Paylaş
Şahane iki kadınla tanıştım. Amerikalı Bobbi Wade ve Kelly Dorfman. Müthiş bir iş yapıyorlar. Daha önce de size kitabından söz etmiştim. Biri beslenme, diğeri davranış dedektifi. Ne demek bu? Diyelim ki, çocuğunuz hırçın, öfkeli. Her daim saldırgan ve de sürekli hasta. Sık sık başı ağrıyor, kulağındaki ağrı bir türlü dinmiyor.
Ne yaparız o durumda? Hemen kolundan tuttuğumuz gibi kulak burun boğaz uzmanına götürüp, antibiyotikleri alır, ağrı kesicilerle soruna çözüm bulmaya çalışırız. Bazen doğru da yaparız. Ama ya bu sık sık tekrarlıyorsa? Artık ilaçlar çare olmuyorsa? Yani fizyolojik değil de, beslenme ile ilgiliyse?
İşte iki kadın buna çözüm buluyorlar. Bu durumda olan çocukları önce Kelly Dorfman inceliyor. Beslenme dedektifi olarak onun beslenme listesini öğreniyor. Neler yediğini, neleri sevmediğini, nelerden nefret ettiğini ve yemek tabağına neleri koymadığına bakıyor. Sonra aileyle konuşuyor. Ve yemek listesinde bazı ürünleri çıkarıyor. Bir süre izliyor. Ve çıkardığı ürünler sonrası şikayetlerinde azalma olup olmadığına bakıyor. Süt ürünlerini çıkardığında ya da şekeri kestiğinde davranışlarda düzelme var mı? Kendini nasıl hissediyor? Düzelme olmamışsa bu kez çocuğu Bobbi Wade’ye gönderiyor. Bobbi, çocuğu inceliyor, vücudundaki bazı noktalara dokunuyor. Elle muayene ediyor. Ve birkaç hareket gösteriyor ya da onları yapmasını öneriyor. Büyük ihtimalle soruna çözüm buluyor. Çocuğun geçmişten bugüne kadar yaptığı hareketleri, şikayetin ne zaman başladığını vs sorguluyor. Sonunda hedefe ulaşabiliyor. Ne yazık ki, iki uzman Amerika’da yaşıyor.
Bu ikili geçtiğimiz hafta Doğan Kitap’ın desteği ile Psikolog Nilüfer Devecigil’in ev sahipliğinde İstanbul’da annelere bir dizi seminerler verdiler.
Ben de fırsatı kaçırmayıp onlarla sizler için bir röportaj yaptım. Yakında o röportajdan alıntıları sizlerle paylaşacağım. Ama bir anne olarak oğlumun yaşadığı sağlık sorunlarını onlarla paylaştım ve birkaç tüyo aldım. Sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bizim ergen irisinin bebeklikten itibaren yaşadığı bir reflü problemi var. Bebeklikte tedavi oldu, ama ergenlikte tekrarladı. Endoskopi yaptık, bazı yiyecekleri kestik, uzun süredir ilaç kullanıyoruz. Önce beslenme uzmanı oğlumun neler yediğini, ağzının kokup kokmadığını sordu. Bobbi ise, nasıl oturduğunu, hangi sporları yaptığını, duruş şeklini vs sorguladı. Sonunda ortaya çıktı ki, oğlum yüzmeyi bıraktıktan sonra reflüsü tekrarladı. Tabii süt ürünlerinin de buna büyük katkı yaptığı da vurgulandı. Malum SBS çocuğu sınav stresi ile abur cubura dalıp, beslenme şeklinde artık iyice coştuğu için şimdi sıkıntı yaşıyor. Bana her iki uzmanın önerdiği şey oğlumun tekrar yüzmeye başlaması ve birkaç beden hareketi. O hareketleri her daim yapılmasının birçok şeye faydası olduğunu sık sık tekrar ettiler. Oturduğunuz yerde bile yapabileceğiniz şeyler.
Birkaç ufak ipucu. İki elinizin dört parmağını alnınızın iki tarafında birleştirin ve derin nefes alın. Ya da iki elinizle kulağınızın kenarını bir aşağı, bir yukarı dokunarak gidip gelin. Son öneri de şu: Bir elinizi boynunuzun altında iki kemiğin birleştiği yerde hafif masajlar yapın, diğer elinizi karnınızın üstünde tutun. Bu arada dilinizi üst damağınıza yapıştırın. Derin nefes alıp verin. Ben denedim, işe yarıyor. İki uzmanın söylediğine göre bütün bunlar rahatlamanızı sağladığı gibi beyninizi refresh etmenize de neden oluyor. Ben deniyorum, oğluma da yaptırıyorum.
İki dedektiften öğrendiğim en önemli şeylerin başında şu geliyor. Çocuğunuz bir yiyeceği sevmiyor ve istemiyorsa zorlamayın. Bilin ki bunun vücuduna zararı olabilir. Süt ürünleri ve şekerler sandığımız kadar masum değil. Bazı çocuklarda sorunlara yol açabiliyor.
Paylaş