Paylaş
Tüp bebek tedavisi için başvuran çiftlerimize en doğru tedavi programını oluşturarak başarılı sonuçlar elde edebilmek için son teknolojiyi ve üreme tıbbına dair uluslararası arenadaki yenilikleri yakından takip edilerek uygulanması gerekir.
Zor vakalarda elde edilen 1 embriyo bile altın niteliğindedir
Son 20 yılda tüp bebek tedavilerinde gerçekleştirilen teknolojik atılımların nerede ise tamamı laboratuvar uygulamaları ve kullanılan cihazlar ile ilgili. Bunlardan bir kısmı sperm ve yumurta hücrelerinin daha fizyolojik koşullarda işlenmesini sağlıyorken bir kısmı da elde edilen embriyoların mümkün olan en iyi şekilde rahim ortamına yakın bir şekilde büyütülebilmesi amacıyla kullanılıyor. Tüp bebek tedavisinin başarısı ilk olarak elde edilen yumurta ve sperm hücrelerinin sayı ve kalitesine bağlıdır. Burada görev yumurta gelişimi için tedaviyi takip eden doktora ve gerektiğinde erkeklerde mikroskop altında yumurtalıklardan sperm almayı başaran ürolog doktora düşüyor. Sonrasında ise en önemli aşama mevcut yumurta ve sperm hücreleri ile en kaliteli embriyoları elde etmektir. İşte bu aşamada gerekli tüm işlemler embriyoloji laboratuvarında gerçekleştirilir. Başarılı laboratuvar; en son teknolojik altyapı ile donatılmış, alınan yumurta ve sperm hücrelerinden mümkün olduğu kadar az kayıp ile en kaliteli embriyoyu üreten ve seçebilen laboratuvardır. Özellikle bazı çiftlerde kadın yaşı 40 civarında ise son derece sınırlı sayıda yumurta elde edilebilir. Bir de bu resme sınırlı sperm sayısı eklendiğinde elde edilecek 1 embriyo bile son derece değerlidir. Seçilen embriyonun doğru zamanda ve doğru şekilde rahme transferi de başarının en kolay görülen fakat en önemli ve dikkat verilmesi gereken aşamasıdır. Dolayısı ile başarılı bir merkezi diğerlerinden farklı yapan bu süreçte planlanan tedavinin eksiksiz ve hatasız işlemesi, kişilerin ve uzmanların mesleki deneyimleri ve bu deneyimlerini en üst düzeyde tedaviye aktarmalarına bağlıdır.
Teknolojik ilerlemeler başarı oranlarını doğrudan etkiler
Günümüzde artan bilgi birikimi ile birlikte özellikle laboratuvar teknolojisindeki ilerlemeler daha yüksek gebelik oranlarının elde edilmesini sağlayarak bebek sahibi olma oranlarını yükseltmektedir. Embriyolar artık özel inkübatörler ve kamera sistemi olan cihazlar ile canlı olarak gözlenebilir, her bir embriyonun gelişim kaydı oluşturulur ve gebelik oluşturacak en kaliteli embriyo bu kayıtların titiz bir çalışması sonucu seçilir. Benzer şekilde sınırlı sayıdaki sperm hücreleri IMSI adı verilen teknik ile yüksek mikroskobik büyütme teknolojisini kullanarak seçilebilir ve mikroenjeksiyon bu seçilen spermler ile gerçekleştirilir. Dahası özellikle gebelik elde etmede problem yaşayan, birden fazla başarısız denemesi olan çiftlerde elde edilen embriyolar genetik bozukluklar yönünden taranır, kapsamlı kromozom taraması tekniği ile tüm kromozomları yönünden normal bulunan embriyolar seçilerek tedavide kullanılabilir.
Embriyoların dondurularak saklanması çok tercih edilen bir yaklaşım haline geldi
Üreme tıbbı son yıllarda birçok gelişmeye sahne oldu ve geçmişte bebek sahibi olamayan birçok çift son dönemde geliştirilen yeni teknik ve teknolojiler sayesinde hayallerine kavuşabiliyor. Geçmişte sperm üretimi görülmediği için çocuk sahibi olamaz denilen pek çok erkekte artık mikroskop altında gerçekleştirilen “Mikro TESE” işlemi ile sperm elde edilebiliyor. Embriyoları laboratuvarda “Embryoskop” adı verilen ve rahim ortamını taklit eden sistemler içerisinde rahatsız etmeden büyütülebiliyor. Üretilen embriyolar istenildiğinde dondurma tekniği kullanılarak son derece başarılı olarak saklanabiliyor. Embriyo dondurma yöntemi ilk uygulandığı günden bu yana, yaygın olarak tedavide gerekenden fazla sayıda kaliteli embriyosu elde edilen çiftlerde tedavi sonunda bu embriyoların ileriki dönemlerde olası kullanımlarının sağlanması amacı ile gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte son yıllarda tedavi sırasında gelişen tüm embriyoların belirli bir aşamada dondurularak saklanması ve daha ileri bir tarihte istenildiği zaman bir kısmının çözülerek kullanılması da oldukça tercih edilen bir yaklaşım olmaya başlamıştır.
Paylaş