Paylaş
Yemek zamanı çocuklarınıza şöyle söyleyin: “Bugün akşam yemeğiniz bu. Beğenmezseniz yemeyebilirsiniz fakat başka bir yemek seçeneğiniz de yok.” Böylece, önlerindeki yemeği yemek veya bir sonraki seçeneği beklemek arasında seçim yapmak zorunda kalacaklar. Çocuklar bir iki kez yemeği reddetmekten dolayı hasta olmazlar veya kalıcı zarar görmezler. Kararlı olmanız, çocukların zamanla atıştırmalıklardan vazgeçmesini sağlayacaktır.
Çocukların tat alma duygusu büyüklerden çok daha hassas fakat bu onlara istikrarlı diyetler sunacağımız anlamına gelmez. Hatta bu, onlara güzel ve lezzetli yemekler vermemiz için bir sebep bile olabilir. Örneğin; çocuğunuzun zeytinden nefret edebileceğini düşünüyor olabilirsiniz. Oysaki zeytinler birazcık sarımsakla daha lezzetli olabilir. Bu sadece bir örnek ve bence denemeye değer. Hatta biraz baharat ve yağ ile marine ederseniz zeytinin tadı çok daha nefis olabilir.
Bu besin grubu çoğu anne için en büyük engel. Genelde yalvarmalar ve tehditle yedirmeye çalışmalar hızla geri teper. Onlara sebzeleri gerçekten sevdirmek gerek. Aksi takdirde bu mücadele güç gösterisine dönüşecek ve hep onlar kazanacaktır. Bunun yerine sebzeleri lezzetli et yemeklerinin içine katarsanız başarılı olabilirsiniz. Et yemeklerinin içine bezelye ve patlıcan ekleyebilir; domates, kabak ve fesleğenden sos yapabilirsiniz. Makarna için de bu sebzelerden değişik birçok sos yapabilirsiniz. Diğer bir alternatif ise sebzeleri garnitür olarak çocuklarınızın odasındaki masaya koymak, acıktıkça mutlaka yiyeceklerdir.
Tüm araştırmalarda çocukların ebeveynleri ile birlikte akşam yemeği yediklerinde daha sağlıklı beslendikleri üzerinde duruluyor. Akşam yemeklerini ailece yemek için zaman ayırmaya çalışın fakat beklentilerinizde de gerçekçi olun. Çocuklar akşam yemeklerinde uzun süre masada oturamaz; yürümeye yeni başlayan çocuklar için 5 dakika, 4-5 yaşındaki bir çocuk için ise 15 dakika masada oturmak gayet iyi bir süredir.
Yaşça büyük çocuklar yemeklerini bitirdikleri zaman masadan ayrılabilirler fakat masa etrafında gezip sizi rahatsız etmelerine izin vermeyin. Ayrıca sizin de yemek yerken kendi kurallarınız olsun ki onlardan da aynılarını yapmalarını bekleyebilin. Örneğin, yemek sırasında telefonlara cevap vermeyin veya televizyon izlemeyin.
Bazı besinler çocuklarınızda mide bulantısına veya öğürmelere neden olabilir. Çoğu ebeveyn bunları kendi çocukluklarında da yaşamıştır, o anılarınızı hatırlayın. Çocuklarınızın da aynı şeylere maruz kalmasını istemezsiniz değil mi? Yediklerinde mide bulantısı yaşadıkları besinler için onları zorlayamayın.
Yemek yemenin onlar için işkence olmamasına özen gösterin. Tabağına çeşitli yiyecekleri koyun, hepsinden azar azar yemelerini sağlayın. Her şeyden biraz yerse en sevdiği yemekten bir parça daha yiyebileceğini söyleyin. En etkili şeylerden biri de şu cümledir: “Eğer yemeğini yemiyorsan kardeşine vermemde bir sakınca var mı?” Bu söylemle birlikte çocuklar, yemek yiyen dinamolara dönüşür ve tabağı temizlerler.
“Tatlı yemeyin ve çocuğunuza da yedirmeyin” önerisi gerçekçi değil. Çoğu tatlının yararının olmaması lezzetli olduğu gerçeğini değiştirmiyor. O yüzden bu noktada uygulanabilecek en güzel öneri, sütlü tatlıları tercih etmeniz yönünde olacaktır. Ayrıca tatlıyı yemek zamanında değil de sonrasında ortaya çıkarın ki çocuğun ana yemeği yemesini engellemesin.
Paylaş