Paylaş
Gece beslenmesi çocuklarda kaç yaşına kadar devam etmelidir? Bu konu ile ilgili pek çok farklı görüş olsa bile ortalamada bebekler yürüme ile çocukluğa adım atar. Bu süreçte artık gece beslenmesinin çocuklar için adım adım azaltılıyor olması sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanması için önemli bir adımdır. Peki neden gece beslenmesi 3 – 4 yaşlarına kadar devam etmektedir?
Bir bebeğin dünyaya gelişi ve büyüme süreci her zaman sancılıdır. Yaşamın ilk bir yılında olağanca hızıyla gelişim devam ederken bebekler yaşamı sürdürebilmek ve güvende hissetmesi için ritüellere, alışkanlıklara ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle bir bebeğin büyüme sürecinde ebeveynin bebeğin ihtiyaçlarına ya da sancılarına göre sunduğu çözümler çoğu zaman alışkanlığa dönüşür ve bu alışkanlıkları bir bebek ebeveynin yönlendirmesi olmadan değiştiremez. Bu nedenle bebeklikten çocukluğa geçiş evresinde gece beslenmesinin devamlılığı, alışkanlıklar ile ihtiyaçlar kavramını karıştırmamız ile devam eder. Çocukluk çağında gece beslenmesinin sonlandırılmaması çocuğun sağlıklı beslenme alışkanlığından, sağlıklı uyku alışkanlığına kadar pek çok farklı açılardan çocuğun yaşam kalitesini olumsuz etkilerken ebeveyn olarak çocuklara “sen hala bebeksin” mesajının verilmesine yani çocuğun hayatındaki bebeksiliğin devamlılığına sebep olabilir.
Çocukların 2 yaşına kadar emzirilmesi konusunda pek çok uzman görüşü fikir birliğinde yalnız çocukların hangi sıklıkta ve nasıl bir beslenme süreci ile emzirmenin iki yaşına kadar devam ettirilmesi konusunda çok farklı uygulanan metotlar mevcut. Çocuğun anne ile kurduğu ilişkide emzirme kimi zaman bir uyku aracı haline geliyor. Bu uyku nesnesi olan emzirme çocuk yaş aldıkça azalması beklenirken çoğaldığını gözlemleyebiliyoruz. Emzirme sıklığının artmasındaki en büyük sebeplerden bir tanesi çocuğun uykuya geçiş aracı olarak emzirilmeyi kullanması ve gece boyunca emzirilme arazı ile anneyi kontrol etme ihtiyacı oluyor. Emzirme uyku aracı olduğu sürece çocuğun kendini sakinleştirerek uykuya dalması beklenemez. Bu durum aynı zamanda ihtiyaç olmamasına rağmen gece beslenmesinin devam etmesine de sebep olur.
Çocuklarda ortalamada 18. aydan sonra biberonu bırakılması gerektiğini öneriyoruz. Yalnız ilk aldığımız tepki genellikle çocuğun biberonu bırakacağı zaman sütü içmeyi de bırakacağı endişesi yaşanıyor. “Yesin de nasıl yerse yesin” inancı ile çocuklara sunulan gece biberon besinlerinin çocuğun uyku kalitesini bozması dışında biberon bağımlılığını da desteklediğini unutmamalıyız. Bir çocuğun büyüme serüveninde adım adım bebekliğe dair sembolleri ( biberon, emzik, bulamaç v.b.) besinleri bırakabilmesi sadece fiziksel açıdan büyümeyi desteklemez. Çocuğunuzun yetişkin dünyasında olan yaşam becerilerini başarabildiği her deneme de ruhsal olgunluğu, zihinsel ve fiziksel becerilerinin gelişimine de katkıda bulunuruz.
Bu durumu bir diğer açıdan değerlendirdiğimizde ise çocukların uykuya geçiş nesnesi olarak biberonları kullandığını da gözlemliyoruz. Bu durum gece uyanmalarında çocuğun açlığı ile karıştırılırken, çocuğun emzik ihtiyacı süt dolu biberonlar ve gece beslenmeleri ile karşılanabiliyor. Bahsetmiş olduğum her iki durumda da çocuğun gece beslenmesinde geliştirdiği bağımlılık biberon ya da gündüz beslenmeme durumunu süt ile telafi çocuğun sağlıklı alışkanlıklarını kazanması konusunda bir zorluk teşkil edebilir.
Katı gıdaya geçiş süreci kimi zaman çocuklar için zorlu bir süreç olabilir. İşte bu tür durumlarda gündüz beslenmeyi reddeden, farklı besin türlerini reddeden çocuklarda sıklıkla karşılaşılan bir telafi aracı olarak gece beslenmeleri ortaya çıkar. Gece beslenmesi türlerinden bir tanesi de annelerin kaygıları, ve çocuğu doyurma endişesiyle hazırladıkları şeker yüklü besinler oluyor. Geceleri bisküvilerin karıştırıldığı, bal ya da pekmezlerin içine katıldığı şeker bombası sütler çocuğun gece alışkanlığını oluşturmaktadır. Gece uyku arasında verilen bu besin bombası çocuğun uyku rutinini bozarken, gece uyku sırasında mideye yüklenen ağır besini mide sindirimi için harcanan enerji, çocuğun günlük yaşantısını olumsuz etkilerken, karnı doymuş olarak güne başlayan bir çocuğun sağlıklı beslenme düzeni olmasından bahsedilemez.
Bebeğin hızlı büyüme maratonunda gelişimini takip etmek zor olsa bile bebeklikten çocukluğa geçişte artık bebeksiliğe dair alışkanlıkları da adım adım azaltma yoluna gidebilirsiniz. Çocuğunuzda gece beslenme alışkanlığını da adım adım azaltın. Örneğin gece üç defa emzirilen ya da biberon desteği ile beslenen çocuğunuzun beslenme sıklığını önce ikiye sonra gecede tek beslenmeye ardından gece beslenmesini sonlandırarak alışkanlıklarını değiştirebilirsiniz.
Uyku süreci bir çocuğun sağlıklı büyümesi için çok değerlidir. Bu nedenle çocuğunuzun uyku kalitesini yönetebilmeniz için dikkat etmeniz gereken birden fazla detay var. Evinizdeki uyku saatleri, çocuğun uyanma saatleri, sağlıklı uyku için ritüeller ve sağlıklı uyku alışkanlığı… BU basamakları doğru adımlarla yönetebilmek için basamak basamak alışkanlıklarınızı değiştirmelisiniz. Sağlıklı uyku için öncelikli değiştirilmesi gereken alışkanlıklardan ilkiyse gece beslenmesinin kalkması ile birlikte derin ve deliksiz uykunun desteklenmesidir.
Biz yetişkinlerde gece defalarca uyanabiliriz fakat bir çocuğun gece uyandığında tekrar uykuya ebeveynden bağımsız şekilde dalabilmesi için kendini sakinleştirmesi gerekir. Bu kendini sakinleştirme süreci ise çocuğun sağlıklı uyku eğitimi basamaklarıyla uykuya dalması adım adım kazanılır. Bu nedenle gece beslenme alışkanlığı, sağlıklı uyku eğitimi ve ebeveyn olarak çocuğa karşı olan yaklaşımlarınız çocuğunuzun kendini sakinleştirerek uykuya geçişini destekler nitelikte olmalıdır.
Paylaş