Paylaş
Genellikle 17 – 25 yaşları arasında çıkmaya başlayan “üçüncü azı dişleri” yani “20 yaş dişleri” diş dizisinin en sonunda bulunuyor. Özellikle diş fırçalama esnasında ulaşımı en zor olan 20 yaş dişleri, “akıl dişleri” olarak da biliniyor. Ağız içinde bırakılıp bırakılmaması hala tartışma konusu olan 20 yaş dişlerinin çekimi; dişin pozisyonuna, bulunduğu dokulara ve komşu dişlere zarar verip vermemesine göre diş hekimlerince belirleniyor.
20 yaş dişinin önemi!
Gerekli röntgen tetkiklerinin yapılmasından sonra, 20 yaş dişlerinin ağız içindeki durumu avantaj ve dezavantaj yönünden değerlendiriliyor. Daha sonra gerekirse müdahale yapılabiliyor. Müdahalede bulunmada, erken dönemde çekilmiş birinci ve ikinci büyük azı dişleri nedeniyle ağız içinde diş eksikliği olup olmadığı önem taşıyor. Çünkü böyle bir durumda 20 yaş dişlerinin korunabilmesi için tedaviye gidilmesi gerekiyor. İlerleyen dönemlerde, eğer ki köprü protezi ihtiyacı olursa, 20 yaş dişleri devreye girebiliyor ve köprü tedavisine destek olabiliyor. Aksi takdirde 20 yaş dişi kurtarılamazsa, diş hekiminin hastasına köprü protezi uygulayabilme şansı olmuyor.
20 yaş dişi hangi durumlarda çekilebiliyor?
20 yaş dişlerinde sorun yaşayan pek çok hasta 20 yaş dişi ameliyatından çekindiği için her sorun yaşadığında çözüm olarak antibiyotik kullanıyor. Ancak ilaç kullanımıyla akut durum sadece baskı altına alınıyor ve sorun kökten çözümlenmiyor. Peki, hangi durumlarda 20 yaş dişinin çekilmesi uygun oluyor? 20 yaş dişlerinin bakımı zor olduğundan, çürüğe neden olan bakterilerle sürekli olarak temas halinde oluyorlar. Bu nedenle, çürük bulunan ve kurtarılamayan 20 yaş dişlerinin çekilmesi gerekiyor. Bunun dışında;
Paylaş