Paylaş
Anneannemin uzun yastıkları vardı eskiden, yeni evlenecek kızların ilk çeyizlerinden biriydi. Hatta düğünü tebrik etmeye giden kişiler “Allah bir yastıkta kocatsın” diye dua ederlerdi. Tek kişilik yastıklara ise “Küstüm Yastığı” denilirdi. “Küsenler yastıklarını ayırsın ama asla yataklarını ayırmasın” derdi anneannem.
Evliliğin temel kurallarından biridir, birlikte yatmak. Çiftlerin hem duygusal hem de bedensel olarak birbirlerine yakın olabilmelerinin yoludur.
Seanslarımda birçok çiftin aile öyküsünü alırken, ya kendi anne ve babalarının ya da şu anki evliliklerinde çiftlerin sıkça yatak ayırdıklarını, hatta uzun yıllar çocuklarıyla birlikte yattıklarını öğreniyorum.
Bazı çiftlerin ise kendi ailelerinde boşanma ya da ölüm gibi nedenlerden dolayı birlikte yaşayan ebeveynleri olmadığı için, zihinlerinde birlikte yatağı paylaşan anne ve baba modelleri ne yazık ki yok. Kendi çocukluklarında özlemini duydukları anneye, babaya sarılarak uyumak, birlikte yatmak arzularını şu anda çocuklarıyla gidermeye çalışıyorlar. Ancak bu durum kısa vadede masum görünse de uzun vadede hem çifte hem de çocuklara zarar verecek bir süreçtir.
Unutmayınız ki çocuklarınız kadın-erkek olmayı, anne-baba olmayı, karı-koca olmayı sizden öğreniyorlar. Sizin evlilik modeliniz, onların ileride kuracakları yuvalarının temelini oluşturacaktır.
Bu nedenle çocuklarınızı kendi yataklarında masal okuyarak, ya da sohbet ederek uyutun, daha sonra yanından ayrılın. (Çocuğunuzun yanında uyuyup kalmamaya dikkat edin.)
Paylaş