Paylaş
Halk arasındaki deyimle “akşamdan kalma” olanların ortak şikayetleri genel olarak; şiddetli baş ağrısı, yorgunluk, mide bulantısı, halsizlik, ufak çapta depresyon ve susuzluktur.
Alkol ürünlerinin tümünde etil alkol (etanol) vardır. Biralarda alkol oranı yüzde 4-7 arası değişirken, viskilerde bu oran yüzde 55′lere kadar çıkabilir. Vücudumuzda suyun tutulmasını, böbreklerden geri emilerek dolaşımda kalmasını sağlayan vazopressin adlı hormon, etil alkolün etkisiyle işlevini yitirir ve çok düşük bir seviyede çalışmaya başlar. Düşen vazopressin etkinliği sonrasında su, böbreklerden geri emilemez ve idrarla birlikte dışarı atılır. Susuzluk, çalışmak için suya ciddi derecede ihtiyaç duyan beyni etkiler. Beyin, böbrek üstü bezlerden, yağı karbonhidrata dönüştürerek su açığa çıkmasını sağlayan adrenalin hormonunun salgılanmasını sağlar ancak bu yeterli değildir. Adrenalinin yanında histamin hormonu da salgılanır. Histamin, damarların genişlemesine ve böylece daha çok kanın beyne taşınmasına yarar. Bu durum iyi bir çözüm gibi görünse de beynimizdeki damarların genişlemesi, aynı zamanda kafatası içerisindeki basıncı da artırır. Ağrı sinirleri artan basıncı algılar ve baş ağrısı ortaya çıkar. Başınızı sağa sola salladığınızda oluşan ağrı, artan basıncın ağrı sinirlerine baskı yapmasından kaynaklanır.
Alkol, mide mukozasını tahriş ederek mide asidi üretimini artırır ve midenin boşalmasını geciktirir. Bu faktörler karın ağrısı, bulantı ve kusmaya neden olabilir.
Alkollü içeceklerde; tat, koku ve renk veren kimyasal maddeler vardır. Bu kimyasalların akşamdan kalmalık haline katkıda bulunduğu fikri yaygındır. Renkli içkilerde, renksiz veya açık renkli içkilere göre bu maddelerden daha fazla vardır. Örneğin, beyaz şarap kişiyi daha az etkilerken, kırmızı şarap farklı etkiler yaratır. Bazı kişilerde tek bir bardak kırmızı şaraptan 15 dakika kadar sonra başlayan baş ağrısına, bulantı ve yüz kızarması da eşlik edebilir.
Baş ağrısı için kesinlikle doktorunuza danışmadan ağrı kesici almayın. Pek çok ağrı kesici veya benzeri ilaç, alkolle beraber beklenmeyen etkiler yapabilir. Örneğin alkol içenler, günlük yaşamda sık kullanılan ve etkin maddesi asetaminofen olan ağrı kesicileri kullandıklarında karaciğer hasarı riski artar.
Önce yemek: Vücudumuz, yemeği sindirmek ince bağırsağa giden kapakçığı kapar. İnce bağırsak da alkolün en çok emilip kana karıştığı yerdir. Böylece alkolden daha az etkilenmiş olursunuz Önce bir şeyler yiyin. Mideniz boşsa alkol daha kolay emilir.
Açık renk içkileri tercih edin: Kırmızı şarap, viski gibi koyu renkli içkilerde; votka, cin ve beyaz şarap gibi içkilere oranla akşamdan kalma durumunu tetikleyecek kimyasallardan daha çok bulunur.
Karışımlara dikkat: Enerji içekleri ve kolada bulunan kafein sizi enerjik yapacağından ne zaman sınıra geldiğinizin farkına varamayabilirsiniz. Ayrıca diyet kola mideyi daha hızlı boşaltır ve boş mideye içmiş olursunuz. Bu nedenle içecekleri birbirine karıştırmamanızda fayda vardır.
Yavaş gidin: Kendi hızınızı belirleyin, size dokunacak kadar hızlı içmeyin.
Arada su için: Su içerek alkolün yol açtığı su kaybını azaltmış olursunuz. Ayrıca su içmek midenizi dolduracağından daha az alkol almanızı sağlar.
Limitinizi bilin: Belirli bir sürede ne kadar içeceğinize karar verin ve buna uyun. Kendinizi içmek zorundaymış gibi hissetmeyin. Çevrenizin bu konudaki dolduruşlarına da aldırmayın.
Paylaş