Çalışan kadınların reçetesi bu haberde!

Her çalışan kadın için ekonomik özgürlüğünü kazandığını düşünüyoruz ama toplumun kadından beklentileri çok da değişmeyince bu durum kadınların üzerindeki yükü daha da ağırlaştırıyor. Ev, iş ve çocuklar arasında kalan kadınlar, bir süre sonra kendine ayırdığı zamanı giderek azaltıyor ve mutsuz insanlara dönüşüyor. Bunu önleyebilmek için ne yapmak gerekli?

Psikolog & Aile Danışmanı Pınar Ersöz Tezer ve Psikolog İlkten Çetin’e bu durumun kadınlarda yarattığı etkiyi ve kendilerini yenileyebilmenin yollarını sorduk.

Pınar Ersöz Tezer: “Reçete belli; hobiler + renkli bir cinsel yaşam”

Çalışan kadın, bazen kendine fazlasıyla acımasız davranır, mükemmeli hedefler. Belli bir zaman sonra kadın kendi için zaman ayırmadığını, isteklerini hep ertelediğini, yapmak zorunda olduklarını ise sonuna kadar yerine getirdiğini görür. Oysa haftada ya da en kötü ihtimalle ayda bir gününü kendini iyi hissettiği bir hobiye/etkinliğe ayırması başarı düzeyini artıracak ve motivasyon kaynağı olacaktır.

Çalışan kadın bir de anne ise en büyük sıkıntısından biri çocuğuna yeterince zaman ayıramamasıdır. Oysaki çocukla geçireceği ortalama 15-20 dakikalık nitelikli zaman çocuk için yeterlidir. Ayrıca daha fazlası için baba ile dengeli bir düzen kurulmalıdır.
Bir diğer motivasyon kaynağı da renkli bir cinsel yaşamda saklıdır. Peki, bunu nasıl başaracaksınız? İşte birkaç öneri:

• Cinsel işlev bozukluklarında vajinismus ve erken boşalma problemlerinde ise bir uzmandan yardım alınmalı ve mutlaka terapilere çift olarak başvurulmalıdır.

• Çiftin odasında yalnız uyumaları çok önemlidir. Çocuğun yatak odasına alınması ya da eşlerin ayrı yataklarda uyumaları cinsel soğukluğu körüklemektedir.

• Bir tartışmayı sonlandırmak için cinsellik araç olarak kullanılmamalı, sorun çözüldükten sonra istenirse yaşanmalıdır.

• Cinsellik konusunda sürekli tek tarafın adım atması zamanla cinsel isteksizliği doğurur. Çift cinselliği sırayla başlatabilmelidir.

• Cinsellik ışıklı bir ortamda yaşanabilmeli var olan tüm tabular çift arasında yıkılmalıdır.

İlkten Çetin: “Evdeki sorumlulukları paylaşmak şart”

Çalışan kadın, çevresinin ona yüklediği sorululukları tam anlamıyla yerine getiremediğinde kendisini beceriksiz, başarısız, hiç kimseye yetişemeyen biri olarak görür; tükenmiş, mutsuz ve yalnız hisseder. Bu duygularla eşine ve çocuklarına karşı gereken ilgiyi gösteremez, onların şikayetlerine maruz kalır, iş yerinde verimi bile düşebilir ve kendini çaresiz hisseder.

Kadınlar, bu kısır döngüden kurtulabilmek için kendilerine bir yol açmalıdır. Örneğin; bunun bir bencillik olduğu düşüncesinden sıyrılıp kendilerine zaman ayırabilirler.

• Belirli aralıklarla arkadaşlarıyla bir araya gelebilir, onlarla sohbet ortamı yaratabilirler. Çocukları güvenli birilerine teslim edip eşiyle hafta sonu etkinlikleri düzenleyebilirler. Bazen de bu etkinlikleri çocuklarıyla da gerçekleştirebilirler.

• Hem işyerinde hem de evde en iyi olmak düşüncesinden vazgeçerek onun yerine yeterince iyi olmayı öğrenebilirler.

• Evdeki tüm sorumlulukları üstlenmek yerine, diğer aile üyeleriyle birlikte işbölümü yaparak sorumlulukları dağıtabilirler.