse benim için butona basmasın! Fark etmez, son kararım, eminim. Yeter be, Hakan Peker ben küçükken ‘Barda durur barmen minik şişe elindeydi’ bizim karaciğer iflas etti! Kendisi, kendisinin büyüğü Azra Akın’dan aldığı puanı beğenmeyecek kadar asi genç! Bir tek ben çöktüm.
Yarışmalar olmasa gitgide yaşlanırdım bir akıl hastanesinde! Ben hiç kimse ölsün mölsün istemiyorum ve dizilerdeki iyi kalplilerin hepsini bizim eve yarışma izlemeye davet ediyorum. Koşun kurşun eritmeye çağırıyorum, o diyor ki bana "Sen kendi sesinle kül olursun Kerem gibi yana yana DEEERT ÇOK, HEM DEERT YOK…
Dizilerdeki ardı arkası kesilmeyen kahpe feleğin sert tokatlarından, tecavüzlerinden, tacizlerinden, haksızlıklarından, yenilgilerinden, sevenlerin en az 3 sene kavuşamamasından, babaların anaların anlayışsızlığından, kardeşlerin kalleşliğinden, patronların zulmünden, çaresiz hastalıklarından ve cümle kötülüklerine son vermeyen şeytan karakterlerinden saçlarım beyazladı. Saçlarım beyazladı arkadaş ama Fatmagül’ün davası sonuçlanmadı. Bu arada İbrahim Tatlıses’in saçları siyahlaştı!
Olan bana oluyor, herkesin keyfi yerinde yine maşallah! Yüzüm gözüm kırıştı dostlarım ama Caroline bir lokma çirkinleşmedi. Bel bölgem yağlandı, varislerim çoğaldı, damarlarım çatladı, dişlerim çürüdü, yüreğim daraldı ama umutsuz ev kadınlarının fönü bile bozulmadı. Saçlarımı yolup Kuzey’e verirdim ama Kuzey benim dip boyası çıkmış, beyazlı ve kıvırcığı inatçı saçlarımı ne yapsın? Zaten derdi bini aşmış! O boks yaptıkça benim içim parçalanıyor. ‘Durun, ona değil bana vurun’ diye haykırıp şu aleme bağırasım var! AMA İŞTE YÜCE RABBİMİN HİKMETİNDEN SUAL OLUNMAZ, DERDİMİZE ÇARE YARIŞMALAR İCAT ETTİRDİ, AY PARDON KOPYA ETTİRDİ!
Allah’tan yarışmalar var, yoksa sonum kaçınılmaz intihardı! Dünyanın arka taraflarındaki öteki bölgelerinin İngiliz, Amerikan vb olmayan bilim adamları ve kadınlarının yaptığı bir araştırmaya göre 2 Türk dizisi izleyen seyircinin haftada en az mutlaka bir seans yarışma programı izleyerek bünyeyi detokslaması gerekiyormuş. Antioksidan etkisi olan ve panzehirli kalsiyumlarla donatılmış çinkolu bingo diziler bir süre sonra izleyenlerde kabızıtiye neden oluyormuş. Yarışma programlarıyla anında müdahale edilmeyen vücutların atık dizi acılarıyla alttan ve üstten zehirlendikleri görülmüştür.
Bu gibi durumlarda etraftan üç kişi toplanarak jüri taklidi yapılması ve geri kalan yakınların yarışmacı kılığına girerek şark söylemeleri, taklit yapmaları, sihirbazlık vb aktivitelerle kabızıte mağdurunu oyalamaları çare olabilir.
Formül şudur;
2 DİZİ+1 YARIŞMA= KEYİFLİ ŞİŞKİNLİK (Kendini başrolde sanma ve serotonin gazlanması vs.)
2 DİZİ+1 DİZİ= BOŞLUK (Üç yanlış bir doğruyu götürdüğünden içindeki boşluğu doldurmak için hamileliğe kadar gidebilir!)
2 DİZİ+2 DİZİ= ŞÜPHECİLİK (Kimsenin kendisine tecavüze yeltenmemesi kişide eksiklik duyguna yol açar, insanların insanlığından şüphe, paranoya halleri gibi gibi)
1 DİZİ+1 DİZİ (1 DİZİ+2 DİZİ) = BAĞIMLILIK (Allah göstermesin ama yukarıda sözü edilen KABIZITE bu vb hallerde başlar!)
Paylaş