Wellness hikayeleri

Yolculuğa devam. Yalıkavak’tayız.  Ama Ultralüks yeni marinası Palmarina ile ihtişam ve lüks merkezi haline gelen Yalıkavak’ın yeni yüzü yerine biz doğa içinde konumlanan, Yalıkavak’a tepeden bakan bir oteli tercih ediyoruz. Hani bu otel bize kalabalıklar içinde bile kendimize kaçış noktaları yaratabileceğimizi hatırlatan bir yer. Hatta bir zen bahçesi bile düşünülmüş, orada sadece yeşilin binbir tonu var. Sessizlik ve huzur hakim.

Yalıkavak’ın halkı bu marinadan rahatsız. Marina oradaki yerel işletmeciyi öldürmeye başlamış. Havasıyla doğasıyla sakinliğiyle iyi geldiği için İstanbul’dan kaçıp gelen, kendilerine yeni hayatlar kuran insanlar da mutsuz, burada küçük bir İstanbul istemiyorlar.

Otel sahibi çiftle sohbetimizde onların Kanada’da yaşarken bu oteli alarak buraya yerleştiklerini öğreniyoruz. Yoğun bir kurumsal hayatı bırakan çiftin öyküsü tam bir yeni hayat öyküsü. Üniversite yıllarında yıllarca çıkan çift daha sonra başkalarıyla evleniyorlar. Kader onları kötü giden evliliklerin ardından boşanma süreçlerinde yeniden bir araya getiriyor, evleniyor ve 4Reasons Otel’i hayata geçiriyorlar. Otelin felsefesini 4 kelimeyle tanımlıyorlar: Huzur, tasarım, kalite ve tutum.

Bir akşam seyahat arkadaşım Bahar’ın 2 yıl önce Bodrum’a yerleşen bir arkadaşıyla buluşuyoruz. Yücel Niego ,önce çok iyi paralar kazandığı işini kaybediyor, ardından eşinden boşanıyor ve o kötü döneminde ayakta durmaya çalışırken Bodrum’a yeni yerleşmiş bir arkadaşıyla karşılaşıyor ve hiçbir plan yapmadan kendini Bodrum’da buluyor. Bodrum’da yeni bir hayat kuruyor kendine. Bu süreçte Life Co detoks merkezinde çalışan nefes terapisti Sibel Acemyan’la tanışıyor ve nefes çalışmalarına başlıyorlar. Hem Bodrum’daki sade yaşamının hem de nefes çalışmalarının sayesinde sinirli, negatif Yücel’in yerini sakin, olumlu ve yaşamı olduğu gibi kabul eden bir Yücel’in aldığını anlatıyor bana. Yücel Niego bugün binlerce takipçisi olan www.bodrumfirsati.com un yaratıcısı.

Bodrum’dan ayrılıp Akyaka’ya ulaşıyoruz. Bir cumartesi günü ve beklentimizin aksine insan güruhuyla karşılaşıp şaşırıyoruz. Saat geç, yorgun ve açız ve tam otele çıkan dar sokağa saptığımızda yanlış park eden arabalar yüzünden ilerleyemiyoruz. Dakikalarca orada öylece kalakalmışken otel sahibi Doruk, motoruyla bizi kurtarmaya geliyor.

Hikaye biraz olumsuz başlasa da otelin sahipleri genç ve sıcak çift Doruk ve Senem sayesinde fikrimiz değişiyor. Devraldıkları bu mütevazi işletmeyi ruhu olan keyifli bir yer haline getirmişler. Özellikle barı kite surfçülerin buluşma adresi.

Önce Senem İstanbul’dan Akyaka’ya yerleşiyor, Big bite adındaki büfesinde sandwich ve hamburger yapmaya başlıyor. Yerli halkın uzun bir süre önünden bile geçmeyi reddetmesine rağmen o direniyor ve erkek arkadaşı Doruk’u da ikna ederek  No.22 Riders Inn’yi yaratıyorlar.

Gündüz Akyaka’nın meşhur Azmak nehrinin buz gibi sularında yüzdükten sonra akşam da nehir kıyısında yemek yiyoruz Senem’le. Konu konuyu açıyor ve yıllar evvel Sarıkamış’ta -15 derecede 1 saat telesiyejde asılı kaldığım snowboard maceramı anlatıyorum onlara. Donma belirtileri gösterdiğim hikayem biraz trajikomik benim için. Kader bu ya arka masadaki komutan 1 saat sonunda bizi kurtaran jandarmalardan biri çıkıyor ve hikayeme dahil oluyor! Komutan hikayeyi anlatış biçimime biraz alınsa da biz tesadüfün böylesine epey gülüyoruz sonrasında.

Gökyüzünde rengarenk salınan kite’larıyla Akyaka’ya hayat veren kite surfü öğrenmek için yeniden geleceğim buralara çünkü en azından 4 gün gerekli ve bizim sadece 2 günümüz var burada…

Son olarak onları buraya getiren neydi, iyi hissettiren ne soruma Doruk’un cevabı şöyle oluyor:

‘İstanbul’da zamanı yetirememekten, istediğim, zevk aldığımı düşündüğüm şeyleri yapamamaktan sıkılmışlık duygusu ve bunu tersine döndürebileceğim yerin Akyaka olduğu hissi. Her şeye zamanım var burada. Düşünmeye, kendine vakit harcamaya, kitesurf yapmaya, aklına gelebilecek her şeye vaktim var. İstanbul’da böyle değildi hiç. Arada derede spor yap, uykun gelmemişse kitap oku, film izle falan. Burada bunları araya sıkıştırmak zorunda değilim çünkü şehir hayatının zaman kayıpları yok. İstanbul’daki yaşantıma ekstradan 5 saat sahibim gibi düşünebilirsin.’

Akyaka’dan ayrılıp Hisarönü’ne doğru yol alıyoruz…

Sıkışmış zamanları, stresli yaşamları geride bırakıp yeni hayatlar kuranların hikayeleri zihnimizde…

Yeni Wellness hikayeleri dinlemek adına yolculuğumuza devam ediyoruz…