Paylaş
Alaçatı, Bodrum kalabalığı sizi biraz sıktı farkındayım peki tatil için Cunda’ya ne dersiniz? Bozulmamış tarihi yapıları, oldum olası çok sevmişimdir. Hele bir de buna eşsiz bir manzara, berrak bir deniz ve lezzetli yemekler eklenince değmeyin keyfime…
Ayvalık’ın hemen karşısında tarihi yapısını kaybetmemiş ve asla kaybetmemesini ümit ettiğim Cunda, rengarenk evleri, Rum mimarisine sahip sokakları, berrak denizi ile görülmesi gereken tatil mekanlarından biri.
İtalya Amalfi’yi andıran hatta daha da güzel olduğuna inandığım Cunda’da birkaç gün kafa dinlemek istiyorsanız kalacağınız ve gideceğiniz yerlere dair ufak bir rehber hazırladım sizler için.
Sahile ve restoranlar bölgesine 300 metre mesafede olan mimarisiyle dikkat çeken bu butik otelde yöresel lezzetlerin ve manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
Eşsiz bir manzara, huzur ve şahane bir koy arıyorsanız doğru adrestesiniz! Maddi açıdan sizi zorlayacak bir otel ama inanılmaz şık ve keyifli.
Ege Denizi’ne açılan Ayvalık Boğazı ve Midilli Adası’nı gören manzarası ile tarihi eser tanımlı, Cunda’ya has taş evlerden biri.
Mutlaka bir tekne turu yapın öncelikle. Ardından sırasıyla hem deniz, manzara hem de tarihi yerler görmek istiyorsanız Sobe Patriça Koyu, Kozak Yaylası, Efes havası yaşamak için Akrapolis Bergama ve gün batımını izlemek için Cennet Tepesi’ni mutlaka ziyaret edin.
Mutlaka daha Cunda’ya gitmeden önce rezervasyon yaptırmanız gereken bir yer çünkü haftalarca yer bulamıyorsunuz. Mezeleriyle ünlü son derece sıcak, tatlı bir mekan.
Dekorasyonuyla adanın en dikkat çeken restoranı diyebilirim. Son derece sade ve zarif tasarlanmış, yemekleriyle de popüler bir mekan.
Daracık klasik bir Cunda sokağında karşılıklı yer alan hafif Asmalı Mescit havası yaratan iki restoran. Meze & balık ikilisinin şiddetle tavsiye edildiği mekanlar benden söylemesi.
Mimarisiyle dikkat çeken, gelenekselliğini koruyan ve mutlaka Türk kahvesinin içilmesi gereken bir adres!
Paylaş