Paylaş
Çevresinde yozlaşan, ucuzlayan ilişkileri gördükçe şükrediyordu Su. Deniz’le ilişkilerinde en temelde huzur ve güven vardı. Onun karakterine, azmine ilk gün de bugün de hayrandı. Ama bazen yetmiyordu. Her ne kadar Deniz’in onu sevdiğini bilse de bazen bilmek yetmiyordu. Sürekli seyahatleri olan bu adamın belki bir gün gönlü başkasına kayar onu bırakırdı. Kim bilebilirdi ki? Belki artık eskisi kadar onu sevmiyordu. Yokluğunda içine bazen şüphe düşmüyor değildi. Onu hep özlüyordu. Sevildiğini daha çok duymaya ihtiyacı vardı. Deniz ailesine bağlı bir erkekti, nerde olursa olsun onları düşündüğünü biliyordu. Ama sevgisini pek ifade etmezdi.
Deniz’in olmadığı bir hafta kendini mutsuz hissetmiş, psikoloğu Irmak Hanım’ı ziyaret etmişti. Irmak Hanım okuması için ‘5 Sevgi Dili’ adında eski bir kitap vermişti. Bu kitabı hem kendisinin hem Deniz’in okumasını istemiş, okuduktan sonra birlikte gelmelerini istemişti. Su, o akşam kitabı okumaya başlamıştı. Evlilik terapisti Gary Chapman’ın danışanlarıyla yaşadığı hikayeleri anlattığı kitap, tüm insanların doğasında başkaları tarafından sevilme ihtiyacı olduğunu, evliliğin yakınlık ve sevgi için duyulan gereksinimi karşılamak üzere tasarlandığını anlatıyordu. Ama pek çok çift yıllar içinde "Aşkımız bitti, ilişkimiz öldü. Yakın hissediyorduk, ama şimdi değiliz. Artık birlikte olmaktan hoşlanmıyoruz. Birbirimizin ihtiyaçlarını karşılamıyoruz" şeklinde karşısına geliyorlardı.
Psikoloğu Irmak Hanım, her çocuğun içinde sevgi ile doldurulmayı bekleyen bir ‘duygu deposu’ olduğunu anlatmıştı. Bir çocuk gerçekten sevildiğini hissederse normal olarak gelişiyordu. Fakat sevgi deposu boş olduğunda çocuk yanlış davranışlarda bulunuyordu. Çocukların yaramazlıklarının çoğuna boş bir ‘sevgi deposu’nun özlemlerinin yol açtığını ifade etmişti. Kitaptaki hikayeler de, tıpkı çocuklar gibi yetişkinlerin de ‘sevgi depoları’ taşıdıklarını, incinen çiftlerin kalplerinin derinliklerinde ibresi boşu gösteren görünmez bir ‘sevgi deposu’ olduğunu anlatıyordu. Yanlış davranışlar, kabuğuna çekilmeler, acı sözler ve eleştirel tutumun boş bir depodan kaynaklanabildiğini, depoyu doldurduğunuzda evliliklerin yeniden canlanabildiğini, farklı tartışma ve çelişkileri çözmenin mümkün olduğunu anlatıyordu. Bunun için de farklı 5 sevgi dilini anlamak, eşinizin birincil sevgi dilini konuşmayı öğrenmek gerekiyordu. Kitapta bahsedilen 5 farklı sevgi dili şunlardı:
1-Onay Sözleri:
*Birincil sevgi dili onay sözleri olan kişiler, sözlü iltifatlar veya takdir sözleri duyarak sevildiklerini hissederler. Sözlü iltifatlarınızı ve takdir sözlerinizi duyduklarında, istediğiniz her neyse yapmak için güdülenirler.
*Herkesin kendisini güvensiz hissettiği alanlar vardır. Birincil sevgi dili onay sözleri olanlar, kendisini güvensiz hissettiği alanlardaki gizli potansiyelini çıkarmak için sizin cesaret verici sözlerinizi bekliyor olabilirler.
*Sevgiyi dürüst ve sevecen bir tavırda ifade etmek önemlidir. Bazen sözleriniz bir şey söyler, sesinizin tonu ise başka bir şeyi. Eşiniz genellikle sesinizin tonuna yüklenmiş mesajı yorumlayacaktır, kullandığınız kelimeleri değil.
*Sevgi ricalarda bulunur talep etmez. Eşinizden birtakım şeyler talep ettiğinizde siz ebeveyn olursunuz o da çocuk. Arzularınızı ifade ettiğiniz yol talepkar olursa, yakınlık olasılığını siler eşinizi kendinizden uzaklaştırırsınız. Eşinizden bir ricada bulunduğunuzda onun değerini ve yeteneklerini onaylarsınız. Onun sizin için anlamlı ve değerli bir şey yapabileceğini ve böyle bir şeye sahip olduğunu belirtmiş olursunuz. Bir rica, seçim unsurunu ortaya koyar. Çünkü sevgi daima bir seçimdir.
2-Nitelikli Beraberlik:
*Birincil sevgi dili nitelikli beraberlik olanlar için öncelik birlikteliktir. Birliktelik, odaklanılmış dikkatle ilgilidir. Bu, birlikte bir şeyler yapıyoruz ve o anda tüm dikkatimizi bir diğerimize veriyoruz demektir. Ortak bir uğraşta birlikte zaman geçirmek, birbirimize önem verdiğimizi, birbirimizle olmaktan zevk aldığımızı, birlikte bir şeyler yapmaktan hoşlandığımızı belli eder.
*İki birey, deneyimlerini, düşüncelerini, duygularını ve arzularını dostça ve rahatsız edilmeyecekleri bir ortamda paylaşırlar. Eş, diğerinin söyleyeceklerini anlayışla dinlemek üzerine odaklanır, samimi bir arzu ile sorular sorar.
*Çoğumuz sorunları analiz etmek ve çözümler yaratmak üzere eğitildik. Evliliğin tamamlanması gereken bir proje veya çözülmesi gereken bir sorun değil de bir ilişki olduğunu bazen unutuyoruz. Bir ilişki, diğer insanın düşüncelerini, duygularını ve arzularını anlamak amacıyla anlayışlı dinlemeyi gerektirir. Tavsiyede bulunmayı, ancak talep edildiği zaman yapmalıyız.
*Nitelikli sohbet yalnızca anlayarak dinlemeyi değil, aynı zamanda kendini açıklamayı da gerektirir. Eğer bir kadın ya da erkeğin birincil sevgi dili nitelikli beraberlik ve sohbet ise, onun sevgi deposu, eşi düşüncelerini ve duygularını anlatıncaya kadar dolmayacaktır.
3-Armağan Alma:
Armağanlar sevginin görsel sembolleridir. Çoğu evlilik töreni, yüzüklerin alınmasını ve verilmesini içerir. Bu yüzükler, iki kalbi sonsuza dek birleştiren içteki ruhsal bağın, dıştaki görülebilen işaretleridir. Semboller duygusal değer taşırlar. Görsel semboller bazı insanlar için diğerlerinden daha önemlidir. Kimisi düğünden sonra nikah yüzüğünü asla çıkarmaz. Başkaları ise o yüzüğü hiç takmaz. Bu da insanların farklı birincil sevgi dilleri olduğunun başka bir işaretidir. Eğer armağan alma eşiniz ya da sizin birincil sevgi dilinizse, size verilen yüzüğe büyük değer verir ve onu büyük bir gururla takarsınız. Ayrıca yıllar geçtikçe verilen diğer armağanlarla da duygulanırsınız. Onları sevginin ifadeleri olarak görürsünüz. Görsel semboller olarak hediyeler olmaksızın, karşınızdakinin sevgisini sorgulayabilirsiniz. Eşiniz size ihtiyaç duyduğunda orada olmak, birincil sevgi dili armağan almak olan birisi için çok fazla şey demektir.
4-Hizmet Davranışları:
Birincil sevgi dili hizmet davranışı olanlar, eşinin yapmasından hoşlandığı şeyleri yaparlar. Ona hizmet ederek onu memnun etmeye, onun için bir şeyler yaparak ona sevgilerini ifade etmeye çabalarlar. Yemek pişirmek, masayı hazırlamak, bulaşıkları yıkamak, çöpü dışarı koymak, bebeğin bezini değiştirmek, arabayı yıkamak gibi…
Evlilikten önce birbiriniz için yaptıklarınız, evlilikten sonra yapacaklarınızın göstergesi değildir. Evlilikten önce, aşık olma saplantısının gücüyle sürükleniriz. Evlilikten sonra ‘aşık olmadan’ önceki insanlar olmaya geri döneriz. Eylemleriniz, anne babanızın oluşturduğu modelden, kendi kişiliğinizden, sevgi anlayışınızdan, duygularınızdan, gereksinim ve arzularınızdan etkilenir.
*Korkudan, suçluluktan ve içerlemeden dolayı yapılan hizmet davranışları sevgi ifadesi değildir.
5-Fiziksel Temas:
Fiziksel temas, evlilikteki sevgiyi iletmek için güçlü bir araçtır. Elele tutuşma, öpüşme, sarılma ve cinsel ilişki bir kişinin eşine olan sevgisini iletmenin yollarıdır. Fiziksel temas bazı insanların birincil sevgi dilidir. O olmadan sevildiklerini hissetmezler. Onunla sevgi depoları doludur ve eşlerinin sevgisi konusunda kendilerini güvende hissederler.
Bir ilişkiyi yaratan da bozan da fiziksel temastır. O sevgiyi de nefreti de iletebilir. Birincil sevgi dili fiziksel temas olan birisi için bu mesaj ‘Senden nefret ediyorum’ veya ‘Seni seviyorum’ sözlerinden çok daha etkili olacaktır.
Burada önemli olan eşinizin hoşlandıklarını keşfetmektir. Eşiniz bazı dokunuşları rahatsız edici bulabilir. Bu dokunuşları sürdürmekte ısrar etmek sevginin tersini iletmektir.
Eğer eşinizin birinci sevgi dili fiziksel temas ise hiçbir şey ağladığı zaman onu kucaklamanızdan daha önemli olamaz. Krizler sevgiyi ifade etmek için eşsiz birer fırsattır.
Bu sevgi dillerinin beşini de kullanıyorum diyebilirsiniz. Ama biri ya da ikisi diğerlerinden daha baskındır. Siz bu hafta kendiniz ve partnerinizin birincil sevgi dillerini keşfetmeye koyulun, haftaya daha doyumlu ilişkiler için neler yapmalı konuşalım…
Unutmayın; sevgi daima bir seçimdir…
(Chapman, G. (1996). Beş Sevgi Dili. İstanbul: Sistem Yayıncılık)
Paylaş