Delirmemek için deli olmak gerekir!

Benim diyen Hollywood dizisi gelsin ders alsın. Özellikle bilim kurgu yapımcıları buyurun gelin görün neler var? Adamlar robot falan yapmakla uğraşırken bizimkiler kendi kendinin robotu oldu adeta! Robot gibi kalıp kalıp ezber cümleler, eğilip bükülmez bedenler ve hiç şaşmaz doğrular.

Bakın çok zor bir şeyden bahsediyorum, kendi kendinin robotu olmak! Kendine kendinden bir rol model çıkarmak ve çıkardığın rol modeli vücuduna oturtup onun gibi davranmak! Yok arkadaş böylesine, bu kadarına dünya hazır değil galiba! Ama bizim buralarda bu dehadan bolca var. Mesela Oktay Kaynarca’nın içine Kurtlar Vadisi’nden sonra bir mafyalık oturdu. Sonra hafif bir lazlık geldi. Şimdi mükemmel bir mafya babası oldu ve fakat ne yazık ki Oktay Kaynarca kayıp! Eh o kadar kayıp bu kadar kazancın yanında normaldir.

Oyuncunun kendine olan hayranlığından, aşkından, bakmaya doyamamaktan, üzmeye kıyamamaktan sonunda kendini bir üst mertebeler tepesine oturtmasından doğan ve cümle robotları kıskandıracak bir mükemmellik. Kendine beğendiğin rolden yeni bir ben yapmak ve kendi kendinin replikası gibi dolaşmak!

Yani üzülmek mi sevinmek mi lazım bilmek zor ama girdiği rolden çıkamayıp kendini o rolde yaşatanlar var. Mesela Özcan Deniz ‘Asmalı Konak’ta öylesine muhteşem bir Seymen Ağa çıkardı ki sonraki tüm rollerini Seymen Ağa olarak oynuyor. Ne oynarsa oynasın kendisi değil Seymen Ağa ön plana çıkıyor. Özcan, adeta Seymen Ağa’nın taşıyıcısı gibi! Hayatına Seymen Ağa programlamasıyla devam eden Özcan Deniz robotu ve yepyeni rollerle yine yeni Seymenler!

İster sinema filmi ister dizi fark etmez ve çünkü Seymen Ağa affetmez, hepsini oynar. İki sezondur devam eden Kaderimin Yazıldığı Gün’de yine tiki, ciks, usul adap bilen bir şehir ağasını canlandırıyor. Karakterler öylesine içselleştirilmeden ve derinleştirilmeden yaratılmış ki yüzeysel, üstten, sahtelikten ve gayet ciddi saçmalamaktan her an can verebilirler. Hele bir Kahraman + Seymen Ağa + Özcan Deniz= ciks şehir ağası yürüyüşü var ki ortalığı yara yara, sağdaki soldaki küçük büyük tüm dağları yarata yarata, herkese akıl, fikir vere vere ve faydalı dersler öğrete öğrete… Adam konuşmuyor da TBMM’de demeç veriyor gibi! Delirmemek için deli olmak gerekir.

Gerçi zaten herkes kendini oynamıyor mu zaten? Kendini oynamak mı? Evet evet, hani ideal beninizi fotoğraflayıp, altına üstüne yazılar yazıp sosyal medyada türlü çeşitlerde bir ‘ben’ paketi sunmak! Genellikle sosyal medyada gerçeğinden misliyle güzel, yakışıklı ve derin görünmek… Sonra kendi görüntün gibi olmaya çalışmak! Cidden delirmemek için deli olmak gerekir.