Kadın kadının kurdudur!

Kadın kadının kurdudur ne demek? Kadın, kadının niyetini iyi bilir mi demek? "Sen artık bu işin kurdu oldun" cümlesindeki bir şeyi çok iyi biliyor olma durumu mu? Yoksa kurtlar sofrasındaki kırmızı rujlu dişi kurtlardan mı bahsediyoruz? Bir de insanı yiyip bitiren kurtçuklar var ki onlardan hiç bahsetmek istemiyorum.

Ezilenin ezmeyi kendine hak gördüğü bir dünyada elbette "Düşene bir tekme de benden!"der, birbirimizin kurdu da oluruz, düşmanı da hatta bu gidişle sonu da oluruz.

Dedikodunun intihara sürüklediği kaç kadın var? Ne kadar çok olduğunu tahmin bile edemeyiz. Ya da tahmin etmek istemeyiz.

Bize yapılan müdahalelerden şikayet eder, özellikle anneliğimize annelerimizin jenerasyonu laf ederse küplere bineriz.

Peki biz modern, iyi eğitimli, genç anneler, birbirimize ne yaptığımızın farkında mıyız?

Özellikle söz konusu annelikse birbirimize demediğimizi bırakmıyoruz. Direk veya dolaylı.

Şöyle örnek vereyim. Kayınvalideniz durmadan Neriman'ın gelininin nasıl iyi annelik yaptığını, Aysel'inkisinin de çocuğunu çok kötü hissettirdiğini anlatıp durur. Kayınvalidenizin tüm dikkatinin anneliğiniz üstünde olduğunu anlamanız kaç saniyenizi alır? Peki, sizin hakkınızda başkalarına da konuşacağını düşünmeye başlamanız?

Bu ister kayınvalidenizi umursayın ister umursamayın sizde kaygı yaratır, en azından size rahatsızlık verir.

İşte bunu binlerce milyonlarca kadının birbirine yaptığını düşünün. Zaten bir kadın olarak türlü haksızlığa zorluğa göğüs germemiz gerekmiyormuş gibi bir de biz birbirimize sıkıntı çıkarıyoruz. Eğer bir uzman olarak bu konularda anneleri zora sokuyorsam, affola. Benim amacım bilgilendirmek.

Yeni anne olduğum zamanlardı, hazırlıksız yakalandım. Nefes almak için markete çıkmıştım, ağrıyan dikiş yerleri, süt akan memeler ve gözümün ucunda gözyaşıyla.

Yakaladı beni bir dişi kurt. "Seni bilmem ama ben çocuklarıma değer veriyorum" dedi. Bir dizi kendi yaptığı benim yapamadığım şeyi anlattı. Tanımıyordum da kişiyi. Komşum sözde. Bu kadar yakınımsan bebek için hayırlı olsuna gelsene?

Neyse iyi anne olduğu için çok yoğunmuş.

Kalbim fena halde kırık eve dönüyorum. Diğer komşu alıyor sazı eline "Sen daha iyi bilirsin ama bir çocuğa en iyi anne bakar. Bak ben işimi bıraktım sen de bırak, bakıcı ellerinde ziyan olacak çocuk." diyor. Bakıcı hikayelerine başlamadan durduruyor, üzüldüğümü söylüyorum.

"Sen şimdi hassasın ondan kızıyorsun, ben doğruları söylemek zorundayım" diyor, gerçekten kızmama sebep oluyor. Daha tanışalı kaç gün oluyor be komşu? Bu ne cesaret?

Ağladım o gün bol bol.

Ünlü veya ünsüz anneler ve annelikleri hakkında yapılan yorumlar beni rahatsız ediyor. Sanki hep bir yerde yapılan yorumları okursa duyarsa kişinin içi cız eder diye düşünüyorum. Özellikle yakından tanımadığımız ekran ünlüleri hakkında konuşurken bahanemiz " Aman onlar umursamıyor ki!" oluyor. Benimse aklımda hep "Nereden biliyorsun umursamadığını?" sorusu...

Elbette bizi çileden çıkaran durumlar var. Ancak onları da üslubumuza dikkat ederek paylaşmak önemli diye düşünüyorum.

Hep şu şikayet ettiğimiz toplumsal baskıyı biz kendi üstümüzde oluşturuyor olabilir miyiz? Zaten kadınların öyle büyük dertleri var ki...

Birbirimize yük bindirmek yerine o yükleri almaya çalışsak?

Hep şikayet ettiğimiz kültürümüzün göbeğine oturmuş "Başkaları ne der"i kaldırıp atsak hayatımızdan? Yine bizim kültürümüzün temel taşı olan kendinden vermek, yardım etmek, birlik olmak özelliklerini öne çıkarsak?

Bu yardımlaşma halini modern annenin sosyal medya yoluyla devam ettirdiğini görünce hem annelerle gurur duyuyor hem de keyif alıyorum.

Ancak sosyal medya veya internet öyle tehlikeli bir yer ki... Her an mimlenebilir ve linç edilebilirsiniz. Söylediğiniz yanlış anlaşılmıştır, açıklama şansınız bile olmaz. Bazen hepimizin söylediği karşıdakinin anladığı kadardır.

Ben derim ki...

Zorlandığını görüyorsak birinin, iznini alarak destek, yardım teklif edebiliriz. Onu anlamaya çalışabiliriz. Birbirimizden bir şeyler öğrenebiliriz. Mutlak bir doğru olmadığını, farklılığın gelişimimiz için ne kadar değerli bir kaynak olduğunu aklımızda tutabiliriz.

Kadın kadının kurdu olmasa da onu sakinleştiren, destekleyen, rahatlatan olsa nasıl olur?

Sadece hayalini kuralım birkaç dakika? Sahi nasıl olur?