Paylaş
Tıkalı bir damarı açmanın iki farklı yolu vardır. Birinci ve en çok kullanılan yöntem, “stent” adı verilen, file gibi ince ağlarla örülmüş küçük, yapay bir damarın, kapalı yöntemle el bileği veya kasık damarından ilerletilerek tıkanan bölgeye içindeki balon yardımıyla yerleştirilmesiyle tıkanıklığı açmasıdır. Kalp krizi ve çoğu durumda bu yöntem kullanılır. İkinci yöntem ise, genelde stent işleminin yapılamayacağı kadar kireçli damarlarda veya tıkanıklıkların birden çok damarda yaygın olduğu durumda tercih edilen, baypas (by-pass) ameliyatı olarak bilinen açık ameliyattır. Bu ameliyatta tıkanıklık olan bölgenin daha ilerisine göğüsten uzatılan veya bacaktan alınan başka bir damar dikilerek tıkalı bölge “pas geçilir” ve tıkalı damarın besleyeceği organ, bu şekilde beslenmeye devam eder.
Peki, bu yöntemlerden herhangi biriyle açılmış bir damarın yeniden tıkanma ihtimali yok mudur? Elbette, ilaçların düzenli kullanılmaması, sigara ve sağlıksız beslenmeye devam edilmesi ve bazen de irsi sebeplerden açılan damarlar yeniden tıkanabilir. Stentlerin %3-10’u 9 ay içinde daralabilir veya yeniden tıkanabilir. Bacaktan alınan her 5 baypas damarından biri tıkanırken, bu oran göğüs damarı için %5’tir. Böyle bir durumla karşılaşıldığında, damarların yeniden açılması da mümkündür.
Stent tıkanıklığı durumunda, tıkanan yerin balonla veya yeni bir stentle açılması denenebilirken, bunun mümkün olmadığı veya tekrar tekrar tıkanıklık olması durumunda baypas ameliyatı mümkün olabilmektedir. Ancak damar boylu boyunca stent ile kaplanmışsa veya tıkalı bölgenin sonrasındaki damar çok ince ise baypas ameliyatı yapılmaz.
Baypas damarları tıkandığında ise benzer şekilde tıkalı bölgeler stentlerle açılabilmektedir. Her iki senaryoda da alternatif tedaviler mümkün olmakla birlikte; hiç işlem görmemiş bir damara yapılacak bir işleme göre tekrarlı işlemlerin riski daha yüksek ve beklenen tedavi başarısı daha düşük olacaktır. Bu nedenle bu işlemler ilk planda yapılırken her zaman için istenen sonuç, açılan damarların tıkanmaması ve yeniden müdahale ihtiyacının olmamasıdır. Bunu sağlayabilmek için de ilaçların düzenli kullanımı ve yaşam tarzında iyileştirmeler olmazsa olmazdır.
Paylaş