Paylaş
İlişkinin bir parçası olan cinsellikte eşler birbirleri ile her tartışma sonucunda yatak odalarını kullanmaya başlıyor. Eğer ilişkileri iyi gidiyorsa cinsel hayatları da sağlıklı olabiliyor. İyi gitmeyen bir ilişki mevcutsa çiftler cinselliği keserek cezalandırma ya da doğrudan yatak odalarını ayırarak kazanç sağlama peşinde olabiliyorlar. Oysa bizler kişilere yatak odasının bir barışma ya da küsmeyle şekillenecek bir oda olmadığını göstermeye çalışıyoruz.
Cinselliğin kalitesini çiftlerin tartışmalarının belirlememesi gerekiyor. Barışmayı bilmeyen kişiler cinselliği kullanarak bu durumu atlatmaya çalışabiliyor. Dolayısıyla çiftlerin bu dengesi karıştığında cinselliği barışma malzemesi ya da küsme malzemesi haline getirebiliyorlar. Bu durumu özellikle cinsellik bir görev haline getirmiş çiftlerde görmekteyiz.
Cinsellik evliliğin ve ilişkinin bir parçasıdır. Kişilerin cinsel ilişki ve cinsel temastan karşılıklı zevk almaları cinsel hayat kalitesini artıran esas husustur. Özellikle cinsel isteksizlik çiftlerin birbirleri ile olan ilişkisinin yolunda gidip gitmemesine göre şekil alabilir. Cinsel olarak isteksiz olan taraf karşı tarafa da kaliteli bir cinsel ilişki yaşatamadığından, kişiler cinsel anlamda uzaklaşma yaşayabilir.
Kişilerin cinselliği bir görev olarak görmemeleri, birbirleri ile cinsel iletişim kurabilmeleri, cinselliği konuşabilmeleri ve kavgalarının sonucu olarak cinselliği kullanmak yerine önce barışıp sonra cinsel ilişkiye girmeleri önem taşımaktadır. Cinsel isteksizliğin olmaması için kişiler ilişkileri normal giderken birbirleriyle cinselliği konuşmalı, cinsel ilişki kalitelerini puanlamaları ve nelerin puanı yükseltebileceği hakkında konuşarak birbirlerini eleştirerek paylaşımda bulunmaları etkilidir. Kötü giden bir evliliğin cinselliği etkilediği gibi kötü giden bir cinsel hayatın da evliliği etkilediği unutulmamalıdır.
HÜRRİYET AİLE ÖZEL
Paylaş