Rahim şekil bozukluklarının gebelik ve tüp bebek tedavisine etkileri
Rahim şekil bozuklukları üreme sağlığı ve gebelik sürecini etkileyebilen önemli bir problemdir; ancak bu sorunu yaşayan kadınların erken teşhis ve doğru tedavi yöntemleriyle sağlıklı gebeliklere ulaşma şansı oldukça yüksektir. Rahim şekil bozuklukları, doğuştan gelen ya da sonradan oluşabilen yapısal anomaliler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bazen hiç belirti göstermeyen ve fark edilmeyen rahim şekil bozuklukları bazı kadınlarda tekrarlayan düşüklerin yaşanmasına, kısırlık problemi ile karşı karşıya kalınmasına, erken doğum gibi olumsuz sonuçlara yol açmaktadır. Rahim şekil bozukluklarının tedavisi, bozukluğun türüne ve kişinin yaşam planlarına göre değişiklik göstermektedir; bununla birlikte tüp bebek tedavisi gibi yardımcı üreme yöntemlerine de ihtiyaç duyulabilmektedir. Ayrıca rahim şekil bozukluğu olan kadınların gebelik süreci de daha sıkı takip gerektirir, erken doğum gibi oluşabilecek risklere karşılık bazı önlemler alınması söz konusu olmaktadır.
RAHİM ŞEKİL BOZUKLUKLARI TEKRARLAYAN DÜŞÜK VE ERKEN DOĞUM GİBİ OLUMSUZ SONUÇLARA YOL AÇABİLİR
Rahim şekil bozuklukları, rahmin gelişim sürecinde meydana gelen anomaliler sonucu oluşmaktadır. En sık görülen türleri beş grupta değerlendirilmektedir. Septat Uterus yani rahim içi bölmesi adı verilen türde rahim boşluğunu ikiye bölen bir doku bulunur ve bu durum gebelik kayıplarına yol açabilir. Bikornuat Uterus ise rahmin iki ayrı boşluğa bölündüğü durumdur. Bu tür rahim şekil bozukluğu olan kadınlarda gebeliğin ilerleyen haftalarında düşük riski artabilir. Unikornuat Uterus adı verilen şekil bozukluğunda rahmin bir tarafı gelişmiştir; diğer taraf eksiktir ve gebeliği taşıma kapasitesi sınırlı olabilir. Arkuat Uterus, rahim boşluğunda hafif bir çöküntü ile karakterizedir; genellikle hafif şekil bozukluğu olarak kabul edilir. Didelfis Uterus’ta ise iki ayrı rahim boşluğunun varlığı söz konusudur. Çoğu rahim şekil bozukluğu belirti vermeden hayat boyu fark edilmeden kalabilir; ancak bazı kadınlarda tekrarlayan düşüklerin yaşanmasına, kısırlık problemi ile karşı karşıya kalınmasına, erken doğum, adet düzensizliği, karın veya pelvik bölgede ağrı gibi sorunların görülmesine yol açabilir. Bu belirtiler ortaya çıktığında altta yatan nedenleri anlamak için bir kadın doğum uzmanına başvurulması son derece önemlidir.
RAHİM ŞEKİL BOZUKLUĞUNUN TÜRÜNE GÖRE TEDAVİ ŞEKLİNE KARAR VERİLİR
Rahim şekil bozuklukları genellikle ileri görüntüleme yöntemleriyle teşhis edilmektedir. İlk aşamada en sık kullanılan yöntem ultrasonografidir. Histerosalpingografi (HSG) ise, rahim boşluğu ve tüplerin durumunu görüntülemek için kontrast madde ile çekilen bir röntgen yöntemidir. Daha ayrıntılı bilgi gerektiğinde Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR) tercih edilmektedir. Bazı durumlarda rahim içinin doğrudan görüntülenmesini sağlayan ve endoskopik bir işlem olan Histeroskopi’ye de başvurulmaktadır. Rahim şekil bozukluklarının tedavisi, bozukluğun türüne ve kişinin yaşam planlarına göre değişiklik göstermektedir. Bazı durumlarda cerrahi düzeltmelere ihtiyaç duyulurken bazı durumlarda cerrahi müdahaleye gerek kalmadan hormonal tedavilerle gebelik planlaması yapılabilir. Rahim şekil bozuklukları embriyonun rahme tutunmasını zorlaştırabilir. Bu durumda tüp bebek tedavisiyle kaliteli embriyoların transfer edilmesi başarı şansını artırabilir. Özellikle cerrahi sonrası tüp bebek tedavisi, gebelik oranlarını önemli ölçüde yükseltebilir.
RAHİM ŞEKİL BOZUKLUĞU OLAN KADINLARIN GEBELİK SÜRECİ DAHA YAKINDAN TAKİP EDİLMELİ
Rahim şekil bozukluğu olan kadınlar için tüp bebek tedavisi önemli bir çözüm olarak değerlendirilmektedir. Özellikle şekil bozukluğu düzeltilmiş ya da yönetilebilir hale getirilmiş kadınlarda başarı oranları normal rahim anatomisine sahip kadınlara yakın olabilmektedir. Tüp bebek tedavisi sırasında, embriyonun kalitesi ve rahim içinin gebeliğe uygun hale getirilmesi kritik öneme sahiptir. Rahim iç zarını gebeliğe hazırlamak için özel tedavi protokolleri uygulanması gerekebilir. Rahim şekil bozukluğu olan kadınlarda gebelik süreci de daha sıkı takip gerektirir. Ultrason kontrollerinin düzenli olarak sürdürülmesine özen gösterilmelidir, gebelik sırasında rahim ağzı yetmezliği (servikal yetmezlik) riski varsa, rahim ağzına dikiş (serklaj) uygulanabilir. Erken doğum riskine karşı yatak istirahati veya ilaç tedavileri önerilebilir. Bu süreçte alanında uzman bir doktora başvurmak ve doğru tedavi planını oluşturmak atılacak en önemli adım olacaktır.
