Paylaş
Doğru tanı, doğru ilaç ve uygun danışanlarda psikoterapi ile yürütülen sürecin psikiyatrik tedavilerde başarıyı getireceğine inanıyorum. Ancak kimi zaman rastladığım danışanlarımın “Senelerdir ilaç kullanıyorum, düzelmedim.” “Bana hiçbir tedavi fayda vermez, ben ömür boyu mu ilaç kullanacağım? Hadi diyelim ömür boyu ilaca razıyım ama buna rağmen iyileşemiyorum.” sözlerini duyduğumda acaba sorun nerede diye düşünüyorum.
Gerçekten psikiyatrinin fayda etmediği durumlar oluyor mu, oluyorsa bunlar hangi sebeplerden kaynaklanıyor ve çözüm ne olabilir?
Psikiyatrik rahatsızlıklarda öncelikle danışanın iyi dinlendiğine ve söylediklerinin anlaşıldığına emin olması gerekir. “Doktor beni dinlemedi, 10 dakika görüp yolladı” diye düşündüğünde zaten en başından doktora güvenini yitiriyor. İlaçları 3 gün kullanıp bir-iki de yan etki gördüğü zaman ilaçları kesip kenara atıyor. Başka bir doktora ve başka ilaçlara yöneliyor. Böyle olunca da evde torbalar dolusu, içinden bir iki tane alınmış ve sonra bırakılmış ilaçlar oluyor. Kişi de “Ben iyileşmiyorum” diye geziyor.
Hekime güvenmek çok ama çok önemli. Hasta eğer psikiyatriste güvenmiyor, kendisini alaka ile dinlediğine ve kendine faydalı olacağına aklı yatmıyorsa ilaçlar iyi gelse de bu defa şikayetleri biraz düzeldiğinde tedaviyi bırakıyor ve bir daha da aynı doktora gitmiyor.
Psikiyatrik hastalıklar diğer hastalıklardan farklı olarak süreklilik isteyen tedavileri gerektirir. Hastalık ortaya çıkar, tedavi edilir ama bir süre sonra tekrarlayabilir. Önemli olan uygun süre, uygun ilaç ve uygun hasta-hekim ilişkisinin kurulması ve hastanın doktoruna ulaşabilmesidir.
Bunlar olmadığında hastalığın tedavisi bir türlü tam istendiği gibi olmayacaktır. Yan etki olduğunda bunun danışılması, ilaçların prospektüslerini okuyup duyulan kaygıları paylaşmak ve bu kaygıların giderilemediği durumlarda ilaçları ve tedaviyi bırakmak sıkça gördüğüm ve tedaviyi olumsuz etkileyen durumlar.
Diğerlerini de önümüzdeki günlerde dile getireceğim.
Paylaş