Paylaş
Uzun zaman oldu yazmayalı. Bu kez sağlık sorunu yok, ama iş yoğunluğu var. Malum gündem eğitim. Dershaneler, şişirilen notlar, özel okullar, sınavlar vs. Kim ne derse desin her şeyin ama her şeyin sağlıktan sonra eğitimle ilgili olduğunu düşünüyorum. Bir yerde sorun varsa bilin ki, eğitim eksikliği vardır. Eğitim derken diplomadan söz etmiyorum. Tam teşekküllü eğitimi aktarıyorum. Yani okula gidip, dersleri yapıp, sonrasında diplomayı almak değil. Yani akademik olarak ne kadar iyi olursanız olun, bulunduğunuz ortamda, birlikte olduğunuz kişilerden bir şey öğrenmedikten sonra aldığınız eğitimin pek de anlamı yok.
Düşünseniz çekirdek aileden çıkıp, bir okula gittiğinizde farklı yerlerde doğan, farklı kültürlere sahip ne kadar çok kişiyle karşılaşıyoruz. Korunaklı bir dünyadan, farklılıkların olduğu, ayakta kalmayı öğrendiğimiz, ötekini tanıdığımız bir yapıda kendimizi geliştiriyoruz. Eğer bunlara gözümüzü kapatıp, sadece kitapların ya da sınıfa kapanırsak işte o zaman aldığımız diplomaların, eğitimin hiç anlamı yok.
Zaten böyle insanlar da kendini hemen belli etmiyor mu? Şöyle bir bakın çevrenize şahane diplomalara sahip, gözde okullardan mezun, bilmem ne master’ı, doktorası yapmış ama iki laf edemeyen ya da egosunun arkasına sığınarak, dünyaları ben yarattım diye dolaşan ne kadar çok kişi var değil mi?
Eğitimli cahiller sürekli emir verir, dedikodu yapar, kendisinden farklı olanı küçümser, her zaman ön planda olmak ister, havayı pek sever, çek defterleri, banka cüzdanları ya da giydiği markalarla övünür. Diplomaları, akademik başarıları en büyük övünç kaynağıdır. Her daim yalnız olmalarına rağmen, sosyal çevreleri genişmiş gibi davranırlar.
Gerçek eğitimliler sorunlarını kavgayla, savaşla çözmeye çalışmaz, ortak bir dil bulmaya çabalar. Hayatla barışıktır, dünyaya daha pozitif bakar. Medenidir, ileri görüşlüdür, sosyaldir, saygılıdır.
Dedikodu yapmaz, kendi eksikliklerini farkındadır, o eksiklikleri artıya dönüştürmeye çalışır, kompleksleri yoktur, vücuduyla da ruhuyla da barışıktır. Karşılaştığı, yaşadığı olaydan ders çıkarır, yaptığı hatalar nedeniyle başkasını suçlamaz. Saygılıdır, sakindir, konuşmaktan, kendini anlatmaktan çok dinlemeyi bilir. Empatik düşünür. Ötekine saygılıdır, farklı olanı küçümsemez, ondan bir şeyler öğrenir. Neşelidir, mutludur, yardımseverdir.
Bütün bunları arttırmak mümkün. Şöyle bir çevrenize bakın. Çok uzağa gitmeyin, komşularınızı, iş yerlerinizi gözünüzün önüne getirin. Sabah apartmanın asansörde karşılaştığınız bilmen nerenin genel müdürünün bir “Günaydın” dememek için yüzünü nasıl çevirdiğini görür, iş yerinizdeki yurt dışında master’lı yeni yetme yöneticinin göz temasından nasıl kaçtığını rahatlıkla hatırlarsınız.
İşte bütün bunlar nedeniyle ben eğitimlinin cahilini değil de, eğitimlinin kültürlüsünü severim.. Ne yapayım elimde değil…
Paylaş