Paylaş
Uyum konusunda çocuğumuz her zaman başarı gösterememekte ya da başarı göstermek istememektedir. Uyum konusunda öncelikle çocuğun kendisi ile barışık olması, çevre ile de olumlu ilişkiler kurabileceği beklentimizi yükseltmektedir.
Çocuklarda davranış bozukluğuna neden olan durumlar içinde aile tutumları birinci sırada yer almaktadır. Bazen, danışmanlık almak için getirilen çocuklarda sebebin aile olduğu çok net şekilde anlaşılabiliyor. Aile yanlışının farkında değil ya da aile o kadar alışmış ki kendi tutumlarına; kabul etmek istemiyor. Yanlış, mutlaka çocukta olmalı. Ancak biliyoruz ki çocuk, ailenin davranışlarından dolayı uyumsuzluk yaşıyor ya da davranış bozukluğu gösteriyor. Burada anne- babanın kompleksleri olduğu sonucuna varılabiliyor. Psikolojik problem yaşayan anne veya baba, aile içindeki iletişimi olumsuz etkilemektedir. Kendi yaşamadıklarını, yaşayamadıklarını çocuklarında görmek istemeleri, onların ayrı bir birey olduklarını göz ardı etmeleri ve bunda ısrarlı olmaları çözümü güçleştiriyor.
Çoğu zaman çocuklarını sınırlandıramayan ailelerin çocuklarında davranış bozukluğu yaşayabiliyor. Çocuk, tüm isteklerinde hiç bir zorluk yaşamamış ve her istediği anında, sorgulanmadan, üzerinde düşünülmeden yapılmış ise farklı ortamlarda da bu beklenti içinde oluyor. Kendi ailesinde yaşanan durumu genelliyor ve hep böyle olması gerektiğini düşünüyor, engellerle karşılaşmak istemiyor.
Çocuklarına inisiyatif bırakmayan, çocuğunu yönergeleriyle yaşatmak isteyen ailelerde de çocuk toplum içine girdiğinde sorun yaşamak olası. Kendi kararlarını alamama ve duruma göre nasıl pozisyon alması gerektiğini bilememe durumlarında çocuk uyum sorunu yaşayacaktır.
Çocuğun yaşına, gelişim düzeyine göre seçenekler sunabilme ve kararında sınırlandırmalar uygun olacaktır. Bu konuda pedagoglar sizlere yardımcı olabilir. Ailenin maddi olanaklarını sistemli bir şekilde kullanabilmek de önemlidir. Aile ekonomisini sonuna kadar çocuk için kullanmak ne kadar yanlışsa çocuğa çok kısıtlayıcı bir bütçe sunmak da o kadar yanlıştır.
Çocukları dinlemek çok önemlidir, gerçek ve usulüne uygun dinleme şartları oluşturulmalıdır. Kafamızda pek çok şey düşünürken, laf olsun diye bir dinleme son derece etkisizdir ve çocuğa “senin söylediklerinin aslında benim için önemi yok” mesajı vermektedir. Kendisinin önemi olmadığı mesajını alan çocuk için her gün eve gelirken bir şey almanızın da bir faydası olmayacaktır.
İletişim, alışveriş şeklinde olmalıdır. Bazen aileler, çocuklarına konuşma fırsatı vermeden hep kendileri konuşur. Bu da kendi isteklerini ve yönlendirmelerini dikte ettirmek anlama gelmektedir. Hep bu duruma maruz kalan çocuklar, kendilerine göre savunma mekanizması geliştirmekte ve duygularını davranış bozukluğu şeklinde ifade etmektedirler.
Farklı ortamları yaşamayan, özellikle sosyo-ekonomik anlamda yaşantısı olmayan çocuklar uyum sorunu yaşamaktadırlar. Günlük yaşamın plansız olması da uyum ve davranış bozukluğu yaşanma nedenlerinden bir tanesidir.
Zamanında önlem alınmayan çocuklarda uyum ve davranış bozuklukları çeşitlenmekte ve çözümü güçleşmektedir. Aileye çocuğu anlama becerileri kazandırmak bu açıdan çok önemlidir.
Paylaş