Paylaş
Gebelik dönemi, 40 hafta süren ve anne adayının normal iş yaşamı gereği veya daha değişik nedenlerle otomobil ya da başka motorlu taşıt araçlarıyla yolculuk yaptığı bir dönemdir. Elbette tüm gebelik boyunca bir anne adayının evine bağlı kalması düşünülemez.
Anne adaylarımızın birçoğu, gebelik dönemleri boyunca yaygın olarak otomobil yolculuğu yapmalarına rağmen, birçoğu gebelik döneminde emniyet kemerinin doğru kullanımının nasıl olması gerektiğinden habersizdirler.
Bazı anne adayları gebeliklerinin ilk aylarında emniyet kemeri kullanıp karınları büyüyünce bebeklerine zarar verme endişesiyle kemer kullanımını bırakmakta, bazıları hava yastığına güvenmektedirler.
Anne adaylarına gebelikte emniyet kemeri kullanımı konusunda bilgi maalesef yeterince verilmemektedir. Elbette gebelik haftası ilerledikçe kemer takmak ve rahat araç kullanmak daha da zorlaşır. Ancak bazı kurallara uyularak emniyet kemeri kullanımına rahat bir şekilde devam edilebilir:
Öncelikle eğer aracı kendiniz kullanacaksanız aracınıza "rahat" bir şekilde yerleşmelisiniz. Karnınız büyüdükçe direksiyon simidi sizin yerinizi daha çok daraltacaktır. Bir çözüm olarak koltuğunuzu mümkün olduğunca geriye alıp, arkanızdaki ve altınızdaki boşlukları birer yastıkla doldurmayı deneyebilirsiniz.
Direksiyon simidinin yüksekliğini karın seviyenize değil, göğüs seviyenize ayarlamanız yerinizi artıracaktır. Bu önlem, muhtemel bir çarpışma anında hava yastığınız varsa, hava yastığının karnınıza doğru değil göğüs kafesinize doğru açılmasını sağlayacaktır.
Emniyet kemerini her yolculukta kullanmalısınız. İster arka koltukta, ister ön koltukta olsun, ister arabayı kendiniz, isterse başkası kullansın her zaman emniyet kemerinizi takmalısınız. Ufak bir mesafe ya da doğum ağrıları için hastaneye gidilen bir yolculuk da olsa bu ihmal edilmemelidir. Hava yastığı hiçbir zaman emniyet kemerine bir alternatif olarak görülmemelidir.
Emniyet kemerinin omuzdan kalçaya uzanan uzun bir kısmı, bacakların ve karnın üst kısmını saran kısa kısmı olmak üzere iki parçası vardır. Bu iki parça kişinin vücudunu üç ayrı noktadan sarar ve ani bir darbede uzun kısım en üst noktadan kilitlenerek vücudun üst kısmının öne gitmesini engeller. Alttaki kısa parça ise vücudun alt kısmını sabitleyerek kişinin öne gitmesini ve yerinden havalanmasını engelleyerek etki gösterir
Bir kaza ya da bir fren esnasında emniyet kemerinin kilitlenerek size zarar vereceği korkusu duyuyorsanız ve bu yüzden emniyet kemeri takmıyorsanız bir düşünün: Emniyet kemerinin üstteki noktadan sabitlenmesi ve kilitlenmesi için çok ani bir hız azalması gerekir. Yani kemer ya bir çarpışma ya da çok ani yapılmış bir fren gibi durumlarda kilitlenir. Bu kadar ani bir hız değişikliği zaten fiziksel kanunlara göre kişinin öne doğru çok hızlı bir şekilde hareket etmesine ve hatta vücudun havalanmasına bile yol açabilir. Bu da kişinin başının ve gövdesinin cama çarpmasına, bacaklarının sıkışmasına ve ileri durumlarda araç dışına fırlamasına bile neden olabilir. Halbuki emniyet kemeri bunu kesinlikle önler. Yani ani bir fren veya kazaya emniyet kemersiz yakalanan anne adayı, hem kendisini hem de bebeğini daha büyük bir tehlikeye atmış olmaktadır.
Emniyet kemeri arabaya binildikten sonra hemen takılmalıdır. Emniyet kemerinin üst noktasından omuz hizasına gelecek şekilde yükseklik ayarı yapılmalı ve uzun parça göğüs kafesinin üzerinden aşağı doğru gidecek şekilde ayarlanmalıdır. Üst parça asla koltukaltı bölgesine veya ileri gebelik dönemlerinde karnın altına alınmamalıdır. Gerginliği normal bir harekete izin verecek şekilde yükseklik ayarıyla sağlanmalıdır. Alt parça ise bacakların üst kısmında ve karnın altında durmalıdır. Kafalık ayarı da boynu arkadan destekleyecek şekilde yapılmalıdır.
Aracınızdan çıkarken eğer direksiyon simidinizin yükseklik ayarı varsa yükselterek bırakınız ve araçtan bu şekilde çıkınız. Bu, arabanıza bir dahaki sefere binerken size kolaylık sağlayacaktır.
Paylaş