Tatlandırıcılar cildi yaşlandırıyor!

Cildimizdeki her türlü değişim sağlığımızın ve iç dünyamızın aynasıdır. Sağlıklı beslenerek cilt kolajenini arttırabilir ve koruyabileceğimizi belirten Dermatoloji Uzmanı Dr. Güneş Ertürk, cilt diyeti ile daha sağlıklı görünüme nasıl kavuşabileceğimizi anlattı.

En büyük organımız olan cildimiz beslenme şeklimizi yansıtır. Cilt yaşlanması, sivilceler, lekeler ve hastalıklar yediklerimizden etkilenir. Pek çok kişide 30’lu yaşlardan sonra hafifçe başlayan cilt yaşlanması bazı kişilerde çok belirginken bazılarında çok az olmaktadır. Beslenme şekli, neyi nasıl ve ne zaman yediğimiz cilt sağlığımızı ve güzelliğimizi belirler.
Sağlıklı beslenerek cilt kolajenini arttırabilir ve koruyabiliriz. Böylece cilt sıkı ve kırışıksız kalır. Enerjik ve genç görünümü bu sayede uzun yıllar devam ettirebiliriz.

Öncelikle kırışıklık önleme ve giderme programı için düşük karbonhidrat, bol sebze, düşük şekerli meyveler, tam buğday beslenme programında bulunmalıdır. Günde 8 bardak su içilmelidir. Beyaz un, nişasta, alkol, tatlandırıcılar ve tüm hazır içeceklerden uzak durulmalıdır. Tüm bu gıdalar ciltte iltihaplanma ve şekerlenme yaratarak cilt yaşlanmasını arttırır. Kalori kısıtlamasının ömrü uzattığını biliyoruz. Yapılan araştırmalar düşük kalorili beslenmenin cilt hücrelerini koruduğunu ve ömrünü uzattığını gösterdi. Pizza, makarna, işlenmiş beyaz undan yapılan tüm gıdalar, şekerler, tatlılardan uzak durulmalıdır.

Zeytinyağını mutlaka kullanın

Zeytinyağı ve Hindistan cevizi yağı özellikle kullanılmalıdır. Doğal tereyağı sınırlı miktarda tüketilebilir. Hazır gıdalarda kullanılan transyağlardan uzak durulmalıdır. Vücutta iltihaplanmayı arttıran bu transyağlar cilt güzelliğini ve sağlığını bozar.

Proteinden zengin beslenmek cildin yapı taşlarını koruyarak sarkmasını önler. Gerçekten protein yeterince almayan kişilerde deri erkenden sarkar. Yağsız kırmızı et, tavuk ve balık eti, baklagiller, kuru yemişler, süt ürünleri, yumurta, tam buğday ve pirinç proteinden zengindir.

Güneşin zararlı ışınlarından korunmak için sarı, kırmızı, mor, yeşil meyve ve sebze tüketin

Antioksidanlar ve vitaminler cildi zararlı dış etkenlere karşı korur. Güneş ışınları, stres, zararlı gıdalar ve kirli hava cildi oksitler yani paslandırır. Vücutta üretilmeyen antioksidanları ve vitaminleri almak ve ayrıca vücuttaki antioksidanları arttırmak cildi korur. Bu sebeple sarı, kırmızı, mor ve yeşil renkli tüm sebze ve meyveler bol miktarda tüketilmelidir. Üzümdeki resveratolün, elmadaki quercetinin, böğürtlendeki polifenollerin, karpuz ve domatesteki likopenin, turuçgillerdeki C vitaminin, havuçtaki A vitamini, kuruyemişlerdeki selenyum ve E vitaminin faydalarını biliyoruz. Adını sayamayacağımız kadar çok antioksidan içeren tüm meyve ve sebzeler bolca tüketilmelidir. Böylece içerden güneş ışınlarına ve zararlı maddelere karşı koruyucu kalkan oluştururuz. Özellikle leke sorunu olanların güneşten korunmak için antioksidanlardan zengin besinlerle beslenmeleri şarttır.

Bağırsakları koruyan ve sağlıklı hale getiren probiyotikli gıdalar alerjik cilt şikayetlerini azaltmakta etkilidir. Bağırsakların sağlamlaşması alerjenlerin kana geçişini engeller. Probiyotiklerin sivilce ve güneş ışınlarına bağlı cilt yaşlanmasını engellediğini gösteren araştırmalar vardır. Yoğurt, kefir, süzme peynir, zeytin, sirke, turşu, nar ekşisi probiyotik içerir. Bu gıdaları beslenmede ihmal etmemek cilt sağlığını garantiler.

Günümüzde omega-3 yağlarından fakir besleniyoruz. Omega-3 vücutta üretilmeyen bir besindir. Omega 3 kalp-damar ve beyin sağlığına katkıları dışında cilt iltihaplanmasını engelleyerek cildi genç ve sağlıklı tutar. Somon, sardalya, ceviz, semizotu, keten tohumu ve yeşil yapraklı sebzelerde bol miktarda bulunur. Haftada bir-iki kez balık yemek omega-3 desteği açısından gereklidir. Ayrıca omega-3 içeren kapsüller halinde besin takviyesi almanın pek çok organımıza faydasının yanı sıra cilt sağlığına katkısı çok büyüktür.

Beyaz un saç dökülmesine neden oluyor!

Kadınlarda insülin artışı erkeklik hormonu androjenleri arttırmaktadır. İnsülin artıran gıdalar androjenleri tetiklediği için sivilce, saç dökülmesi ve tüylenmeyi artıran bir faktördür. İnsülini artıran beyaz un, şeker, tatlandırıcılar tüylenme, sivilce ve saç dökülmesi sebebi olabildiği için bu gıdalardan uzak durulmalıdır. İnsülin artışının sebep olduğu androjen artışı kişinin erkeklik hormonları hangi bölgeye duyarlıysa o bölgede belirti verir. İnsülini arttıran başlıca gıdalar çörek, börek, hazır meyve suları, kola, gazoz, hazır kahveler, simit, kek, pasta, şekerler, bisküvi, gofret, çikolata, ekmek, makarna, beyaz pirinç, patates kızartması, cipsler, dondurma,tüm tatlılardır. Bu gıdalar sivilce, saç dökülmesi veya tüylenme sebebi olarak bu tür şikayeti olanlarda uzak durulması gerekmektedir.

Sivilce şikayeti olanların süt konusunda dikkatli olmaları gerekir. Sütte insülin artıran ve hormon içeren bir gıda olduğundan sivilce arştı sebebi olabilir. Özellikle yağsız süt emilimi hızlı olduğu için daha fazla sivilce sebebi olarak suçlanmıştır. Yoğurt içerdiği faydalı bakteriler yani probiyotik özelliği nedeniyle insülini arttırıcı özelliği düşüktür. Bu yüzden sivilce şikayeti olanlar süt ürünlerinden özellikle yoğurdu tercih edebilirler.

Menopoz döneminde östrojen arttırıcı gıdalarla beslenmek östrojen eksikliğinin ciltte meydana getirdiği yaşlanmayı azaltır. Soya, keten tohumu, sebze ve meyveler, fasulye, bezelye östrojen içeren gıdalardır. Menopoz döneminde bu tür gıdalardan zengin beslenmek cildin kalitesini arttırır.