Paylaş
Pek çok danışanım yaşadığı ilişkilerden tatminsiz. Kimisi evli ve mutsuz. Kimisi ise bekar ama yine mutsuz. Karşılaştığım senaryo nasıl olursa olsun ihtiyaç ve beklentilerini doyuramayan pek çok kadın ve erkek var.
Her ne kadar mutsuz hikayeler ve boşanma oranları artsa da bugünün insanları yeni insanlarla tanışma konusunda artık daha şanslı çünkü oturdukları yerden bir tıkla sosyalleşmelerini sağlayan online tanışma sitelerinin sayıları gün geçtikçe artıyor.
Her ne kadar bu siteleri kullanma konusunda farklı bakış açıları olsa da kullanımın arttığı çok net olarak görülüyor. Amerika’da yapılan araştırmalarda her 10 Amerikalıd'an birinin en azından bir kere bir tanışma sitesini ya da mobil bir aplikasyonu kullanmış olduğu ve 23%’ünün eşini ya da uzun süreli ilişkisini bu siteler aracılığıyla bulduğunu gösteriyor. Daha da ötesi, bekar ve aktif olarak bir partner arayan Amerikalıların 38%’i hayatlarının bir noktasında online tanışma sitelerini kullanıyor ve şu anda evli ya da uzun süreli bir ilişki içinde olanların 5%i partnerleriyle online olarak tanışmışlar. Son istatistiklere göre Türkiye’de de 2 milyondan fazla kişi partner arayışında bu sitelerden faydalandığını belirtmiş.
Özellikle yoğun çalışan kişilerin kriterlerini karşılayacak kişilerle tanışmaya yeterli vakit ve enerjileri olmadığı için online tanışma siteleri onlara bir platform sunuyor. Daha geniş bir potansiyel partner havuzunda daha fazla bilgi sunuyor. Araştırmacılar, bu sitelerin kişilere benzer ilgi alanları ve değerleri olan kişileri aramasına yardımcı olduğunu gösteriyor. Bu siteler özellikle 3 konuda hizmet veriyor:
Her ne kadar online tanışma şehir efsanesi olmaktan çıkıp gün geçtikçe yaygınlaşsa da 4 yaygın miti değerlendirmekte fayda var:
Online tanışma siteleriyle ilgili dürüst olmayan kimselerin içten ve saf insanlardan faydalandıklarına yönelik yaygın bir inanış var. Araştırmalar online tanışma profillerinde biraz abartmanın yaygın olduğunu gösteriyor. Online ya da yüzyüze, insanlar diğer sosyal ortamlara göre duygusal tanışma ortamlarında özellikle yaş ve fiziksel görünüş ile ilgili daha sık yalan söylüyor. Medeni durum ve eğitim hakkında ise büyük yalanlar az çünkü insanlar biriyle tanışıp ilişki yaşamaya başladıklarında ciddi yalanların büyük ihtimal ayyuka çıkacağının farkındalar.
Online tanışma ile ilgili gerçek hayatta sevgili bulamayan çaresiz kişilerin son kurtuluşu şeklinde bir stigma var. Pek çok çift bu stigmanın farkında ve ciddi bir ilişkiye girerlerse nasıl tanıştıklarıyla ilgili farklı hikayeler uydurabiliyorlar. Bu seçim de bu mitin ömür boyu devam etmesine yol açıyor çünkü online tanışan pek çok mutlu ve başarılı çift bu bilgiyi başkalarıyla paylaşmıyor. Ve araştırmalar gösteriyor ki online ve yüz yüze tanışan kişiler arasında önemli bir kişilik farkı yok. Online tanışanların demografik özelliklerine bakıldığında yakın zamanda evlenen çiftlerden oluşan ulusal temsili bir örneklem grubuyla yapılan büyük bir araştırmada, yüz yüze tanışanlara göre online tanışanların daha yüksek oranda çalışan ve daha yüksek bir sosyo ekonomik düzeyde oldukları bulunmuş.
Online başlayan aşkların bitmeye mahkum olduğuna yönelik genel bir kanı var. Online tanışmaların çok uzun bir geçmişi olmadığından internette başlayan ilişkilerin uzun dönemde ne kadar başarılı olduklarını tam kapsamlı değerlendirmek zor.
Amerika’nın en yaygın kullanılan online tanışma sitelerinden eHarmony’nin yaptığı bir araştırmada, Cacciopo ve arkadaşları 2005-2012 yılları arasında evlenen ulusal temsili örneklem grubu olan 19,131 Amerikalı ile çalışmış. Bu evliliklerin 1/3ü online bir tanışma ile başlamış (yarısı tanışma websitesi aracılığıyla)ve ne kadar başarılı olduklarına bakılmış. Online tanışanların, yüzyüze tanışanlara göre daha düşük oranda boşandıkları ya da ayrıldıkları bulunmuş. Online tanışanların % 5.96’sı ve yüzyüze tanışanların % 7.67’sinin ilişkilerini bitirdikleri saptanmış. Hala evli olanlardan, online tanışanlar yüzyüze tanışanlara göre evlilikte daha fazla tatmin olduklarını bildirmişler. Bu sonuçlarda evlilik süresi, cinsiyet, yaş, gelir, eğitim, din ve iş durumu kontrol altında tutulmasına rağmen önemli bir fark bulunmuş.
eHarmony gibi bazı online tanışma siteleri eşleştirme algoritmalarından faydalanarak kullanıcılardan bazı kişilik ölçümlerini doldurmalarını istiyor ve sonrasında uygun adaylarla eşleştiriyor. Eli Finkel ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışma bu algoritmaların insanları eşleştirmede diğer yaklaşımlardan daha başarılı olduğuna yönelik etkili bir kanıt bulamamış. Finkel’e göre bu algoritmalar öncelikli olarak benzerliklere (örneğin ikisi de dışadönük) ve tamamlayıcılık (örneğin birisi dominant ve diğeri de itaatkar) ilkesine dayanarak kişileri eşleştiriyor. Ama araştırma çiftlerin nihai mutluluğunda kişilik özellikleri uyumunun büyük bir rol oynamadığını gösteriyor.
Asıl önemli olan çiftin zamanla nasıl olgunlaştığı ve değiştiğidir; farklılık ve ilişki çatışmalarıyla nasıl başa çıktıklarıdır; ve birbirleriyle kurdukları özel iletişim dinamikleridir. Bunlar da kişilik testleriyle ölçülemez.
Önyargılı olmayın ve insan tanımaya açık olun. Ne istediğinizi bilin yeter. Aşkın nerede ne zaman kapınızı çalacağını bilemezsiniz…
Paylaş