Paylaş
‘Ben Behzat değilim, Behzat da bey değil.’ Erdal Beşikçioğlu böyle söylemiş. İyi de biraz beyefendi olsa fena mı olurdu? Yok efendim o kadar suçun, suçlunun, karanlığın içinde yaşayan bir adam elbette ‘beyefendi’ diye konuşmazmış! Konuşsa diline eşek arası mı sokardı yani? İnsan biraz Arka Sokaklar’daki komiserleri örnek alır. Hepsi ilkokul öğretmeni gibi terbiyeli, efendi, saf ve tertemizler. Saç baş traşlı, kıyafetler nizamlı intizamlı, hareketler aktif, dinamik, heyecanlı ve her zaman başarılı. Çözemedikleri konu, girip çıkmadıkları bela, üstesinden gelemedikleri çeteye henüz rastlanmadı. Nasıl kibar, nasıl şık, nasıl ütülü, nasıl fönlü sanki burası İstanbul Eyaleti değil maşallah!
Mesela Her şey Yolunda Merkez’de de tırnak kontrolü yapılsa herkes geçer. Bir tanesi de Behzat gibi saç sakal dağınık, yaka bağır açık, ağzı bozuk, kaba saba değil. Neymiş efendim, ‘Ben Behzat değilim. Behzat da bey değil’miş!
Bu kafa yüzünden dizi 20.00’den 22.00’ye çekildi. Bu Behzat Komiser sağa sola sataşıp, yakın tarihin kirli çamaşırlarını ortalığa dökmeye devam edince dizi saat 23.00’e alındı. Biliyorsunuz küfürbaz, içkisi sigarası da var… Kendine çeki düzen vermediği gibi kalkıp yasaklı mevzulara dalınca mecburen diziye bir de yaş sınırı konuldu. Ayrıca dizi baştan sona bipleniyor, en çok biplenen dizi olduğu iddia ediliyor. Öyle ki çoğu yerini kendiniz tahmin etmeniz gerekiyor. Yani neredeyse diziyi saat kurup gizlice izlemek gerekiyor.
Sonuçta dizi bu sezon bitti çok şükür! Eh tabii bu kafayla devam ederlerse tutuklayacaklarına tutuklanmalarına ramak kalmıştı zaten. Efendi gibi oynasalar onlar da Arka Sokaklar gibi 7. , 8. senelerini kutlarlardı. Şartların elverdiği oranda yeşertilen özgün ve özgür içerik her bölümle derinleşmiş ve cesur analizlerle gündelik olaylara muhalif bir teşhir platformu oluşturduğu için bence taşlanmaları, yuhalanmaları ve yayından çoktan alınmaları gerekirdi. Sistemin bir parçası olarak sisteme hem bağlanamayan hem de sistemden tam olarak düşmeyen/kopmayan bir karakter olan Behzat’ı kim ne yapsın Allah aşkına! Ya siyah olacaksın ya beyaz bu ekranlarda! Kendi doğruları ile hareket eden iktidarın içinde muhalif bir karakter olarak can yakan, üzen, düşündüren, kara mizahını konuların çıkmazından ironiyle besleyen yapım yeterince kafa karıştırdı.
Yeter artık, bittiği çok iyi oldu! Çünkü kim suçlu kim haklı gibi bir soru işaretiyle kafamızı şişirdi, içimizi daralttı. Yok efendim suç ve adalet zaten belirsizmiş. Bak bak bak, resmen hukuk anlayışımıza çomak sokmalara kalkmalar, midemizi bulandırmalar, yetkililere kafa tutmalar! Bittin oğlum sen! İyi oldu sana!
Biz polisiye komedi seviyoruz. İyiler, kötüleri yakalasın. Sorun çözülsün, içimiz rahat etsin. Behzat Ç. ezberlenmiş, klişeleşmiş, korkusuz, anlı şanlı, kahraman polis profilinde bir karakter değilse çıksın gitsin ekranlardan. Biz iç çelişki filan istemiyoruz kardeşim, efendi efendi entrika ve aksiyon dolu polisiye komedilerle kalıplaşmış kafalarla mutluyuz, huzurluyuz.
Buradan Behzat Ç.’nin yayın saatini o saatten bu saate süren, bipleyen, yaş sınırıyla yasaklayan büyüklerimize büyük saygılar sunuyorum. 3 sezondur kendisi gibi tuhaf arkadaşlarıyla kafa çekiyorlar, kafa tutuyorlar, sistemle kafa yapıyorlar. Ne bileyim mesela arkadaşlarıyla suçluları yakalayıp yüce adalete teslim ederken, bir kere bile ‘çak’madılar. Çok fena gaza geldim, sonuçta ben de hanımefendi değilim! Kendilerini ve ekibini komple biplenesi yorumlarımla kınıyorum. Oh canıma değsin! Arka Sokaklar uzat elini, çak!
Bu Behzat ve ekibi pisliğin teki çıktı Rıza Baba! Zaten Rıza Babacığım sen bu adamları görsen suçlu zanneder tutuklarsın. Nasıl espri ama!
Paylaş