Başarının formülü

YGS bitti. İlk sınavı atlattılar. Şimdi sırada LYS var. Asıl önemli sınav için sadece iki ayları kaldı…

Atlattılar atlatmasına da YGS pekçok öğrenci için hayal kırıklığı oldu. Pek çok öğrencim sınav esnasında matematikte zorlandı. Matematik sorularında zorlanınca kaygılanan, bu kaygıyla kalan zamanı verimli kullanamayan ve soruları yetiştiremeyen çok öğrencim var.
Çoğu girdiği denemelerin altında puan aldı.

Bazı öğrencilerimin hedefleri yüksek olduğu için sene boyunca kaygıları yüksekti. Mükemmelliyetçi bir öğrenci eğer kaygıya yatkın bir ruhsal yapıya sahipse kendisini yetersiz gördüğünden genellikle sınav kaygısı yaşar.

Bütün sene boyunca düzenli ders çalışmayan ve gayet umursamaz duran başka bir öğrencim ise sınav sabahı kustu ve sınavı kötü geçti.

Öyle ya da böyle geleceklerini şekillendiren bu sınavların gençleri kaygılandırması çok doğal. Ama kaygıyı kontrol edemediklerinde dikkatsizlik, hatalarına ve performans düşüklüğüne yol açtığından gençlerin son iki ayı sağlıklı geçirmesi çok önemli.

Çünkü asıl önemli dönem yeni başladı. Son iki ayda yorgunluk, bıkkınlık, isteksizlik sıklıkla yaşanır ve bu dönemde bırakmayan ve istikrarla devam edenler kazanır.

Sınav kaygısı üzerinde önümüzdeki haftalarda yazmaya devam edeceğim ama öncelikle anne babalar ve gençler için başarının üç önemli öğesinden bahsetmek istiyorum. Aşağıda şeklini bulabilirsiniz. Lütfen alın kağıdı kalemi elinize ve kendinizi değerlendirin.

1- Başarıda ilk kriter KAPASİTE’dir. Kapasite bizim eğitim durumumuz, yetenek ve becerilerimizden oluşur. Şimdiye kadarki öğrencilik hayatınızı, akademik başarılarınızı ve aldığınız puanlarınızı göz önüne alarak kapasitenizi değerlendirin. Kendinize 0-10 arası bir puan verin.

‘Kapasitem var ama kullanmıyorum’ dediğinizi duyar gibiyim…

Bu en sık duyduğum söz…

O zaman demeyin, kullanın.

Konu eksikliklerinizi kapatmak için bir program yaparak işe başlayabilirsiniz.

Ardından da bilmediğiniz konular ve soruları öğrenmek için destek alabilirsiniz.

2- Başarıda ikinci kriter ODAKLANMA’dır. Sınava odaklanmanıza, net bir hedefinizin olup olmamasına göre kendinize 0-10 arası bir puan verin.

Sıklıkla gördüğüm şu; pekçok öğrenci çalışıyor ama net bir hedefi yok. ‘İyi bir üniversiteyi’ kazanmak için çalışıyor. Bu hedef ise yeterince motive edici değil.

Gençler; bu iki aylık süreçte mutlaka kendinize net bir hedef belirleyin. Meslekler hakkında bilgi edinin. İlgi ve yeteneklerinizle uyuştuğunu düşündüğünüz mesleklerden kişilerle görüşün. Üniversiteler hakkında web sitelerinden araştırma yapın. Düşündüğünüz bölümlerin öğretim kadrosunu ve programını inceleyin. Sadece şehir ya da okul tercihi yapmayın.

Anne babalar; çocuklarınız için gelecek kaygısı taşıyorsunuz, bu çok doğal. Ama sadece kazancını ve iş bulma olanaklarını hesaba katarak çocuğunuzu istemediği bir mesleğe yönlendirmeyin. Meslek başarısını getiren, o işi severek yapmanız ve sizin ilgi ve yeteneklerinizle örtüşmesidir.

3- Başarıda üçüncü ve belki de en önemli kriter ise İRADE’dir. İrade sahibi olmak kısa vadede daha çekici şeyler olmasına rağmen uzun vadedeki kazançları uğruna hedefte kalabilmek demektir. Yenilgilerde, başarısızlıklarda çabuk toparlayabilen, yorulsa da bıksa da sıkılsa da bırakmayan ve devam eden kararlı kişiler iradeli kişilerdir.

Sınav ve hedefiniz konusunda ne kadar iradelisiniz değerlendirin. Pekçok öğrencinin en düşük puanı irade konusunda oluyor. İstek var ama kararlılık yok. İnişli çıkışlı ruh hali inişli çıkışlı performanslarla kendini gösteriyor.

Enerjinizi düşüren, dikkatinizi dağıtan neler varsa listeleyin. Telefon, facebook ve twitter gibi sosyal medya araçları dikkatinizin en büyük düşmanları unutmayın. Lütfen ders çalışırken onları etrafınızdan uzaklaştırın.

Enerjinizi yükselten, sizi motive eden şeyleri de listeleyin. Bunları hayatınızdan sakın çıkarmayın. Dengeli olarak hayatınızda olsunlar.

BAŞARI = ODAK + KAPASİTE + İRADE

Sadece biri ya da ikisinin çok iyi olması yeterli değildir.

Başarı için üçünün kesiştiği bölgede olmalısınız.