Paylaş
Aşermenin psikolojik mi yoksa fizyolojik mi olduğuna dair çok uzun zamandır araştırma yapılmakta ancak her iki durumunda etkili olabildiği görülmektedir. Örneğin; küçükken hasta olduğumuzda annemizin yapmış olduğu tavuk suyu çorba bizi iyileştirmeye yeter. Büyüyünce de hasta olduğumuzda psikolojik olarak anne eli değmiş tavuk suyuna çorbanın işe yaracağını düşünürüz. Her yiyeceğe aşerebiliriz ancak genelde bunlar pek de besleyici olmayan yiyeceklerdir ve bu durumlarda psikolojik faktörler muhtemelen fiziksel ihtiyaçlardan daha etkilidir.
Aşermeniz karşı konulamaz duruma geldi kaçamak yaptınız kendinizi suçlu hissediyorsunuz. Çok sıkı diyetler uygulamak veya diyetteyken bazı grupları kısıtlamak aşermenin pik yapmasına neden olur ve kendinizi kısır bir döngünün içinde bulabilirsiniz. Bazıları başarılı olabilir ancak genelde kaçınma daha da güçlü bir istekle sonlanır. Aşerilen yiyecek ciddi bir sağlık riski oluşturmadığı sürece (yüksek tansiyonu olan birinin tuzlu yiyecekler aşermesi gibi) bu isteği gidermek ancak bunu ılımlı bir şekilde yapmak daha iyidir. Bazen yüksek kalorili ve yağlı yiyeceklerden minik miktarlarda tüketmek kendinizi kontrol etmenize yardımcı olabilir. Daha sağlıklı bir yaklaşım ise aşermeyi sezerek, önceden tatmin etmektir. Örneğin bir kadın regl öncesi her zaman tatlı aşeriyorsa bunu kan glikoz seviyelerini, yükselten nişastalı besin tüketimini artırarak azaltabilir. Doğal şekerler açısından zengin olan meyvelerden tüketmek de tatlı ihtiyacını karşılayabilir.
Eğer çikolata aşeriyorsanız elinizin altında bitter çikolata bulundurun. Bitter çikolata içeriğinde bulunan fitokimyasallar, kalp hastalıklarını önleyici etki gösterir. Çikolata paketlerindeki etiketlerini okumayı unutmayın, kakao oranı yüksek olanları seçmeye özen gösterin.
Paylaş