Paylaş
Muhteşem dostluklar kurdum. Hâlâ ilkokul, ortaokul ve lise yıllarında edindiğim dostluklarım sürüyor. Kaç kişi denize nazır bir okulda okumuştur bilmiyorum ama benim okulum ardımdaki bu manzarayı görürdü. Çınarcık Füruzan Kınal Lisesi... Ne güzel yıllardı. Okuldan çıkınca dosdoğru babamın dükkânına gidip çıraklık yapardım. Akşamları arkadaşlarımla sahilde yürür, sohbet ederdim. Şimdilerde çocuklarını korumaya çalışan ailelere bakıyorum da... O yıllarda biz çocuklar her şeyden önce birbirimizi korurduk. Anne babalarımız ardımızda nöbet tutma ihtiyacı hissetmezdi. Birbirimize karşı sorumluluk hissederdik. Kimse arkadaşına kötü gözle bakmaz, kimse kimseyi yarı yolda bırakmazdı. Birlikte denize girdik, birlikte kafelerde oturduk, birlikte şarkılar söyledik, bazen kavga da ettik, gülüştük ağlaştık ama her biri çok özel anlardı. Geçenlerde Çınarcık'taki çocukluk arkadaşlarımızla bir WhatsApp grubu kurduk. Böylece görüşemediklerimizle de sohbet geliştirmiş olduk. Herkes bir iş tutturmuş, kimi çoluk çocuğa karışmış, çocukluk hatıralarıyla dolu pek çok insan. Öyle bir özlem gideriyoruz ki, sormayın gitsin.
Çocukluk önemli. Çocuklarınızın, çocukluklarını yaşamalarına, arkadaşlar edinmelerine fırsat tanıyın. Onlara değer verin. Çocukluğunu yaşamayan insanlar mutsuz yetişkinlere dönüşüyorlar çünkü.
Kendimi doğaya attım
Koronavirüs süreci hepimizi öylesine yordu ki, hepimiz uzun zaman evlerden çıkamadık. Sonra yaz aylarının gelmesiyle insanlar içindeki sıkılmışlığı açığa vurmaya başladı. Yasakların da kalkmasıyla insanlar arabalarına atladıkları gibi kendilerini doğaya attı. İşte onlardan biri de benim. Yalova’nın Termal ilçesi muhteşem bir coğrafya. Roma dönemine dek uzanan bir tarihi var, ancak orayı asıl önemli kılan Atatürk’ün Termal Köşkü, doğal kaplıcaları ve bizzat Atatürk’ün kurduğu bitkibilim bahçesi. Mutlaka ama mutlaka görülmeli. Atatürk, dünyanın pek çok yerinden ağaçlar getirtip buraya diktirmiş. Her ağacın üzerinde nereden getirtildiği yazıyor. Çok etkileyici… Bu ağaçların dikildiği zamanları düşünüyorum. Atatürk’ün doğa ve vatan sevgisini! Ona hayranlığım katlanarak artıyor…
Koronavirüs günlerine şiir
Şair Ümit Öztürk birbirinden güzel şiirlerine bir yenisini daha ekledi. İşte, yaşadığımız pandemi sürecindeki hislerini dizelere döken Öztürk’ün şiiri…
Yaz yağmurlarından sonra
Yürürken güneş çehreme
Hava nasıl da taze kokar
Ah evrenin bazen bana göndermeyi unuttuğu
Çocukluğumdan kalma sevinç
Şimdi solmuş bir yaprakken arafta
Artık heyecan kaldırmayan kalbim
Haklısın haklıyım davalarıyla
Yaşanmışlığa savurdu nafileler
Yine sayıp tuz buz olan günlerin
Bir obsesif gibi bozgunlarını
Ey nal sesleriyle uzaklaşan inanç
Aslında birini sevmek değil miydi
Önemli olan?
Ve üzüntünün yorduğu evlerde
Etrafta korona var diye
Kapatıp kendi kapılarımızı kendimize
Benliğe yağan çaresizlik
Virüse ait yorumlarla
Umutların peşinden koşan
Sanki bir seferberlik haberiyken
Sonsuzluğu bile bile
Gelip geçer ömür
Ölüm herkes içindir hayat
Kalır takvimlere anılar
Yer gök deniz
Acaba anlıyor mu şu sevdadan?
Sensizliğe yayılıyor yan komşudan
Radyonun sesi
Birleşiyor gölgem şarkılarla
‘Ben gamlı hazan sense bahar dinle de vazgeç!’
Paylaş