Paylaş
Çağımızın hastalığı obezite toplumu her açıdan olumsuz etkilemeye devam ediyor. Eskilerin deyimi ile artık bir dirhem et, bin ayıp kapatmıyor. Hatta anne olmak isteyen kadının başına dert oluyor. Nasıl mı? Amerika’da yapılan bilimsel araştırmalar şişmanlığın anne olmak isteyen kadınlar için tedavi sırasında ciddi sorunlara yol açtığını açığa çıkardı. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Bülent Tıraş konu hakkında şu açıklamalarda bulundu.
“Anne olmak isteyen kadınların karşılaştıkları sorunlar modern yaşam koşulları ve beslenme şekilleri ile paralellik göstererek artıyor. Nasıl mı? Modern kadın eski kadınlar gibi artık eliyle çamaşır, bulaşık yıkamıyor. Kadın neredeyse bir düğme basıp, günlük ev işlerini yapar hale geldi. Mesleği gereği görevini masa başında yapıyorsa hareket azlığı obezitenin en çok sevdiği şey olarak kadının kilo almasına sebep olur. Beslenme şekli de hazır gıdaya yatkınsa anne olamamak için kadında neredeyse tüm koşullar hazırdır. Uzmana başvurup, diğer tedavi yöntemleri denendikten sonra tüp bebek tedavisine başlandığında görülen tablo şudur: yumurtalar daha az döllenir ve östrojen seviyeleri daha düşük olur. Şişmanlık oranı arttıkça gebelik oranları düşer ve canlı doğum oranlarında azalma olur. Yani düşük oranı artar.
Şişmanlık tüp bebek tedavisinde ciddi sorunlara neden olur. Öncelikle erken doğum oranını artırır. Peki kadın için şişmanlık obezite nerede başlar? Kadında Vücut Kitle Endeksine göre vücut ağırlığı ve boy ölçülerinin oranlanması yirmi-yirmi beş arası ise normal, yirmi beş-otuz arası hafif kilolu, yirmibeş-otuz arası şişmanlık, 30’un üzerinde ise obezlik söz konusudur. Hafif kilolularda bile yüzde yetmiş beş erken doğum riski artar. Kilolularda ise oran 2.4 katı artar.
Özetlersek; şişmanlık tüp bebek tedavisinde gebelik ve canlı doğum oranlarını düşürür, yumurta ve embriyo üzerine olumsuz etkileri vardır. Sistemik etkileri nedeniyle rahim içi çevreye yaptığı etkileri yüzünden gebeliğin oluşmasını engeller.
Paylaş