Paylaş
Küçüklüğümde hep yeni yılda bir yaş büyüyeceğim için heyecanla bekler, yılbaşı akşamı annemin sofrasının etrafında tombalalarla, oyunlarla geçirmeye bayılırdım. Sonrasında arkadaşlarımla birlikte geçirmeyi hayal eder, her seferinde ailenin engeline takılır, yeni yıla kardeşlerim ve ailemle girerdim. Sonrasında eşim ve oğlumla küçük küçük programlar yaparak, yeni yılı karşıladık.
Her yeni yıl öncesi dileklerim, isteklerim farklılaştı. Çocukluk yıllarında okulla ilgili dilekler, sonraki yıllarda işe, çocuğa yönelikti. Şimdilerde sağlık, huzur ve en önemlisi mutluluk dilekleri yerini aldı.
Ergen irisi oğluma yeni yıl dileğini sorduğumda tek cevabı şu oldu: “SBS’de istediğim liseyi kazanmak, yani Robert’li olmak” diye yanıtladı. Çünkü bu yıl bütün hayatı sınavdan ibaret görüyor. Yanlış anlamayın, bizden herhangi bir baskı ya da mobbing yok. Akran baskısı var. Yani arkadaşlarıyla girdiği yarış, bulunduğu ortam onu oraya zorluyor. Biz ne kadar “Senin okulun da gayet iyi. Lisesi şahane” dediysek de inandırıcı olamıyoruz maalesef. O akran grubunun bu yılki teması “sınav” olduğu için bütün dünyayı öyle görüyor, öyle yaşıyor.
Artık sporu da, oyunları da, bilgisayarı da bir kenara bırakıp, sınav sonuçları ile yatıp kalkıyoruz. Umarım benim oğlum bu yarıştaki son kurban olur. Her ne kadar Bakanlık sınavı kaldırma kararı aldıysa da yerine ne konulacağı henüz belli değil. Oğlumdan sonraki kuşak için iş daha da zor anlaşılan. Yeni yılda sınavlar olmasın, çocuklar yarışmasın diliyorum.
Benim için yeni yıl birçok umudun, kararın alınacağı bir yıl olacak. Her yıl olduğu gibi zayıflama hayalleri, daha az çalışma ve ailem ile oğluma daha fazla zaman ayırma isteği olacak. En önemlisi de iyi bir temizlik yapacağım. Çevremde ne kadar yalaka, asalak, çıkarcı varsa onlardan uzaklaşacağım ya da uzaklaştıracağım kendimden. Ağlama duvarı olmaktan vazgeçeceğim. Artık sürekli birilerinin sorunlarını dinleyen, onların o sorunlarıyla boğulan biri olmaktan vazgeçeceğim.
Aldığım önemli bir karar daha var. Sürekli güçlü görünmek insanı çok yoruyor. Her koşulda ayakta kalma çabasında da bulunmayacağım. Ağlamam gerekiyorsa ağlayacağım, üzülmem gerekiyorsa çevremdekilere aldırmadan üzüleceğim. Sevinçlerimi daha doyasıya yaşayacağım.
Biraz daha kendim ve ailem için yaşayacağım.
Çocukların ölmediği, kanlı törelerin tarihin karanlıklarına gömüldüğü, kızların okuduğu, okutulduğu, adaletin sağlandığı, insanların hırstan gözünün dönmediği, paranın değil saygının hakim olduğu bir yıl gelmesini diliyorum. Mutlu, sağlıklı yıllar.
Paylaş