Paylaş
1- Öncelikle eş cinsellik nedir? Basit bir tanımını yapabilir misiniz? Temelinde ne yatıyor?
Eşcinsellik, aynı cinsiyette olduğumuz kişiye karşı duyulan romantik duygular, cinsel arzu, davranışlar ve de algılamaları içeren kalıcı bir durum olarak tanımlanabilir. Tartışmalar sürmekle birlikte eş cinselliğin gelişim döneminde anne ve baba ile bağlanma ve özdeşim sorunları yatmaktadır. Baba ile bağlanmayan erkek, içsel olarak ondan ve erkek olgusundan uzaklaşabilir. Anne ile bağlanamayan kız, içsel olarak ondan ve kız olma olgusundan uzaklaşabilir.
2- Peki, eş cinselliğe tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır diyebilir miyiz?
Kesinlikle hayır. “Hastalık” tanımına uymaz. Bir şeyin hastalık olarak tanımlanması için kişinin günlük hayatını, işlevini bozucu bir etkiden ve biyolojik temellerden bahsetmemiz gerekir. Eş cinselliğin biyolojik temellerine dair sınırlı iddialar olmasına karşın kanıtlar bulunmamaktadır.
3- Özellikle bizim ülkemizde aileler bu konuda çok tedirgin ve tepkililer. Çocuklarında bir şeylerin farklı olduğunu fark etseler bile görmezden geliniyor ve üstü örtülmeye çalışılıyor. Ailelere bu konuda tavsiyeleriniz nelerdir?
Halkımız bu durumu “sapkınlık, anormallik ve büyük günah” olarak algıladığı için tepkili. Ailelerin çocuklarındaki farklılıkları görmezden gelmesi ya da gizlemesi sadece cinsellikle ilgili değil “olumsuz algılanan” tüm özellik ve farklılık için geçerli. Örneğin çocuğun bedensel, zihinsel, gelişimsel bir sorunu olduğunda da aileler bunu yapabiliyor. Çünkü farklı görülen her şey toplum tarafından ayıplanabilir. Üstün zekalı çocuklar bile alay konusu edilebiliyor. Bunu bile saklamak zorunda kalan aileler var.
Çocuk sizin çocuğunuz. Hatta size verilen bir hediye bir emanet. Hiç kimsenin onu yargılamaya hakkı yok. Fiziksel, zihinsel, sosyal, psikolojik vs. ebeveyn olarak sizi endişelendiren ne olursa olsun işin uzmanına danışın.
4- Çocuğun hangi davranışları eş cinsellik konusunda bazı tüyolar verebilir? Kızların erkek oyuncaklarıyla ya da erkeklerin bebekle oynaması, kız çocuğun erkek, erkeğin kız gibi giyinmesi vb davranışlar onun eş cinsel olabileceğini mi gösterir yoksa bu normal midir? Böyle bir durumda çocuğa nasıl davranmak gerekir?
2,5-3 yaşına kadar oyuncak tercihleri bu eğilim hakkında bilgi vermez. Bu yaş sonrası oyuncak tercihlerini inceleyebiliriz. Örneğin erkek çocuk sürekli kız bebeklerle oynuyor ve tüm vaktini bunlarla geçiriyorsa, kız çocuk tüm vaktini araba, futbol ve erkek kahramanlarla geçiriyorsa duygularını daha iyi tanımak amacıyla bir çocuk psikoloğundan ya da pedagogdan incelemesini, tanımasını isteyebiliriz.
Beni asıl endişelendiren anne ve babanın çocuğun güven, sevgi, kabul, şefkat gibi ihtiyaçlarını karşılamamasıdır. Bunun yanında; Çocuk hem anne hem de baba ile ruhsal doyum sağlamıyorsa, keyifli vakit geçirmiyorsa endişe etsinler. Çocuk kreşte akranları arasına katılmıyorsa endişe etsinler, çocuk anneye bağımlıysa endişe etsinler, okul çağına geldiğinde erkekse kadın gibi olmaya, kızsa erkek gibi olmaya çalışıyorsa endişe etsinler. Okula başladığında erkeğin sürekli kızlarla, kızların da sürekli erkeklerle vakit geçirmesinden endişe etsinler.
5- Cinsel yönelim doğuştan mı oluşur yoksa çevresel faktörlerle sonradan mı meydana gelir?
Cinsel yönelimi belirleyen en güçlü faktör erkek çocuğun özellikle babayla, kız çocuğun özellikle anneyle nasıl özdeşim kurduğu ve bağlanmanın nasıl olduğunda gizlidir. 2,5 ve 6 yaş arası cinsel yönelimin temelleri atılır. Yani doğuştan gelmez.
6- Cinsel kimlik gelişimi konusunda anne babaları en çok kaygılandıran konular nelerdir?
Ebeveynleri bu konuda en çok kaygılandıran konu hiç şüphesiz ki eş cinselliktir.
7- Eş cinsel olacak diye çocuğun davranışlarını engellemek ne kadar doğru, bu şekilde çocuğun cinsel tercihlerini engellemek mümkün mü?
Bu konuda yanlış bilgiye sahip olursanız yanlış yönlendirir hatta baskı yaratırsınız ki bu daha kötü sonuçlar doğurur. Sık yapılan hatalara örnek verecek olursak; “Erkek dediğin ağlamaz” , “Kız gibi davranma” ,“Erkek gibi ol” gibi yanlış telkinler ve aşırı vurgular da çocuğun özdeşimini doğal olarak cinsel gelişimini olumsuz etkiler. Çünkü çocuk “Demek ki ben erkek olarak yetersizim” düşüncesine kapılır. Aynı şey kız çocukları için de geçerlidir.
8- Çocuğun hangi davranışlarında cinsel kimlik gelişimi konusunda uzman desteği almalınmalı?
9- Bir gün ilkokula giden kızımız gelip “ben erkek olmak istiyorum” dese ya da oğlumuz kız olmak istediğini söylese anne baba olarak nasıl davranmamız gerekir?
Okul öncesinde dönemde çocuklar bazen “ben kız olmak istiyorum, ben erkek olacağım” gibi ifadeleri kullanabilirler. Bu daha çok çocuğun o dönemde elde etmek istediği bir kazanımla ilgilidir. Örneğin kreşte kızlarla oynanan bir oyun vardır, erkek çocuk bu oyunu çok oynamak istediğinden “ben kız olmak istiyorum” diyebilir. Ama ilkokulda bir çocuk karşı cinse ait olmak istediğini ifade ediyorsa bunu sakince ve dikkatlice ele alın. Kız olmaktan dolayı hangi zorlukları yaşıyor, erkek olursa ne gibi avantajlar elde edecek bunu mutlaka konuşun. Çok tedirgin olmayın. Ama (bir kız olarak)“Anne ben kızlardan hoşlanıyorum.” ya da (erkek olarak) “ben erkeklerden hoşlanıyorum.” diyorsa o zaman bir uzmanla ele almak gerekir.
10- Anne babalar için de bu durumu kabullenmesi bazen çok zor olabiliyor, özellikle mahalle baskısının olduğu küçük yerlerde. Ebeveynler kendileri için ne yapmalılar?
İlerleyen yaşlarda kişinin eş cinsel eğilimi iyice baskınlaşmış, dominant hale gelmişse, artık bu durum gizlenemeyecek bir hal almışsa çocuk ve aile birlikte bu durumu derinlemesine analiz edecekleri bir terapi sürecine girmeliler. Terapistle birlikte tüm konular, duygu, düşünce ve sorun olarak gördükleri şeyler, iletişim biçimleri, sosyal çevreyle yaşanan zorluklar dahil her şey ele alınmalı. İlk seanslarda doğru bilgi edinmek, yanlış bilgi ve düşünceleri değiştirmek oldukça önemlidir. “Ben çocuğunuzun eş cinselliğini değiştiririm” diyen kişilerden uzak durmalılar. Konu ne olursa olsun, iyi ve kötü tüm zamanlarda aileler birbirlerine kenetlenmelidirler. Güçlü aile kenetlenebilen ailelerdir.
Sayın Ramazan Şimşek'e değerli katkılarından dolayı teşekkür ederiz.
Paylaş