Paylaş
Avrupa’da 2017 yılında 23.927 kızamık vakası görülürken 2018’in ilk 6 ayında 41000 vaka görülmüş, geçmiş yıllara göre yaklaşık % 400’lük kızamık vaka sayısı artışı söz konusu olmuş, 37 hasta kızamığa bağlı hayatını kaybetmiştir.
Ülkemizde doğru aşılama ile 2016 yılında 9’a düşen kızamık vaka sayısı, 2017 yılında 84 vakaya çıkmıştır. Bu aşılama oranlarının %98’den %96’ya düşmesi kızamık vaka sayısının 9 kat artışına neden olmuştur. Ülkemizde aşılama oranlarının %95’in altına inmesi halinde kızamık salgınlarının olabileceği ön görülmektedir.
Aşıların etkinliği bireyi hastalıktan ve en önemlisi hastalığın komplikasyonlarından korumaktır. Kızamık hastalığının en sık rastlanılan komplikasyonu akut orta kulak iltihabıdır. Ama yaşamı tehdit eden komplikasyonları zatürre, ensefalit, subakut sklerozan panensefalittir. Kızamık hastalığında virüsün kendisi zatürre yapabildiği gibi ikincil bakteriyel zatürreye de rastlanılabilir, gelişen solunum yetersizliği bulguları ile zatürre kızamığın en sık yaşam kaybına neden olan komplikasyonudur.
Aşılarla ilgili yetkinliği olmayan, aşısız çocuğun sakat kalmaya, hayatını kaybetmesine kadar olan sonuçlarını yok sayan kişiler aşı karşıtı kampanyalarını yürütmektedir.
Kızamık vakalarının çoğunluğu aşısız bireyler olmakla birlikte nadiren de olsa aşılı vakalarda da rastlanılabilmektedir. Yani çocuklarını aşı yaptırmayan aileler kendi çocukları ile birlikte aşılı çocukları da riske atmaktadır. Çocuklarımızın hepsine 1 yaşında ve 4-6 yaş arasında yaptıracağımız kızamık aşısıyla, korunmanın çok basit, aşısız geçirilen hastalığının çok ağır olduğu bu önemli hastalıktan korumak mümkündür.
Paylaş