Doğal yolla da çocuğunuz olabilir, ama tedbiri elden bırakmamak şartıyla!

Her evli çiftin arzusu sağlıklı bir evlat sahibi olmaktır. Ancak bir yıl geçmesine rağmen hala gebelik görülmediyse yavaş yavaş telaş başlar ve doktor kontrolüne gidilir.

Haberin Devamı

Genç yaş kadınlarda genellikle bir sorun bulunmaz. Erkeklerin de yarıya yakınında sperm tahlili normaldir. Bu şekilde çocuk olmamasını izah edecek bir nedenin bulunamadığı durumlarda endişe de artar. Şimdi ne yapmalı, nasıl bir yol izlemeli?

Öncelikle hemen söyleyelim, hiçbir neden bulunmasa da bu çiftlerin %65’inde takip eden 9 ay içinde bir gebelik görülecektir. Dolayısıyla acele etmeye gerek yok, bir süre beklemekle doğal yolla da çocuk olabilir. Ancak burada dikkatten kaçan çok önemli bir husus var. Sadece sperm tahliline bakıp da normal gelen erkekler biraz detaylı araştırıldığında yarıya yakınında, %40’ında, altta yatan bir risk faktörünün bulunduğu ortaya çıkacaktır.

Tanınmış bir dergide çıkan araştırmanın sonuçları, böyle erkeklerin ya varikoseli bulunduğunu ya da sperm kalitesini bozacak bir yaşam tarzları olduğunu gösterdi. İşte bu erkekler aslında gerçek anlamda kısır değildir, herhangi bir tedaviye gerek kalmadan sadece risk faktörlerine karşı tedbir almakla bile yarısından fazlası eşlerini gebe bırakabilecektir.

Haberin Devamı

Sonuçta sperm tahlilleri normal, eşlerinde bir sorun bulunmayan erkekler kendilerini kısır olarak görmemeli. Bunların üçte biri baba olma kapasitesine sahiptir.

Ancak bunu başarabilmek için farkında olmadıkları bazı zararlı alışkanlıklarını değiştirmeleri gerekir. Örneğin cep telefonu ya da dizüstü bilgisayar gibi elektromanyetik dalga kaynaklarından uzak durabilirsiniz. Telefonu pantolon ön cebinde taşımamak ya da arabada bacak arasına koymamak bile bir tedavidir.

Sigara ve madde alışkanlığı, aşırı alkol, düzensiz uyku, kötü beslenme, sıcak banyo ve saunalar, dar pantolon, sürekli oturmak, sedanter yaşam, stres, iş yerinde kimyasallara maruziyet, hava kirliliği bu konuda problem yaratan başlıca faktörlerdir. Bunların hepsi spermlerin içinde yüzdüğü seminal sıvıda bir takım zararlı metabolitlerin birikimine yol açarak, spermler için tehlike oluşturan oksidatif stres dediğimiz bir ortam yaratır. Oksidatif stresin son noktası ise spermin ömrünü kısaltan DNA hasarlarıdır.

Günümüzde bu şekilde spermleri riske atacak oksidatif stresin varlığını ve hasarlı DNA taşıyan spermlerin oranını tahlillerle tespit edebiliyoruz. Şayet bunu ortaya koyabilirsek nedene yönelik ilaç desteği ve sağlıklı bir yaşam tarzı ile çocuk sahibi olma şansınız da kendiliğinden artacaktır. Netice olarak, çocuk yapmaya niyetlendiyseniz önce sağlığınız için risk oluşturabilecek alışkanlıklarınızı gözden geçirin. Hatta daha güvenilir olması açısından bir ön muayeneden geçmeniz ve tetkik edilmeniz de faydalı olabilir.

Yazarın Tüm Yazıları