Paylaş
Bilinen bir diğer adı da ‘atkuyruğu otu’ olan bu harika otun en harika özelliklerinden biri böbreklere olan müthiş etkisi! Vücuttan ödem atımını destekleyen bu harika bitki sayesinde vücudunuzda şişkinliklerden eser kalmayacak. Böbrek taşlarının düşürülmesine de yardımcı olan kırkkilitotu böbreklerinizin tamamen temizlenmesine destek çıkıyor.
Havalar oldukça soğuk, bu soğukta vücudun direncini ayakta tutmak lazım. Sağlıklı bir beslenme düzeninin içerisinde yer vereceğiniz kırkkilit otu çayı sayesinde öksürük, burun tıkanıklığı, soğuk algınlığı ve grip semptomlarını bedeninizden uzakta tutabilirsiniz. Antioksidan içeriği çok yüksek olduğu bilinen bu muhteşem çay sayesinde bütün bir kışı hasta olmadan geçirmek mümkün.
Kırkkilit otu kemiklere olan mucizevi etkisiyle de ön plana çıkıyor. İçeriğinde barındırdığı kemik dokusunun güçlenmesine destek veren silisik asit yardımıyla kemik kırılganlığının azalmasına katkıda bulunuyor. Araştırmalar kalsiyum takviyesiyle beraber kullanılan kırkkilit otunun iyileşme süresini kısalttığı konusunda hemfikir. Gut hastaları, eklem ve kıkırdakları güçlendirmek amacıyla doktorlarına danışarak kırkkilit otunu kullanabilirler.
İştahın azaltılmasına destek vererek kilo vermeye yardımcı bu çay sayesinde metabolizmanıza can katmanız da mümkün. İçerdiği antioksidanlarla vücudunuzdaki toksinlerin atılmasına da yardımcı olacak bu çayı diyet programınızda mutlaka diyetisyeninize ve doktorunuza danışarak tüketebilirsiniz.
Mide problemlerinizin üstesinden gelemiyorsanız 1 fincan kırkkilit otu çayı size yardımcı olabilir. Şişkinliğin azaltılmasına, reflü, gastrit gibi mide rahatsızlarının semptomlarının rahatlamasına ve mide ülserlerinin vücutta yarattığı etkiyi hafifletmesine yardımcı olan bu çayı ara öğünlerde tüketmek oldukça yararlı olabilir.
Araştırmalara göre 3 hafta boyunca düzenli olarak günde 2 bardak kırkkilit otu çayı tüketmek güvenli ancak bu miktarı kesinlikle aşmamak ve çayı uzun süre düzenli olarak tüketmemek gerekiyor. Diyetisyen olarak tavsiyem; çayın günde 1-2 fincandan fazla ve 2 hafta üst üste tüketilmemesi. Çünkü harika mucizeleriyle göz kamaştıran bu ot, uzun süreli olarak tüketildiğinde B1 vitamini eksikliğine yol açabiliyor.
12 yaşından küçük çocukların, gebelerin, emziklilerin, kan inceltici ve idrar söktürücü ilaç kullananların, lityum kullananların bu çayı kesinlikle kullanmaması, sağlıklı yetişkin bireylerin ise günde 1-2 fincandan fazla tüketmemesi gerekiyor. Kronik hastalığa sahip olanların, düzenli ilaç kullananların veya herhangi farklı bir tedavi görenlerin ise bu çayı tüketmeden önce mutlaka doktorlarına danışmaları gerekiyor.
Paylaş