Paylaş
Sophie Louise Wright, Mayıs 2023’te kalın bağırsak zarındaki poliplerin (doku büyümesi) çıkarılması için ameliyat oldu. Kaburgalarının altındaki ağrı ve kusma şikâyeti yaşadı ancak, poliplerin alınmasının ardından bunun olağan bir durum olduğunu varsaydı çünkü doktorların kendisine iyileşmesinin 12 hafta sürebileceğinin söylemişti.
3 yaşında bir kızı olan Sophie, kendisine bazı ilaçlar verildiğini, bir dizi kan testi, MR ve tomografi taramasının yanı sıra karaciğer biyopsisi yapılana kadar doktorların bunun muhtemelen reflü veya mide ülseri nedeniyle kaynaklandığını söylediğini iddia etti.
Mide bulantısının yanı sıra şişkinlikle de mücadele etti. Polipler alındığında biyopsisi negatif çıkmıştı ama içgüdüleri bir şeylerin ters gittiğini söylüyordu. Yaşadığı rektal kanama sonrası doktorlar alarma geçti.
Birmingham Üniversitesi'nde danışman kolorektal cerrah ve kıdemli klinik araştırmacısı olan Profesör Andrew Beggs, bu hastalığın nedenlerini araştırmak için yapılan kapsamlı araştırmalara rağmen keşfedilemeyen, bilinmeyen bir çevresel faktörlerin olabileceğini söyledi ve ekledi: “Yetişkinlerde erken başlangıçlı kansere yönelik bir klinik işletiyorum ve giderek daha fazla sayıda 40'lı yaşlarında kanser hastası insan görüyoruz.” Beggs, bu artışa neden olan diğer faktörlerin de daha iyi kanser tespit yöntemleri, semptomların farkındalığı ve Angelina Jolie’nin yaptığı gibi BRCA geni gibi risk faktörlerini ve kanser riskini artıran genetik koşulların daha iyi taranmasının iyi olduğunu ekledi.
Ekim ayında kendisine, karaciğerine ve omurgasına yayılan bağırsak kanseri teşhisi konuldu. Doktorlar tedavi olmazsa sadece altı ay ömrünün kaldığını tahmin ediyor.
Şu anda kemoterapi, immünoterapi ve radyoterapi alıyor ve bunların ülser ve ayaklarındaki uyuşukluk da dahil olmak üzere semptomlarını kötüleştirdiğini söyledi.
Alltı aylık ömür kaldığını öğrenen annenin en büyük korkusu 3 yaşındaki kızının onu unutacak olması…
2022 yılında 40 yaşında bağırsak kanserinden hayatını kaybeden Dame Deborah James gibi isimler sayesinde bu hastalık konusunda farkındalık artıyor.
Sophie, Almanya'da kemoterapinin tüm vücuda değil de doğrudan karaciğere verilerek, tamamen yok olana kadar tümörlerin küçültülmesini amaçlayan başka bir tedavi olduğunu öğrendi. Sophie ve 35 yaşındaki nişanlısı Lewis şimdi bu tedavi için bağış topluyor.
Tıbbi sekreter olarak çalışan Bayan Wright, onun yaşındaki kimsenin kanserle savaşmaması ve ne kadar zamanı kaldığı konusunda endişelenmemesi gerektiğini söyledi ve yaşadıklarını Daily Mail’e anlattı:
“Poliplerin vücuduma yayıldığını düşündüm ama kanser olduğunu düşünmedim. Giderek hastalandım, kilo verdim ve sürekli yorgundum. Yemek yiyemediğim ve sürekli evde kaldığım için arkadaşlarımla ve ailemle olan tüm planlarımı iptal etmek zorunda kaldım. Bu durum kızımla ve nişanlımla olan ilişkimi de zorlaştırdı. Kızımdan bahsedildiğinde ya da onunla geçirdiğim zamanları düşündüğümde duygularıma hâkim olamıyorum. 'En büyük korkum onun büyümesini izleyememek. Kızım neredeyse dört yaşında olacak ve ileride bu yaşlarını hatırlayacağını sanmıyorum, bu yüzden beni unutacağından endişeleniyorum. Kimsenin yerime geçmesini istemiyorum. Sonsuza kadar onun annesi olmak istiyorum.”
Birleşik Krallık'ta en sık görülen kanser türlerinden biri olan Bağırsak Kanseri aynı zamanda kolorektal kanser olarak da biliniyor. Tümörler bağırsakta veya rektumda herhangi bir yerde bulunabilir. Dünyanın en büyük bağımsız kanser araştırma kuruluşu olan Cancer Research UK, her yıl yaklaşık 43.000 Britanyalıya bağırsak kanseri teşhisi konulduğunu söylüyor.
Sopie’nin iddia ettiği gibi yaşanan bu vakada muhtemelen polip tanısı konulduktan sonra, kolonoskopik kontrollerin yapılmamış olabileceğini, bazen kolonoskopide, küçük poliplerin gözden kaçmış olabileceğini, ayrıca kolonoskopide polip taramasının iyi yapılmamış veya patolojide bazı hatalar olmuş olabileceğine vurgu yapan Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Göral ile bağırsak kanserinin belirtilerini, nedenlerini ve korunma yollarını konuştuk.
GÜNDE HER 10 GR POSA TÜKETİMİ RİSKİ %10 AZALTIYOR
Bağırsak kanserinin nedenleri arasında sağlıksız beslenme ne kadar etkili?
Kalın bağırsak kanserinde, beslenmenin çok önemli bir yere sahip olduğunu, özellikle Batı tipi diyet ile beslenmenin kalın bağırsakkanser ihtimalini artırdığını belirten Göral; bunun nedenlerini şöyle açıkladı:
“Kalın bağırsakkanserinin oluşmasında, hayvansal yağların tüketiminin etkili olduğu, araştırmalar sonucu saptanmıştır. Şeker hastalığı, insülin direnci, şişmanlık, liften fakir beslenme, hareketsizlik, sigara ve alkol içimi, kalın bağırsak kanserinde artışa neden olmaktadır.”
Kolon kanserine karşı, posalı besinlerin tüketilmesi gerektiğini, bol posalı beslenme tarzının kalın bağırsak sağlığının korunmasında çok önemli olduğunun altını çizen Göral, günlük beslenme planında her 10 gram posa tüketiminin, kolon kanseri riskini yüzde 10 oranında azalttığını, yürüyüş yapmanın bile tek başına kalın bağırsak kanseri riskinin % 10 azalmasına neden olduğunu belirtti ve kanser riskinden korunmak için diğer önerileri sıraladı:
* Beyaz ekmek yerine, kepekli, tam tahıllı buğday tüketmek gerekir.
* Salam, sosis ve sucuktan uzak durulması gerekir.
* Yeterli meyve tüketenler, yetersiz tüketenlere göre, kolon kanserinden daha fazla korunur. Dolayısıyla her gün, meyve yemeye özen gösterilmesi gerekir.
* Diyetteki posa miktarını artırmak için, kabuğu ile tüketilebilen meyveleri çok iyi yıkayarak kabuklarıyla birlikte tüketin. Kayısı, kırmızı erik ve incir gibi meyveleri, posa açısından zengin oldukları için özellikle kabızlık şikâyetiniz varsa, beslenmenize ekleyin.
* Günde 2-3 porsiyon salata tüketmek; salataların taze mevsim sebzelerinden oluşmasına ve olabildiğince çok değişik, karışık sebze içermesine özen göstermek gerekir.
* Salataların posa ve protein içeriğini artırmak için, üzerine haşlanmış nohut, kuru fasulye, bulgur, mısır ve yarma ilave etmek önerilir.
*Bağırsak sağlığı için, ev yapımı yoğurdu ve kefir çok faydalıdır.
*Fazla lifli gıdalarla beslenme, kolon kanserine karşı koruyucudur. İnsanlarda bol miktarda lifli besinlerin tercih edilmesi, kolon kanseri görülme sıklığını azaltmaktadır. Çünkü bu maddeler, bağırsağımızda kanserojen maddelerin yoğunluğunu azaltmaktadır.
*Yağlı besinlerle, kolon kanseri arasında doğrudan ilişki vardır. Yağ oranı az besinlerin tüketilmesi gerekir. Kırmızı et ve yağlı besinler, kolon kanseri ihtimalini arttırır. Bu nedenle, bu besinlerin az miktarlarda tüketilmesinde fayda vardır.
*Egzersiz yapmak, C vitamini içeren turunçgiller diyet, kalsiyum karbonat (3 gr/gün), yeşil çay tüketmek, kalın bağırsak kanserine karşı koruyucudur. Yeşil çayda bulunan bir maddenin, kanser gelişimini önlemede etkili olduğu belirtilmektedir.
BELİRTİLERİ CİDDİYE ALIN
Metastatik kanser olarak da adlandırılan ilerlemiş bağırsak kanseri ülkemizde yaygın mı?
Göral, genel olarak kişi bilinçli ise, metastaz olmadan tanının konabileceğini ancak, bağırsak belirtileri olan ve makattan kanaması olan kişilerin bu belirtileri ciddiye almazsa, daha sonra kliniğe başvurduğunda, metastazlı yani geç dönemde hastaneye başvurabileceğini belirtti.
“Türkiye Birleşik Veri Tabanına göre, ülkemizde kalın bağırsak kanser türleri, hem erkeklerde hem de kadınlarda 3. sırada yer almaktadır. Erkeklerde görülme sıklığı yüz binde 25,5 kadınlarda ise 15’tir. Ülkemizde, bir yılda yaklaşık 20 bin kişi, yeni kalın bağırsak kanseri tanısı almaktadır. Kalın bağırsak kanseri evreleri incelendiğinde, vakaların %20,9’unun uzak evrede, yani metastazlı olduğu görülmektedir.”
YAVAŞ VE SİNSİCE İLERLİYOR
Hangi semptomlarda mutlaka doktora başvurmalıyız?
Kalın bağırsak kanserinin yavaşça ve sinsice büyüdüğünü, belirtiler ortaya çıkmadan birkaç yıl önceden de, bazı semptomlara neden olduğunu söyleyen Göral, dikkate alınması gereken değişiklikler hakkında bilgi verdi.
Kalın bağırsak kanserinin başlangıç evresinde, karında dolgunluk hissi, gaz, hafif ağrı, iştah kaybı, kilo kaybı, çabuk yorulma ve ishal, bazen de kabızlık yaşanabileceğini söyleyen Göral, kullanılan ilaçlara rağmen kabızlığın devam edebileceğini, bu evrede, bağırsak henüz daralmadığı için belirtilerin bağırsak kanseri tanısı koymak için yeterli olmadığını ancak hastada bu tip şikayetlerin olması durumunda hastanın mutlaka incelenmesini gerektiğinin altını çizdi.
Başlangıç evresinde tespit edilmeyen kalın bağırsak kanserinin ilerleyip kalın bağırsağın daralmaya başladığını, daralma ile birlikte bağırsaktan dışkı geçişinin zorlaşacağını belirten Göral, kanserin kalın bağırsak duvarını geçmesi durumunda önce karaciğere, sonra karın içine, akciğer ve beyin gibi uzak organlara yayılabileceğini sözlerine ekledi.
45 YAŞINDAN SONRA HERKESE KOLONOSKOPİ YAPILMALI
Bağırsak kanserinin yaşı ne bu kadar düştü? Kolonoskopi yaptırmaya ne zaman başlamak gerekir?
Bu sorumuza Göral şöyle yanıt veriyor:
“Muhtemelen fastfood beslenme, asitli içecekler, bağırsak mikrobiyatasının bozulması, sigara, alkol, katkı maddeleri, hazır paketli ürünler, rastgele antibiyotik veya ağrı kesici kullanılarak bağırsak mikrobiyatasındaki iyi bakterilerin azalması ve kötü bakterilerin çoğalması, hareketsizlik, yürüyüş yapmamak ve stres faktörü, düzensiz uyku bundan sorumludur.”
Göral, anne ve babada kolon kanseri varsa, çocuklarına 35 yaşında, kanser yoksa herkese 45 yaşında kolonoskopi yapılarak tarama yapılması gerektiğini, tarama ile erken tanı konulacağı için metastazların engelleneceğini önemle vurguladı.
“Bağırsak kanseri, kolon ve rektum da dahil olmak üzere kalın bağırsağın herhangi bir yerinde bulunur. İngiltere'de 2021 yılında 41.000'den fazla hastaya hastalık tanısı konuldu. Her yıl yaklaşık 43.000 Britanyalıya bağırsak kanseri teşhisi konuluyor. Raporlamanın başladığı 1995 yılından bu yana ilk kez akciğer kanserini geride bıraktı.”
Paylaş