Paylaş
Cinsellik, doğum öncesi süreçte başlayan, ergenlikte şekillenen ve tüm hayat boyunca süren bir gelişim evresidir. WHO (WORLD HEALTH ORGANISATION) Dünya Sağlık Örgütü’ne göre cinsel sağlık; kişinin duygusal, fiziksel, zihinsel ve sosyal olarak tam bir iyilik hali olup tüm insanların temel hakkıdır.
Geçmişte olduğu gibi günümüzde de cinselliği konuşmak çoğu zaman kolay değildir. Geçmişten farklı olarak günümüzde uyaranların çok daha fazla olması sebebiyle cinsel eğitimin önemi artmaktadır.
Çocuğun cinsel eğitimi erken yaşta ve yaşına uygun olarak alması, yetişkinlik döneminde sağlıklı ilişkiler yaşamasına yardımcı olur. Çocukların davranışları yetişkinlerdeki gibi üremeye ve haz almaya yönelik değildir. Vücudunu tanımaya çalışan çocuk tesadüfen cinsel organını ve o bölgeden haz aldığını keşfeder. Çocukların cinsellikle ilgili soru sormasının nedeni merak duygusudur. Çocuklar yetişkinler gibi cinsel isteğe ve hormonal etkilere sahip değillerdir. Duyduklarını ve öğrendiklerini hemen uygulamaya koyacakları düşüncesi doğru değildir. Çocukluk çağında mastürbasyon yapmak son derece doğaldır, çocuklarda cinsel gelişimin bir parçasıdır ve kendini tanıma isteğinin sonucudur. Günlük yaşam kalitesini etkilemediği ve başka sorunlarla birlikte görülmediği sürece endişelenmeye gerek yoktur.
Çocuklarla konuşurken üstü örtülü isimler yerine üreme organlarının ismini doğru vermek gerekir. Çocuğun hazır olduğu dönemde sade bir dille bilgi verilmeli ve her iki ebeveyn de aynı soruya aynı şekilde cevap vermelidir. Yaşına uygun olmayan şekilde detaylı bir bilgi vermek de doğru değildir.
Cinsel eğitim sayesinde çocuk kendi bedenini ve karşı cinsin bedenini tanır. Kendi bedenini tanıyan çocuğun özgüveni artar. Kendine ve başka bedenlere saygı duymayı öğrenir. Anne ve baba ile cinsellik hakkında konuşabilmesi farklı yanlış kaynaklara yönelmesini engeller. Ebeveyni ile konuşabilen çocuk ileride de bu konularda yaşayacağı sorunlarda ailesine danışabileceğini öğrenmiş olur; bu da ebeveyn ile çocuk arasındaki iletişimi güçlendirir.
Çocuğa cinsel eğitimle birlikte kendi bedeninin kendine özel olduğu, istemedikçe kimsenin dokunmasına izin vermemesi mesajının verilmesi cinsel tacize karşı çocuğun kendini korumasına katkı sağlar.
Çocuğun cinsellikle ilgili sorduğu sorulara azarlayarak cevap vermek ve cezalandırıcı bir tutumla yaklaşmak, çocuğun yetişkinlik döneminde psikolojik sorunların oluşmasına ve cinsel ilişkide problem yaşamasına neden olabilir.
Cinselliğin konuşulmadığı, tabu olduğu ailelerin çocuklarında yetişkinlik döneminde en sık görülen cinsel problemler; kadınlarda cinsel isteksizlik ve vajinismus, erkeklerde ise erken boşalma ve sertleşme sorunlarıdır. Çocukluk döneminden itibaren cinsellik ile ilgili her zaman doğru ve yeterli bilgilendirme yapmak ilerdeki hayatı olumlu yönde etkileyerek kişinin sağlıklı bir cinsel hayat yaşamasına katkı sağlayacaktır. Sağlıklı bireyler sağlıklı toplum demektir.
Paylaş