Paylaş
Son günlerde sık sık “Çocuğum konuşmuyor” şikayetiyle başvuran aileleri gördüğümden bu konuyu özellikle yazma ihtiyacı duydum.
Çocuğunun konuşmadığı kaygısı ile başvuranların yaş gruplarına baktığımda en çok 3 ile 4 yaş arasında yoğunlaşıyor. Çoğu da ufak ufak kelimeler söylemeye başlamış ama bunları toplayıp birleştiremiyor.
İşitme özürlü olmayan çocuklar konuşur. Konuşamıyorlarsa, konuşmaları bir süre gecikse bile mutlaka konuşmaya başlayacaktır. Hatta başlangıçta yaşanan gecikmeyi telafi etmek istercesine hiç susmadan konuşmaya başladığında aileler “Eskiden konuşturamıyorduk şimdi de susturamıyoruz” diyerek şikayet edebiliyorlar. Bu nedenle sorun konuşmama değil konuşmanın gecikmesi olarak ele alınmalı diye düşünüyorum.
Konuşma çok farklı nedenlerle gecikir. Geç konuşan anne-babasının çocuğu da geç konuşmaya başlayabilir; çocuğun zeka sorunu olabilir, söyledikleri anlamlı olmadan konuşur; hiperaktif bir çocuktur o kadar hızlı konuşuyordur ki söylediklerinden anlam çıkarmak zordur, zaten başını söylüyor sonunu bırakıyordur ya da kendi yarattığı dilde bir şeyler söylüyor ama etrafındakiler anlamayınca tepki veriyordur. Tüm bu örneklerde yapılması gereken aslında problemin ne olduğunun ve neden kaynaklandığının anlaşılıp ailelerin telaşa kapılmadan yönlenmesini sağlamaktır.
Anne-babanın telaşa kapılması, çocuğum konuşmuyor diye korkarak üzerine gitmesi, onu zorlaması çocuğun daha çok içine kapanmasına ve gelişebilecek konuşmasının ketlenmesine yol açtığı için bundan kaçınmak gerekir. Yapılması gereken en iyi davranış çocuğu iki yaşından itibaren anaokuluna göndermek ve orada arkadaşları ile iletişim kurmasını sağlamak (evde televizyon karşısında gününü geçiriyorsa konuşma ihtiyacı duymayacaktır), karşımıza alıp çocuğumuzla konuşmaya çalışmak, ama bütün bunları yaparken onun üstüne çok düşmemektir. Buna rağmen gecikme devam ediyorsa önce bir kulak-burun-boğaz uzmanına başvurmak, işitmesinde bir sorun olmadığı halde sorun devam ediyorsa bir psikiyatristin fikrini almak işe yarayacaktır. Einstein’in 6 yaşında konuştuğunu unutmayalım...
Paylaş