Paylaş
Büyük ve sarkık göğüsler fiziksel birtakım rahatsızlıklara yol açar. Bunların arasında, boyun, omuz ve sırt ağrısı, memelerde ağrı ve sutyen izi sayılabilir. Genç kızlarda çok büyük memeler utangaçlık gibi birtakım psiko-sosyal sorunlara da yol açar. Bazı vakalarda büyüklük tek taraflı olup, utanma duygusunun daha da artmasına neden olabilir.
Meme küçültme ameliyatları genellikle memenin gelişmesi tamamladıktan sonra yapılır. Psikolojik gelişimi etkileyen bazı istisnai durumlarda meme gelişiminin tamamlanması beklenmeden cerrahi işlem yapılabilir. Bugün meme küçültme ameliyatlarının %12,5’i ergenlik döneminde gerçekleştirilmektedir.
Meme büyümesi memenin gelişimine, gebeliğe ve aşırı kilo alımına bağlı olarak sıkça karşılaşılan bir sorundur. Meme büyüklüğü genellikle sarkmayla birliktedir. Memenin formu iyi fakat fazla iriyse ve bunun yağlanmaya bağlı olduğu düşünülüyorsa sadece liposuction yöntemiyle göğüsler bir ölçüde küçültülebilir.
Meme küçültme ameliyatı öncesi çok yönden göğüslerin fotoğrafları çekilerek, ameliyat planı yapılır. Ameliyat esnasında bu çizimlere uygun olarak cilt, meme ve yağ dokusu cerrahi olarak çıkarılarak yeniden şekillendirme yapılacaktır. Uygulanacak teknik ve kalacak izler hastanın memesinin sarkıklığına ve estetik cerrahın teknik seçimine göre değişebilir. Bu tekniklerin çoğunda ya lolipop şeklinde meme başı etrafı ve diklemesine tek bir iz ya da ters T şeklinde ek olarak meme altı çizgisini de içeren bir iz kalır.
“Wise paterni” ya da “çapa kesi” adı verilen areola etrafından meme altı kıvrımına kadar koni şeklinde bir kesi atılır. Bu bölgenin altında ve dışında kalan deri ve göğüs dokusu çıkartılır.
“Vertikal skar” adlı teknik, meme başı etrafında ve meme başından aşağı inen dikey bir minimum iz bıraktığı için uygun vakalarda tercih edilebilir. Fakat bu lolipop şeklindeki kesi izi yalnızca sarkıklığı az olan vakalarda tercih edilir.
Sonuç olarak meme küçültme ameliyatında kullanılacak tekniğe karar verilirken fazla dokunun ne kadar çok olduğu, meme başının aşağıya doğru ne kadar sarkmış olduğu, hastanın yaşı, cildinin esnekliği gibi faktörler göz önüne alınarak karar verilir.
Kaynak: Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Güncel Öztürk
Paylaş