Adet görmeyen kadınların anne olma şansı var mıdır?

Adet görmek kadınlarda ergenlik çağı ile başlayan ve menopozla sona eren doğal bir süreçtir. Ortalama adet döngüsü 28 gün olarak kabul edilir fakat bazı hormonal bozukluklar, stres, polikistik over ve aşırı kilo problemleri adet döngüsünde değişikliklere ya da hiç adet görmemeye yol açabilir. Adet görmeyi engelleyen problem tespit edilip doğru bir tedavi yolu izlendiğinde çocuk sahibi olmak isteyen kadınların anne olması mümkündür. Hormonal bozukluk söz konusuysa birtakım ilaçlarla adet döngüsü düzenlenir ve yumurtlama sağlanır; erken menopoz kaynaklı yaşanan adet düzensizliği tespit edildiyse çiftler tüp bebek tedavisine başvurabilir.

Haberin Devamı

FİZİKSEL VE HORMONAL BİRÇOK FAKTÖR ADET DÖNGÜSÜNÜ BOZABİLİR

Kişinin hiç adet kanaması görmemiş olması primer amenore olarak tanımlanır. Daha önce adet kanaması görmüş olmasına rağmen 3 ay boyunca art arda adet kanaması görülmemesi durumuna ise sekonder amenore denir. Hiç adet görmemek; kromozom ve hormonal bozukluklar, doğumsal anomaliler, üreme organlarında görülen gelişim bozuklukları gibi nedenlerden dolayı oluşur. Sekonder amenoreye sebep olabilecek faktörler ise depresyon, kemoterapi, steroid, kortizon kullanımı, doğum kontrol ilaçları, aşırı egzersiz, ani kilo değişimleri, dengesiz beslenme, tiroit ve hipofiz bezi hastalıkları, hormonal bozukluklar, kanser, polikistik over sendromu, rahim hasarları, psikolojik travmalar ve stres olarak sıralanabilir.

Haberin Devamı

Beyinden hormon salınımını engelleyen her türlü durum adet döngüsünün bozulmasına neden olabilir. Doğumsal olarak beyinden hormonların salınmaması, hipofiz bezimizden salgılanan prolaktin hormonunun gereğinden fazla salınmasına neden olan adenonmlar, uyku düzeninin tamamen ortadan kalkmasına neden olan rahatsızlıklar, aşırı kilo kaybına neden olan yeme bozuklukları ve metabolizmamızı etkileyen her tür endokrinolojik rahatsızlık adet düzensizliğine yol açabilir.

ADET GÖRMEYİ ENGELLEYEN PROBLEM TESPİT EDİLMELİ

Kadınlarda adetin düzenli şekilde devam etmesi için beyinden hipofiz bezine bir uyarı yapılır ve FSH ile LH adlı iki hormon üretilerek kana geçirilir.Hipofiz bezinde üretilen bu hormonlar yumurtalıklarda folikül gelişimini uyarır ve yumurtlamanın gerçekleştirilmesini sağlar. Yumurtalıklarda gelişen foliküller östrojen ve progesteron hormanlarını üretir, bu hormonlar ise rahim iç tabakasının gebeliğe hazır hale gelecek şekilde kalınlaşmasını sağlar. Yumurtlamanın gerçekleşmesinin ardından gebelik oluşmamış ise yumurtalıklardaki progesteron hormonu salgısı durdurulur ve bu hormonun düzeyindeki ani düşüş adet kanamasını başlatır.

Rahim iç tabakasındaki dökülmeyle başlayan kanama ile birlikte vücut yeni bir adet döngüsüne başlar. Bu mekanizma içerisinde yer alan herhangi bir hormon, salgı bezi veya organa ilişkin bozukluk adet döngüsünde değişikliklere veya bozulmalara yol açabilir. Adet olmak yumurtlamanın bir sonucudur. Mekanizmanın doğru şekilde çalışmaması yumurtalıkların uyarılamamasına, dolayısıyla da yumurtlamanın gerçekleşmemesine neden olur. Yumurtlama olmamasının sonucu olarak da adet döngüsü gerçekleşmez. Düzensiz adet olma ya da adet görmeme şikayeti ile başvuran hastalarda atacağımız ilk adım ultrason ile muayene olur.

Haberin Devamı

Ultrasonda yumurtalıkların ve rahmin durumuna bakmak gerekir. Ardından laboratuvar testleri ve radyolojik görüntüleme tetkikleri ile adet düzeninin kesilmesine neden olan etken saptanır. Yapılan hormon testlerinin sonuçlarıyla birlikte nasıl bir yol izleyeceğimiz şekillenmeye başlar. Adet kanaması oluşumuna engel olan etkenin saptanmasının ardından, ilaçlı ya da cerrahi yöntemler ile mevcut problem giderilir. FSH olarak adlandırdığımız hormon testinin sonucu çok düşükse beyinden salınması gereken hormonları dışarıdan iğnelerle takviye ederiz. Özellikle menopoz sürecine yaklaşılmış durumlarda başlıca adet düzensizliği sebebi yumurtlama eksikliğidir. Bu tür hastalarda mutlaka yumurtlamanın düzenlenmesi ve adet düzensizliğini giderecek tedaviler uygulanmalıdır.

Haberin Devamı

ADET GÖRMEYEN KADINLAR TÜP BEBEK TEDAVİSİYLE GEBELİK ELDE EDEBİLİR Mİ?

Günümüz sağlık sistemi ve ilerleyen teknolojinin katkılarıyla tüp bebek tedavisi oldukça gelişmiş durumdadır. Çeşitli sebeplerden dolayı çocuk sahibi olamayan çiftlerin yanı sıra adet göremeyen kadınların da doğru tanı konulduğu durumlarda üremeye yardımcı tedavi seçeneği olan tüp bebek tedavileri ile hamile kalabilmeleri mümkün olabilir. Özellikle 40 yaş altında adetlerin sonlanması olarak ifade edebileceğimiz erken menopoz durumlarında kişiye özel uygulanan tedavilerle başarılı sonuçlar alınmakta ve elde edilen az sayıda yumurta ile gebelik elde edilmektedir. Adet görmeme ya da düzensiz adet görme durumuna yol açan Polikistik Over Sendromu olan kadınlar da tüp bebek tedavisi uygulandığında gebelik şansı oldukça yüksek olan hasta grupları arasına girmektedir.

Yazarın Tüm Yazıları