Ne olursa çocuklarınız sınav kaygısı yaşar?

Peki, bu sınavlarda neden bazı çocuklar stres ve kaygı yönetimini becerebiliyorken bazı çocukların, gençlerimizin eli ayağı titriyor, gözleri kararıyor, bildiğini unutuyor? Çünkü performans kaygısı yaşıyor yani o durumla başa çıkabilmek için olması gereken kaygı eşiğinin üstüne çıkıyor. 

Ebeveynler genellikle sınava 3-5 hafta kala sınav kaygısı için çocuklarını bizlere getirir ve çok çabuk bir çözüm beklenir ancak o kaygı o çocuğa zaten aylardır, belki de yıllar önce aşılanmıştır.

Nerede mi?

Yan komşunuzun oğlunun/kızının edindiği başarılarla çocuğunuzun başarısını kıyaslarken, aile fertleri ile siz çocuğunuz duymuyor zannederken mutfakta o sınav kazanılmadığı takdirde neler olabileceğini konuşurken, çocuğunuzun edindiği spor, müzik gibi hobi faaliyetlerini “bu sene sınav var” diyerek çocuğunuza el ayak çektirirken, olumlu gibi düşünülse bile o sınavı başarıyla geçerse bazı haklar elde edeceğini çocuğunuza anlatırken, çocuğunuzun kazanacağı yere göre evinizi taşımayı düşünürken, kardeşine veya abilerine, ablalarına, aileye örnek olması gerektiğini söylerken oldu tüm bunlar.

Yani tüm bunlar aslında sadece bir iki noktadan değil aylar süren ve çocuğu etkileyen birçok faktörün birleşimi ile meydana geldi.

Tabii ki de sınav kaygısını azaltabilmek için yapılabilecek zihinsel ve davranışsal çalışmalar var; sınav yerine önceden gitmek, o günü hayal ederek korkularını önceden kontrollü canlandırmak (ilgili ruh sağlığı uzmanları tarafından yaptırılması önerilir), sınav sonrasında hayatında herhangi bir değişikliğin olmayacağını vurgulamak, gece ılık duş almak, derin nefes egzersizleri gibi birçok çalışma var ancak bir önceki paragrafta yazdığım noktalara ebeveynlerin dikkat etmesi ve hiçbir sınavın çocukların ruhsal gelişiminden daha önemli olmadığını unutmamamız gerekiyor.

Çünkü o kadar sınav var ki gerçekten hayatta ve her sınav çalışılarak halledilecek sınavlar değil ruhen sağlıklı olunduğunda hayatta bizi mutlu kılacak, huzurlu edecek, istediğimize daha kalıcı olarak ulaştıracak kararları verip dönüm noktaları ile baş edebiliriz.

Çocuğunuza kaygı noktasında verebileceğiniz en anlamlı olgu onu koşulsuz sevdiğinizi ve yanında olacağınızı belirtmektir.