Karne aslında neyi gösterir?

Çok küçüktüm, ilkokul sıralarında. Sınıfımızda pek haylaz bir o kadar da bizim tabirimizle “tembel” bir arkadaşımız vardı. Her karne zamanı o muzip çocuğu bir hüzün kaplar, sırasında küçüldükçe küçülür, yüzü değişirdi.

O bunları yaşarken biz öğretmenin son dersine kadar masasında bekleyen o karne yığınını karıştırmak için sabırsızlanır, o son ders zili çaldığında heyecandan yerimizde duramazdık. Öğretmen her birimizin adını tek tek okuduğunda önünde sıraya girer, karneyi almak için sabırsızlanırdık. Kimi zaman başımız eğik eve gider, kimi zaman hoplaya zıplaya zile basardık.

Bu hafta öğrenciler için birinci dönem sona eriyor. Evlere çocuklar karneyle gidecekken, benim de aklıma o arkadaşım ve okul yılları geldi.

Oğlumla geçtiğimiz yaz yaşadığımız kaza travmasının ardından artık okul da, notlar da, akademik başarı da doğrusu umurumda değil. Hiçbir annenin böyle bir sınavdan geçmemesini dilerim ama, siz iyisi mi karneyle, notla çocuğunuzu değerlendirmeyin. Karnesi kötü gelse de, notları düşük olsa da bilin ki düzelme ihtimali var. Sağlığı ile ilgili mücadele veren hastanelerde binlerce çocuk yaşam savaşı veriyor. Bunları unutmayın.

Bilin ki karnesine zayıf gelen çocuk tıpkı benim ilkokul yıllarımdaki arkadaşım gibi zaten korku ve kaygı içindedir. Bir de onu bu dönemde daha da zor durumda bırakmayın. Ayrıca zayıf karnenin yükünü sadece ona yüklemeyin. Okuldaki başarının ailedeki disiplin, düzen ve ilgiyle de ilişkili olduğunu unutmayın.

Önce bir onun ortamına bakın. Kendisine ait bir çalışma odası var mı? Dikkat eksikliği yaşıyor mu? Siz ona yeterince vakit ayırıyor musunuz? Öğrenme güçlüğü ya da hiperaktivite gibi sağlık sorunları var mı?

Mutlu bir çocuk mu? Arkadaşları ile ilişkileri nasıl? Bütün bu sorulara önce siz cevap verin, sonra çocuğunuza sorumluluk yükleyin.

Lütfen çocuğunuzun başarısızlığının nedenlerini samimi ve içtenlikle düşünün. İyi bir dinleyici olun. Şu 15 günlük sömestir tatilinde çalışıyorsanız izin alın, çalışmıyorsanız biraz arkadaşlarınızı, evdeki işleri bir kenara bırakın çocuğunuzla zaman geçirin. Ona her daim inandığınızın ve güvendiğinizin mesajını verin.

Ne olursa olsun onu sevdiğinize ikna edin ve her daim yanında olun. Kötü karne onun yanlış şeyler yaptığını, kötü biri olduğunu göstermez.

Yapmamanız gereken en önemli şeylerden biri de çocuğunuzu karşılaştırmamak. Arkadaşlarıyla, apartmandaki, mahalledeki çocuklarla sakın ola karşılaştırmayın, onların iyi notlarını örnek vermeyin. Mümkünse nottan çok çalışma sistemi ve öğrenmenin faydaları üzerine konuşun, ama işi abartmayın.

Ben yine de dolu dolu bir tatil geçirmenizi dilerim.