Kadın dış genital organlarına “vulva” denir. Vulva genel olarak büyük ve küçük dudaklar, klitoris ve vajina girişini içeren bölgeye verilen isimdir. Bu bölgenin kanserine veya kısaca, dış genital bölge kanserlerine “vulva kanseri” adı verilir. Vulva kanseri öncesinde VIN (Vulvar Intraepiteliayal Neoplaziler) denilen kanser öncesi lezyonlar oluşur ve zamanla VIN’ler kansere ilerleyebilir. Vulva kanseri ileri yaştaki kadınlarda görülür. Vücudun gözle görülebilen bir bölgesinde oluşmasına rağmen tanısal olarak geç saptanırlar. Bunda daha çok yaşlı hastalarda görülmesi nedeniyle, hastaların belirtileri ciddiye almamaları ve doktora gitmekten çekinmeleri büyük rol oynar.
VULVA KANSERLERİ 2 GRUBA AYRILIR
Vulva kanseri; kadın kanserleri arasında rahim, rahim ağzı ve yumurtalık kanserlerine göre çok daha az sıklıkta görülür, tüm kadın genital kanserlerinin % 5’i vulva kanseridir. Ancak erken tanı oranı azdır. Vulva kanserleri 2 gruba ayrılır: HPV ile ilişkili olanlar ve HPV ile ilişkili olmayanlar.
Haberin Devamı
HPV ile ilişkili olanlar, tüm vulva kanserlerinin yaklaşık yarısını oluşturur. Bunlar daha genç yaşta yani 50-60’lı yaşlarda görülür. Birden fazla alanda aynı anda oluşma eğilimleri vardır. HPV enfeksiyonu için riskli kadınlar, rahim ağzı kanserinde olduğu gibi vulva kanserinin bu tipi için de risk taşır. Değişik kişilerle cinsel ilişki, erken yaşta cinsel yaşamın başlaması kanser riskini artırır. Genelde 60 yaşın üstünde görülmesine rağmen son yıllarda HPV virüsünün yaygınlaşması ile HPV’ye bağlı vulva kanseri görülme yaşı doğurganlık yıllarına kadar inmiştir.
Klasik vulva kanserinin nedeni belli değildir. Bu tipler genellikle 70-80’li yaşlarda ortaya çıkar, tek bir alanda başlar, nedeni tam olarak bilinmediği için risk faktörleri de belirsizdir. Ancak yine de şişmanlık, şeker hastalığı ve kronik kaşıntı risk faktörleri olarak sayılabilir.
VULVA KANSERİ BELİRTİLERİ
Kadınlarda ilk şikayet genellikle kaşınmadır. Daha sonra cilt değişikliği oluşur. Bu vulva cildinde eskisine nazaran sertleşme, kabuklaşma, kabarma şeklinde ortaya çıkar, çoğu kadın bu farklılaşmayı kolaylıkla hisseder.
Zeminde gelişen ağrılı veya ağrısız bir şişlik hasta tarafından genellikle fark edilebilir. Vulva bölgesinde yerleşen kahverengi, kırmızı renkli lezyonlar kanser öncesi değişiklikler olarak görülebilir.
Vulva bölgesinin epitel içerisinde kalan tipik olmayan hücre değişiklikleri Vulvar Intraepiteliayal Neoplaziler (VIN) kavramı içinde değerlendirilir. VIN’lerin başlıca nedeni HPV enfeksiyonlarıdır. HPV virüsüne bağlı genital siğillerin, kondilomların hızla sertleşmesi, renk değiştirip koyulaşması da öncelikle VIN’leri düşündürmeli ve bir vulva kanseri öncü lezyonu olabileceği düşünülerek mutlaka hekim tarafından patolojik inceleme yapılmalıdır.
Tipik olmayan hücrelerin epitel dokusu içindeki kalınlığına göre VIN I-II-III olarak sınıflandırılır. VIN’lerin kanser dönüşme süreci çok uzundur ve 15-20 yıl alır. Cildin en alt tabakasındaki zarı geçmedikleri ve cilt içinde sınırlı kaldıkları için yayılma olasılığı yoktur ve hastalığın bulunduğu bölgenin cerrahi olarak çıkartılması hem tedavi hem de teşhis amacı ile kullanılır.
Kanser oluşursa hastalık büyüdükçe üzerinin enfekte olmasına bağlı kötü kokulu akıntı ve zaman zaman kanama görülebilir.
Bazı ilerlemiş olgularda kasık bölgesinde lenf nodlarına yayılmaya bağlı şişlik ele gelebilir. Uzun süre dış genital organda yani vulvada devam etmekte olan ve bölgesel ilaçlara cevap vermeyen kaşıntı kanser olarak düşünülebilir.
ÖNEMLİ: Kızarıklık, renk değişikliği, renklenme, kaşıntı, yanma, ülser, kabarıklık, kitle gibi vulvadaki anormal durumlarda hemen bir kadın doğum uzmanına muayeneye gidilmelidir.
VULVA KANSERİNİN TANISI NE ŞEKİLDE KONUR?
Kesin tanı şüpheli olduğu düşünülen bölgeden alınan örneklerin patolojik incelemesi ile konur. Biopsi yapılması gerekir. Vulvada oluşan ve hekim tarafından şüpheli olarak değerlendirilen tüm anormal gelişmeler ve şüpheli olan genital siğillerde kolposkopi yardımı ile vulvoskopi yapılmalı ve kolposkopi cihazı eşliğinde gerekirse tanıya gitmek için biopsi alınmalıdır.
VULVA KANSERİ TEDAVİSİ
Vulvektomi olarak isimlendirilen geniş bir operasyon ile vulva ve kasık lenf bezleri çıkartılır. Radikal bir operasyon olan bu işlem kadın için hayat kurtarıcı olmaktadır. Vulvektomi yani vulvanın çıkartılması kadınlarda cinsel fonksiyon bozukluklarına yol açabileceği için ameliyattan bir süre sonra jinekolojik plastik cerrahlar tarafından vulva estetiği veya vajina estetiği yapılabilmektedir. Cerrahi sonrası onkolog tarafından genellikle radyoterapi, ışın tedavisi de yapılmaktadır. Erken teşhis vulva kanseri için tüm kanserlerde olduğu gibi çok önemlidir. Tüm kadınların kanserden korunmak için hiçbir şikayetleri olmasa dahi yılda en az bir kez kadın hastalıkları ve doğum uzmanına muayene olmaları, PAP smear testi yaptırmaları ve vulvadaki tüm şüpheli lezyonları mutlaka ilgili uzmana göstermeleri gerekir.
Haberin Devamı
Kadın Hastalıkları Ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Sadi Akşehirli