Paylaş
Bir çocuğun gelişiminde fiziksel ve bilişsel hazır bulunuşluğun yanı sıra çevresel faktörlerin de önemi büyüktür. Çocuk önce çevresini, insanları, dili, nesneleri kısacası dünyayı gözlemleyerek öğrense bile bir sonraki aşamada kendini ifade ederek sorular sormaya, nesneleri ve olayları anlamlandırmaya başlar. İşte, bu noktada ailelere büyük görevler düştüğünü belirten Çocuk Gelişim Uzmanı Gözde Erdoğan, önemli noktalara değindi.
Bazı çocuklar çevresini adlandırma ve merak döneminde aşırı ilgililerdir. Etrafında gördüğü her şeyi sorabilir hatta sizin cevabınız ona yeterli gelmeyebilir. Çocuğun çevresiyle olan ilgisi, yeni olan bilgiye aç olması, öğrenme isteği, çok güzel bir davranıştır fakat bu durum aileleri bir süre sonra sıkıntıya düşürebilmekte, cevaplar yetersiz gelmekte, ebeveynin sabrının da sınırları zorlanmaktadır. Aslında anne-babanın yapması gerekenler şunlardır:
Çocuğunuzla ilgilenin
Çocuk her zaman davranışları ve hareketleri ile çevresiyle ilgili olduğunu belli eder. Bu durumda ailenin çocuktan bir adım önde olması ve onun davranışlarının farkında olması çok önemlidir. Çevresiyle aşırı ilgili ve meraklı bir çocuğun yeni girdiği bir mekanda hemen bir keşif turu yaptırılmalı, yeni gördüğü nesneler tanıtılmalı ve gerektiğinde incelenmelidir. Bu çocuğun merakını giderirken, yeni bir bilgi edinmesine ve sizin ilginizi çekmek adına ısrarcı yaklaşımından uzaklaşmasına neden olacaktır. Çocuğun nesne ve durumları hayatında aktif olarak kullanmasına olanak verilmeli, aynı zamanda sadece öğrenme aşamasında değil bilgilerini hayata geçirme ve eylemleştirme aşamasında da onlara önder olmalıyız.
Sorulara sabırla cevap verin
Çocuğun çevresinde uyaranları algılama seviyesini ölçmeniz için çocuğunuzun günlük hayatında ve oyunlarında öğrendiği bilgileri ne kadar sıklıkla kullandıklarına bakılmalıdır. Çocuk öğrendiği bilgiyi hayatına geçirdiği anda bu bilgiyi aktifleştirir. Bu nedenle sorduğu sorulara sabırla cevap veremizin yanı sıra onun güncel hayatıyla ilgili örneklerle açıklayabilir, çevresiyle ilişkilendirebilir, günlük hayatınıza ya da oyunlarınıza serpiştirebilirsiniz.
Kullandığınız dil çok önemli
Çocuğunuzla kullandığınız dil kesinlikle sözcük dağarcığına uygun olmalıdır. Kullandığınız dil onun anlamlandıracağı düzeyde olmalı aynı zamanda kelime darcığını da genişletmelidir. Örneğin, çocuğunuza bir durumu açıklarken kısa ve net olarak cümlelerinizi oluştururken bilmediği bir kelimeyle cümleyi destekleyebilir, sözcük dağarcığını genişletebilirsiniz.
Merakını ekstra bilgilerle destekleyin
Çocuğunuzun sorduğu sorular araştırma isteğinden kaynaklanıyor olabilir. Bu durumda soruduğu sorulara cevap verirken sorusuyla alakalı ekstra bilgilerle de destekleyebilirsiniz. Çocuğunuza bazı durumlarda cevap hakkı vermek de çok önemlidir. Merak ettiği sorunun cevabını kendisinin verebileceğine inanıyorsanız soruyu değiştirerek ona tekrar yöneltebilirsiniz. Böylelikle etkin bir sohbet ve onun aktif olarak problem çözme yeteneğine katkıda bulunabilirsiniz.
Çocuğunuzu yargılamayın
Çocuğunuzun sorduğu sorular hayatı, çevreyi ve var olan düzeni anlamak ve anlamlandırmak içindir. Bu nedenle sorular cevaplanırken sakin olunmalı, ani tepkilerden uzak durmalı ve yargılamamalıyız. Sorulan soru hayatınız da bir noktaya ters düşüyor olabilir fakat çocuğunuzun sorduğu soruyu net, yalın, anlaşılabilir olarak cevaplamanız çok önemlidir. Ses tonunuzdaki değişim, verdiğiniz tepkiye kadar çocuğun değindiği konuda sizin önyargınızı alabilir bu da bilgiyi doğru değerlendirememesine neden olabilir.
Paylaş