Paylaş
Evlilik programlarından bir sahneye buyurun! Bir baba oğluna gelen talipler hakkında elinde mikrofon avaz avaz yorum yapıyor! Programa katılan oğluna kendisini rezil ettiğini bangır bangır bildiriyor. Genç çocuk perişan, utanç içinde ve ne diyeceğini bilemiyor. Susuyor ve tam konuşacak gibi olduğunda tüm stüdyo babasını alkışlarla onaylayınca iyice içine çekiliyor. Bu arada programın yürütücüleri Seda Sayan ve Uğur Arslan babaya hak verip zeytinyağı gibi üste çıkıyorlar. Babası aynen şöyle haykırıyor!
‘Evlenmiş ayrılmış kadın bize yakışır mı oğlum?’ Stüdyoda alkış kıyamet kopuyor!
‘Yolda yürürken kızlar benim de oğlumun da önünü kesiyor. Telefonlarını atıyorlar kızlar... ‘
Bu kadarla da kalmıyor baba ve oğlu için yaptığı harcamaları, kendisi ve oğluna kadınların her yerde çok ilgi gösterdiklerini ve tabii onların kendilerini asla bozmayarak kadınlara cevap vermediğini, kendisinin aşiret mensubu güçlü bir aileden geldiğini peş peşe döktürürken hepsini tek tek oğluna da onaylatıyor. Çocukcağız sadece ‘evet, doğru, tabii, haklısın’ gibi tırsan cevaplarla iyice siniyor.
Baba milyonların önünde oğlu programa katıldığı için fırça çekerken hep beraber oğlana kızılmasına ne demeli, ne düşünmeli gerçekten insan inanamıyor. Madem bu programlar bu kadar kötü niye yapıyorsunuz arkadaş? Sizin programınıza katılan bir genci babası azarlayınca başka programdan mı gelip sahip çıkılmasını bekliyorsunuz acaba? Hadi sahip çıkmadınız ve demek ki siz de yaptığınız işin yanlış olduğunu düşünüyorsunuz, iyi tamam da bari özür diletmeseydiniz yahu! Yaptığınız işten özür dilediğinizin, daha da kötüsü özür dilettiğinizin farkında değil misiniz?
Evet aynen böyle oldu, Seda Sayan gencin babasından özür dilemesini ve gidip elini öpmesini telkin etti ve çocuk da gidip elini öpmeye çalıştı, özür diledi. Böylece programcıların işbirliğiyle bir babanın çocuğunu programdan kurtarmasına şahit olduk. Bu durumda inşallah Seda Sayan’ın ve Uğur Arslan’ın anne ya da babaları gelir ve ‘niye böyle programlar yapıyorsunuz, bize yakışır mı’ diye kızarlar umudundayız. Belki kendileri de bunu bekliyordur.
Çünkü insan izlerken utanıyor. Artık çoktan birey olması gereken koskoca adayların anne baba yorumunu almadan kımıldamaması çok zavallı tablolar yaratıyor. ‘Evlendiğinde kapanır mısın’ diye soran kayınpederin doğal karşılanması ve cüreti kahrediyor. Bir kanaldan diğer kanala evlilik programlarını gezen ve bu sayede ünlenen adaylar tek sorunlarının bekarlık olduğunu zannettikleri için bu insanlarla nasıl iletişim kurulabilir insan tıkanıyor. Geliri fotoğrafının yanında kişilik bilgisi olarak verilen adayların değerleri korkunç bir değersizlik duygusu yaratıyor. 15 saniye düşünme süresi sonrası adayların ‘karar anı’ denilen anda şakır şakır karar bildirmeleri şok ediyor. İlk evliliğini bir program sayesinde yapan ve boşanan birinin ikinci evliliği için stüdyolar arası cirit atmasına sadece gülünmesi asap bozuyor. Perşembe günü Çiğdem’e talip olup Salı günü Cansu’yu çağırarak yüzük takmak isteyen gencin durumuna ‘aşk’ denilince insan aşktan nefret ediyor.
En sonunda da ‘Allah izin verirse yarın görüşürüz’ denilerek program bitince vallahi kediciklerin programları çok daha dürüst, temiz ve kaliteli geliyor.
Paylaş