Paylaş
Osteomalazi ilk zamanlarında çok sinsi ilerleyen bir hastalıktır. İlerleyen dönemlerde kemiklere verdiği hasar sonucu vücut normal hareket seyrinden gittikçe uzaklaşmaya başlar. Bu yüzden hastalığın en başında daha bölgesel olan ağrılar zaman ilerledikçe genel vücut ağrıları şeklinde ortaya çıkar, eylemlerde kısıtlılık durumu başlar, erken yorulma ve halsizlik gibi belirtiler ortaya çıkar.
Kişiler arasında farklı şiddetlerde ortaya çıkan bir hastalık olan osteomalazi başlıca menopoz ve yaşlılık gibi durumlarda ortaya çıkar. Daha sonra bazı çevresel faktörler, kişinin bünyesinin durumu ve ailevi yatkınlık ya da kullanılan bazı ilaçlar (heparin, steroid vb.) risk faktörü olarak kabul edilmektedir. Aynı zamanda osteomalazi hastalığı seyri esnasında yaş grupları arasında da farklılıklar gösterir.
Belirtileri ve tedavi yöntemleri neler?
Hastalığın en sık görülen belirtileri arasında kemiklerin çabuk kırılması, şiddetli eklem ağrıları, zorlayıcı kemik ağrıları ve güçsüzlüğe bağlı oluşan yorgunluk ve halsizlik sayılabilir.
Bu belirtilerin tedavisinde çok farklı seçenekler günümüzde kullanılmaktadır. Yeterince kalsiyum alamayan kişilerde medikal olarak en çok tercih edilen seçenek kalsiyumun dışarıdan verilmesidir. Normal günlük kalsiyum miktarı 800 miligram olarak belirlenmiştir ve buna uygun kişiden kişiye değişen dozlarda ilaç kullanımı ve diyette çeşitli değişikler yapılarak kişilere takviye sağlanmaktadır. Bu tedavi yöntemi ile amaç mineralleri özellikle kalsiyumu kemiklerde yoğunlaştırmaktır. Yalnızca D vitamini veya kalsiyum takviyesi almak osteomalazi hastalığı için yeterli kalmamaktadır.
Kişilerin yapması gereken uygulamalar da vardır. Kişiler kemiklerini güçlendirmek için fiziksel aktivitelere katılmalı ve dengeli beslenmelidirler. Bu hastaların kemikleri çok güçsüz olduğu için ağırlık kaldırmaları ya da vücut ağırlıklarını yükleyecekleri bir egzersiz yapmaları kesinlikle yasaktır. Aksi takdirde ciddi kemik kırıkları oluşabilir ve hasta için durum daha kötü bir hal alabilir. Kişilerin esas olarak hayatlarında yürüyüşü önemli bir yere koyarak bacak ve özellikle kalça eklemlerine ağırlık yüklemeden hafif egzersizler yapması 35 yaşından önce kemiklerin gücünün ve sertliğinin artmasına, 35 yaşından sonra ise kişinin kemik kitlesinin kalan miktarının korunmasında çok önemlidir.
Osteomalazi hastalarında fizik tedavi ve rehabilitasyon yapılmasındaki amaç kemik kitlesini arttırmak, düzgün vücut duruşunu sağlamak, kas gücünü arttırmak, dengenin yeniden kurulmasını sağlamak, kişiyi kırıkların oluşmasından korumak ve aynı zamanda kişinin tüm ağrılarını kontrol altına alarak yaşam kalitesini arttırmaktır. Kişinin başkasına olan bağlılığını azaltarak fizik tedavi ile osteomalazi hastalarına çok iyi imkanları olan yaşam olanakları sunulmaktadır ama her şeyden önemlisi kişiyi tedavi etmekten çok hastalığa yakalanmasını önlemektir.
Paylaş