Çocuk istismarında son nokta!

Önce bir tekstil markası çıktı televizyonlarda bangır bangır reklam yaptı “Çocuk istismarına son! Elbise xx lira” diye...

anneler başta olmak üzere tüm duyarlı insanlar ortalığı ayağa kaldırdı. Gazetecisinden, sanatçısına, gencinden, yaşlısına, erkeğinden, kadınına kadar sosyal medya inledi ve sonunda söylemi değiştirdiler.

Hoş atı alan Üsküdar’ı geçti...

Dün akşamda bir bebek bezi reklamı boy göstermeye başladı. Almış minicik bebekleri, süslemiş, püslemiş, popolarında bezleri, dudaklarında rujları, kulaklarında küpeleri, kollarında son trend çantaları “Bebek’te üç beş tur atarım” diye diye bezli popolarını sallıyorlar bir o yana, bir bu yana.

Bu yaştaki bebeklerin setteki çalışma ortamlarını yakınen bilen biri olarak, saatlerce onlara yürüme ve davranış örneği sergilendiğinden eminim.

Ama en az reklamı yapan ve onaylayan kadar bebeklerini altında bez bu tarzda oynatan aileleri de kınıyorum.

Ne olur, ay ne şirinler demeyin.

Evet bebişlere diyecek sözüm yok ama malesef bu kadar sapık ruhlu, hastalıklı insanlar varken çevrelerimizde, her şey normal oldu çıktı...

“Ayıp, utanma, ar, namus” hiçbirşey kalmıyor toplumda hızlıca tükeniyor bazı şeyler.

Medyanın ve reklamın bunu desteklemesi demek, normal değerlerimizin şekil değiştirmesi, kanıksanması demek.

Bedelli askerliği ev alana hediye eden inşaat şirketinin reklamları gibi, Van’ı hemen ticari reklamlarına konu eden telefoncular gibi...

Gündemi, duyguları istismar etmek bu kadar kolay mı, yok mu bunun haddi, hududu, sınırı...

Bu yazıyı reklamcı olmama rağmen yazıyorum, bu düşünceyi paylaşıyorum. Çok değil, daha geçen yıl Kayseri’de bayramda şeker toplamak için evlerinden çıkan 3 minicik arkadaş bir daha evlerine dönemediler. Sebebini hepimiz biliyoruz. Bu olay ne ilk ne de son oldu...

Modern olmakla, ileri görüşlülükle, vizyonerlikle, umurmazlığı, ticari hırsları birbirine karıştırır olduk, yazık.

Eğer bu düşünecelerimiz geri kafalılıksa, aşırı muhafazakar olmaksa muhafazakar olmanın gerçek anlamını bile unutmuşuz demektir.

Kapılmışız bir girdap içinde gidiyoruz gündüz-gece.

Her ne denirse densin, toplumumuzdaki değerleri, bebekleri, çocukları, gençleri, yaşlıları, hayatlarımızı korumalıyız. İnsanız biz...

Bebek bezi reklamını yapan reklamcılar ve bunu onaylayan üretici marka, rakiplerinizden sizi ayıracak başka malzeme kalmamışmıydı ürününüzün özelliklerini anlatmak için?

Oturup bir düşünün bakalım, o umarsızca çok sempati toplayacak heyecanınız nelere yol açtı, ortalığı nasıl ayağa kaldırdı...

Onlarca bebek bezi reklamı varken, sempatik bulunurken, pek tabii ki bebekler makul şekilde kullanılırken, neden size bu kadar tepki? Bir düşünün bakalım. Gerçekten bebekleri istismar ettiğinizi farkına varacak mısınız bakalım?

Özlen ben, düşünceli, endişeli...