Paylaş
*Hayat Devam Ediyor dizisinde Fikret Kuşkan’a yapılanlar yetti gayri! Yazıktır, günahtır, ayıptır! Ülkenin en iyi oyuncularından biri iki senedir şaşkın ve acı içinde bağırtılıyor! Bir iyiliksever vatandaşımız en azından bir bölümlük senaryoyu Mahzun’dan kapıp canımız ciğerimiz Fikret'imizin acısını dindirsin!
*İşler Güçler dizisi gerçekten kahkaha attırıyor, kaliteden ödün vermiyor ve gecenin ilerleyen saatlerinde yayınlanarak hem seyircisi hem kendisi cezalandırılıyor. Acaba İşler Güçler içine bir padişah, olmadı vatansever bir küçücük Şehzade konsa dizi doğru düzgün bir saate çekilir mi? Herhangi bir vadiden eli silah tutan yürekli bir genç mafya üyesi de durumu kurtarabilir sanki.
*Önder Açıkbaş'ın 'ÖTV' adlı programı, televizyon dünyasının ünlü karakterlerini öylesine dinamik ve yeni bir dille alaya alıyor ki seyrine doymadan hemen bitiyor. Başarılı komedyenin canlandırdığı tüm karakterler fazlasıyla izlenmeyi hak ediyor. Hayret bir şekilde aynı espriyi 3 kere yapmıyor, bir espri yarım saat sürmüyor, program bütün geceyi yemiyor.
* Kuzey Güney dizisinde 3 dakikalık görüntüsüyle ortalığı birbirine karıştıran Şebnem Dönmez’in dönüşü muhteşem olmadı galiba! Özlenen oyuncunun yüzündeki dolgu maddesi yüzünden kendisini Bülent Ersoy’a benzetenler bile oldu. Ama bence Şebnem Dönmez kendisine benziyor.
* Saba Tümer işi o kadar ilerletti ki artık kahkaha atarken gülümsemiyor bile! Gerçi kahkahasını muntazam atmaya devam ediyor ancak her defasında ağzını yaymıyor, o kadar çok açmıyor, kendini fazla yormuyor. Kahkaha uzmanı, kıkırdama şampiyonu, katılma profesörü, yarılma imparatoriçesi Saba Tümer duruma uygun bir gülmeyle günde 5 saat program yapıyor. Her duruma uygun fonksiyonel, ergonomik, kişiye özel ve konuya dayanıklı kahkahalarıyla ekranlarda çın çın çınlıyor, çınlatıyor, çatlatıyor. Rakip kanallardaki hatun kişiler de gülmeye çalışıyorlar ancak kimseler onun gibi fosforlu beyaz dişlerinin 32’sini birden parlatamıyor, kimseler ağzını o kadar kocaman açıp bademciklerini, küçük dilini, nefes borusunu, midesini ve diğer iç organlarının hepsini birden gösteremiyor.
Sevgili gülme sanatçısı, kahkaha üstadı programın ilk saatlerinde hafif hafif kıkırdıyor. Sonra ciğerleri açıldıkça, sesi ısındıkça kahkaha kat sayısı artıyor, melodisi güçleniyor, şiddeti sarsıyor. Öyle ki programın sonlarına doğru stüdyodan kaçanlar olduğu kulaktan kulağa yayılan haberler arasında. Sayın gülme üstadının geçenlerde şiddetli bir kahkaha nöbetinden çıkamayıp hastaneye kaldırıldığı ve arka kapıdan taburcu edilirken henüz kıkırdamaya devam ettiği de gelen haberler arasında. Kendisine sorulan soruları kahkahalarla cevaplayan gülme sanatçımız ‘elbette bugün gülüyorsam yarın güleceğim’ diyerek espriyi patlatmadan öncesinde, esnasında ve sonrasında kahkahayı patlattığı anlatılıyor.
Paylaş