Paylaş
ROSI olarak bilinen bu yöntemin başarısı sınırlı olmakla birlikte umutlarını kaybetmiş çok sayıda çiftin çocuk sahibi olmasında faydalanıldığı da bir gerçek. Ancak bilimsel teknolojideki akıl almaz ilerlemeler ile çok daha ilginç yöntemler geliştirilmektedir. Bunlardan biri de geçtiğimiz aylarda Kanada Columbia Üniversitesi ve Amerika Birleşik Devletleri’nde Cornell Tıp Fakültesi’nde bir grup araştırıcı tarafından gerçekleştirilerek yayınlandı.ROSI olarak bilinen bu yöntemin başarısı sınırlı olmakla birlikte umutlarını kaybetmiş çok sayıda çiftin çocuk sahibi olmasında faydalanıldığı da bir gerçek. Ancak bilimsel teknolojideki akıl almaz ilerlemeler ile çok daha ilginç yöntemler geliştirilmektedir. Bunlardan biri de geçtiğimiz aylarda Kanada Columbia Üniversitesi ve Amerika Birleşik Devletleri’nde Cornell Tıp Fakültesi’nde bir grup araştırıcı tarafından gerçekleştirilerek yayınlandı.
Bu çalışmada araştırıcılar, deriden elde edilen özel bir grup kök hücreden yapay bir testis modeli oluşturarak, olgun sperm hücresi geliştiğini gösterdi. Bu tür kök hücreler pluripotent olarak adlandırılır ve bir takım genetik manipülasyonlarla istenilen organa ait hücrelere dönüşebilme özelliği taşırlar. Daha sonra hangi hücre tipi elde edilmek isteniyorsa, pluripotent kök hücreler ona yönelik ajanlarla muamele edilir. Bu teknik, 2007 yılında Japonya’dan Yamanaka ve arkadaşlarına Nobel ödülü kazandırmıştı. Bahsettiğimiz çalışmada da bu yöntemle deriden alınan fibroblast hücrelerinin genleri arasına testisin yapısında bulunan hücrelere özgü gen parçacıkları yerleştirilerek, adeta yapay bir testis gelişmesi sağlandı.
Gerçek organ şeklinde olmasa da o dokudan beklenen temel fonksiyonları yerine getirebilen bu yapılara “organoid” adı verilir. Organoidler için geleceğin biyolojik robotları demek daha doğru olur. İşte, testis organoidi içinde de kök hücreler olgun sperme kadar çoğalabilmektedir. Bunların sağladığı en önemli avantaj, sperm üretiminden sorumlu yüzlerce molekülü kolayca ortama verebilmesidir. Örneğin testiste sperm hücrelerinin temel besin kaynağı Sertoli hücreleridir. Destek hücreler olarak da bilinen Sertoli hücreleri çok sayıda faktör salgılayarak kök hücrelerden kuyruklu olgun spermlerin gelişmesini sağlar. O nedenle de kök hücreden sperm elde edebilmek için bütün bu faktörlerin tek tek ortama konması gerekir. Oysa yeni teknikte, kök hücreden sadece Sertoli hücresi geliştirilerek gereken tüm besin maddeleri bundan elde edilebilmektedir. Benzer şekilde testiste kan dolaşımını sağlayacak damarların, hormonları salgılayacak Leydig hücrelerinin, yapısal destek için peritubüler kas benzeri hücrelerin de pluripotent kök hücrelerden geliştirilmesi mümkün olmakta. Bütün bu temel ihtiyaçları karşılanan sperm hücreleri de sağlıklı biçimde çoğalabilecekleri bir ortama kavuşmakta.
Yapay testis çalışmaları deneysel anlamda son derece başarılı sonuçlar vermiştir. Bundan sonra artık klinik uygulamalara geçilmesini bekliyoruz. Ancak henüz tam çözümlenmemiş bazı konuların araştırılması zaman alabilir. Çünkü bu tür yapay hücrelerin ileride çocukta bir anomali yaratıp yaratmayacağı henüz tam aydınlatılmış değil. Şayet bu yöntemin güvenilir olduğu ispatlanırsa, o zaman kısırlık tedavisinde çok büyük bir adım atılmış olacak. Bizler de bu konuda çalışmalarımıza büyük bir gayretle devam etmekteyiz. En kısa zamanda sonuçlarımızı sizlerle paylaşacağımızı umuyoruz.
Paylaş