Göz kapaklarınız göze gelmesin

Deride meydana gelen sarkma sonrasında göz güzelliği ve canlı bakışların maskelenmesine bağlı olarak iletişim kurarken etkileyiciliğini kaybettiğinden yakınan hastalarımın sayısı oldukça fazla. Ayrıca günün ilerleyen saatlerinde özellikle bilgisayar başında çalışanlarda göze olan doku baskısının artmasına bağlı olarak yorgunluk şikayetlerinde belirgin artış olduğundan bahsediyorlar. Özellikle kadınların dile getirdiği bir diğer olumsuz husus ise göz makyajı yaparken zorlanmaları.

Göz kapağı derisinin vücudun en ince derisi oluşu, güneşe maruziyet ve kalıtsal nedenler de sarkma sürecini hızlandırabiliyor. Göz kapağı vücudun en ince derisi olmasına rağmen birçok kompleks yapıyı içerisinde barındırıyor ve tek başına derinin çıkartılması çoğunlukla yetersiz kalıyor ve işlem sonrası hasta beklentilerini karşılamaktan uzak oluyor. Lokal anestezi veya sedasyon anestezisi altında ortalama 30 dakikada tamamlanabilen bir ameliyat olmasına karşın çok iyi bir analiz sonrası yapılacak titiz ameliyat planı başarı şansını arttırmaktadır.

Ameliyat esnasında derinin altında bulunan kaslara, göz küremizi koruyan yağ yastıkçıklarına, göz yaşımızı salgılayan bezde sarkma olması durumunda onun yeniden eski yerine asılmasına ve yağ kaybı olması durumunda yağ enjeksiyonlarına ihtiyaç duyurabilir. Tüm bunları yaparken olası komplikasyonlardan kaçınmak için agresif olmamak ve koruyucu bir cerrahi gerçekleştirmek gerekir. İzsiz bir ameliyat olarak kabul edilmesine karşın hatalı bir cerrahi planlaması sonrası belirgin izler oluşabilmekte, yetersiz veya fazla doku çıkartılması nedeniyle güzel ve doğal olmayan sonuçlar hatta göz kuruluğuna yol açabilecek kadar belirgin göz açıklığı meydana gelebilmektedir. Estetik algı yaratma ve doğal güzelliği yakalamanın yanında var olan fonksiyonu koruma becerisi özel bir yaklaşım ve uzmanlık gerektirmektedir. Tüm estetik işlemlerde olduğu gibi göz kapağı ameliyatınızda da plastik cerrahlarınıza güvenebilirsiniz.