Paylaş
Hafta sonunu Ankara’da geçirdim. Çok önemli bir toplantı vardı. Çocuklarımızın geleceğini yakından ilgilendiriyordu. Dünyaca ünlü eğitimciler, eğitim teorisyenleri ve Türkiye’den eğitim yöneticileri ve öğretmenler TED Ankara Koleji’ndeydi.
Konu çok ilginçti: Eğitimde inovasyon
Şu anda okuyan ya da dünyaya gelen çocukları 20-30 yıl sonrasına nasıl yetiştirmeliyiz konusu çok tartışıldı.
İki gün süren bu toplantıda bir hayli başlık çıkardım. Birkaçını sizinle paylaşmak istiyorum. Belki işinize yarar.
Öncelikle bilgiyi aktarmak artık çok önemli değilmiş. Çocuk, her yerden bilgiyi alıyor. Önemli olan o bilgiye ulaşma ve yorumlama.
Öğretmenler gelecekte sınıfın merkezinde değil, öğrencilerin arkasında onlara yön veren ve rehberlik eden bireyler haline gelecek.
Hep sinir olduğum model önümüzdeki yıllarda artık kalkacak. Klasik sınıf eğitimi artık çökmek üzere. Yani arka arkaya askeri düzen nihayet birkaç yıl sonra bitecek. Çocukların birbirinin yüzünü göreceği bir oturma modeli gelecek.
Eğitim teknoloji ile bütünleşecek
Sadece sınıflarda değil, evde de eğitim olacak.
Testlere veda edilecek, bilgi değil, inançlar, değerler önem kazanacak.
Toplantıda iki önemli isimle röportaj yaptım. 21.yüzyıl okulunun kitabının yazarı Anne Shaw ve eğitimde teknoloji konusunda dünyaca tanınmış bilim adamı Sugata Mitra. İkisinin de ortak düşüncesi öğrenmenin en önemli unsuru çocukta merak uyandırmak.
Her iki eğitimci de çocukta merak uyandırıldıktan sonra en zor ve karmaşık şeyleri bile öğrenebildiği konusunda hemfikir.
Online öğrenme merkezleri ve evde eğitim artacak.
Çocuklar gruplar halinde öğrenecek.
Ne dersiniz, yavaş yavaş hazırlık yapsak mı?
İşe kendimizden başlayalım. Anne babalar olarak biz önce çocukta merak uyandırıp, ona doğru soru sormayı öğretip, araştırmaya yönlendirelim.
Paylaş