Paylaş
Boşanmanın eşiğine gelmiş pek çok çift kendinden önce çocuğunun psikolojisini düşünerek paniğe kapılır. Kafasındaki soruları yanıtlamada zorlanabilir hatta bazen sırf çocuğu üzülmesin diye sorunlu evliliği devam ettirmeye karar verir. Boşanma ne kadar istenilir bir durum olmasa da bazen aile bireyleri için en sağlıklı karar olabilmektedir. Çocukların en az hasarla boşanma sürecini yaşamaları ise yine en başta anne babaların elindedir.
Anne babaların boşanma sürecinden çok kafalarına takılan sorular ve yanıtları ise şöyle:
Boşanacağımı çocuğuma nasıl açıklarım?
Boşanma haberi her yaşta çocuğu üzecek, belki de şoke edecektir. Çocuğa bu durumu açıklamada anne babanın birlikte hareket etmesi, sakin bir zamanda ve tarzda çocukla ya da çocuklarla konuşması sağlıklı olacaktır. Bu süreçte ayrılanın eşler olduğunu anne babalık görevlerinin ve ilişkilerinin hayat boyu süreceğini, onu hiçbir zaman bırakmayacağını vurgulamak çocuğun yaşayacağı “terk edilme, geri dönmeme” kaygısını rahatlatacaktır. Her çocuk anne babanın ayrılmasına kendi açısından yaklaşır ve bir daha onları görememekten korkar. Bu korkunun üzerinde durulmalıdır.
Eğer çiftler birlikte konuşamayacak kadar kızgın ya da küs ise…
Anne ya da baba bu açıklamayı kendi yapabilir, gerekirse bir psikologtan uzman desteği alarak yol alabilir. Çocuğa söylememek, bir başkasından duyması ya da bir öfke anında duyması aileye duyduğu güveni zedeleyeceği için tehlikelidir.
Boşanmayı kabul etmezse ne yapmalı?
Boşanma çiftlerin yetişkin olarak aldığı bir karardır. Çocuk bunun nedenini ya da gerekliliğini anlayamaz. Bu nedenle kabul etmesi de beklenmemeli. Karşı çıkmaları, isyanları olabilir. Anne baba bir araya geldiğinde onları barıştırmak için el ele tutturmaya çalışabilir, “Anne, babam seni çok seviyormuş” gibi şeyler söyleyebilir. Bu durumlarda sakince ona “Ayrılmamız seni üzdü anlıyorum ama buna alışacaksın benim için de zor bir dönem birlikte aşacağız. Unutma anne baba olarak hep yanındayız” tarzında rahatlatıcı ve onun duygularını anlayan açıklamalar sağlıklı olacaktır. “Bunda üzülecek ne var, sakın bir daha böyle şeyler söyleme, bıktım ama” gibi çocuğun duygularını inkar etmek, bastırmak çocuğu baskılar ve gizli kalmış duygulara, depresif belirtilere neden olabilir.
Bu süreçte en çok nelere dikkat edilmeli?
Çiftler ne kadar öfkeli olurlarsa olsunlar çocuğun yanında diğer ebeveyn ve ailesi hakkında olumsuz konuşmak,
Çocuk anlamaz diye düşünerek (ki anlar) şifreli konuşmak,
Çocuğu uzun süre aramamak, görmemek,
Diğer ebeveyne göstermemek,
Çocuk mutlu olsun diye sınırsız oyuncak vs almak, aile sınırlarını aşmak,
Çocuğun evini, odasını, okulunu aniden açıklama ve alıştırma yapmadan değiştirmek,
Ani yapılan yeni evlilikler,
Çocuğa “Baban şehir dışında çalışıyor” gibi yalanlar söylemek , çocuğun psikolojisini olumsuz etkiler.
Çocuklarımızın boşanmadan hasar almaması neredeyse imkansızdır. Ancak en az hasarla atlatmaları, ileride kuracakları ailenin sağlıklı olması, güvenlerinin sarsılmaması için boşanma öncesi ve sonrası süreci çok ciddi ve hassas biçimde ele almak anne babaların ve onların yakınlarının en büyük görevidir.
Çünkü bugün yaşadıkları anlar bir gün çok canlı anılar olacaktır.
Paylaş